Giriş
Barbar ve vahşi terör örgütü IŞİD bir kez daha ülkemizi hedef aldı. Atatürk Havalimanı’na yönelik eylemde 40’tan fazla kişi feci şekilde hayatını kaybetti. Başımız sağolsun.
İsminde “İslam” kelimesini kullanan örgüt, nüfusunun önemli bölümü Müslümanlardan oluşan Türkiye’de oluk oluk kan akıtıyor. Bu alçakların dinle hiçbir ilgisinin olmadığını hala anlamayan kaldı mı acaba?
Bugüne kadar Türkiye’deki onlarca noktada insanları katleden IŞİD’in bu kez havalimanına seçme nedeni mümkün olan en fazla sayıda insanı öldürmek, çok ses getirmek ve Türk ekonomisine ağır bir darbe indirmekti.
İstanbul dünyanın en yoğun havalimanlarından.
Buranın asıl kullanıcısı olan Türk Hava Yolları da küresel ölçekte en iyi bağlantıyı sağlayan şirket durumunda.
Saldırının olduğu sırada THY’nin yüzlerce uçağı havadaydı, çoğu da İstanbul’a yaklaşıyordu.
Türk Hava Yolları, TGS ve Atatürk Havalimanı işletmesi TAV operasyonları normale çevirmek için olağanüstü çalıştı.
DHMİ’nin de devreye girmesiyle süratli bir kriz yönetimi oluşturuldu.
Uçaklar Ankara, İzmir, Çorlu ve Bursa’ya yönlendirildi. Geç saate THY Genel Müdürü Temel Kotil’e ulaşabildim. “Çok zor şartlara rağmen koordinasyonu sürdürüyoruz” dedi.
Havalimanı dün sabah erken saatte tekrar ulaşıma açıldı.
Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar korkunç olayın ardından bir operasyon normal çalışma şartlarına bu kadar hızla döndürülemezdi.
Türkiye her türlü zorluğa rağmen bölgesinin güvenli limanı olma özelliğini kaybetmemesi için proaktif ve önleyici istihbaratla yeni bir dönem başlatmak zorunda.
Avrupa’daki birçok ülkenin havaalanına oranla sıkı tedbirlerle korunan Atatürk’te önümüzdeki günlerde İsrail’in Tel Aviv şehrindeki Ben Gurion meydanına benzer tedbirler alınacak.
Belli noktalarda, caydırıcılığı artırmak için ağır silahlarla donatılmış güvenlik görevlilerine rastlayacağız.
Türkiye’nin güvenliği dış politikasıyla yakından ilgili. Binali Yıldırım’ın başbakanlık koltuğuna oturmasıyla dış politikada radikal değişiklikler olacağını yazmıştım. Yıldırım hükümeti Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da tam desteğiyle önemli adımlar atıyor.
İsrail ve Rusya konusunda atılan adımlar uzun süredir bölgesinde sıkışan Türkiye’ye ciddi soluk aldıracak nitelikte.
Erdoğan ve Rusya lideri Putin arasında 7 ay aradan sonra yapılan ilk telefon görüşmesi iki ülkenin de vakit kaybetmeden yakınlaşmak istediğini ortaya koydu.
Moskova ve Tel Aviv’le atılan yeni adımlar PKK ve IŞİD ile mücadele farklı sonuçlar doğurabilir.
