Nedim Şener Gazeteci gerçeğin hizmetçisidir
HABERİ PAYLAŞ

Gazeteci gerçeğin hizmetçisidir

Haberin Devamı

“Alçak”,
“Ahlaksız”
“Vicdansız”
“Satılmış”
“Hain”

Bunlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son bir haftada hedef aldığı gazeteciler ve yazarlar için kullandığı kelimeler. Erdoğan hedef aldığı gazetecilere yönelik eleştirileri hakaret sınırlarını aşıp daha tehlikeli boyutlara taşıyor.

Cumhurbaşkanı daha bir hafta önce terör örgütü PKK’nın saldırıları hakkında konuşurken bazı gazeteci ve yazarlar için “Hayvandan da aşağıda” ifadesini kullanmıştı.

“Bu ihanete destek olan sözde aydın güruhu, köşe yazarları yaşanan her ölümün, dökülen gözyaşlarının sorumluluğuna ortaktır. Bunlar ihanet içerisindedir. Ekmeğinin peşinde veya görevinin başında olan insanları hunharca öldüren teröristlere tek çift söz söylemeyip teröristleri etkisiz hale getiren güvenlik güçlerine saldıranların yeri alçaklık çukurunun en dibidir. Vatan ve millet aidiyeti olmayan bu köksüz, ahlaksız ve vicdansız güruh sanmasın ki yaptıkları yanlarına kâr kalacak. Milletimiz, masum insanların ölümünü dahi kendi sapkın ideolojileri için kullanmaktan geri kalmayan Belhûm adal güruhuna hak ettiği dersi mutlaka verecektir” dedi. (Belhûm Adal Kuran’ı Kerim’de A’raf Suresi 179. ayette geçen “Onlar hayvanlar gibidir, hatta onlardan da daha aşağı” anlamına gelen ifadedir.)

Cezayı çoktan kesti bile

Evet basının birçok sorunu var. Evet Türkiye’nin en güvenilmez meslek grubu (10 üzerinden 3.8 puan) gazetecilerdir. Öyle ki, güven notu “hırsız, yolsuz” denilen siyasetçilerden, “çürümüş” denilen hakim ve savcılardan bile çok düşüktür. Evet içerisinde tetikçileri, satılmışları vardır ama hiçbirisi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylediği gibi ‘Belhûm adal’ yani ‘hayvandan da aşağıda’ değildir.

Erdoğan konuşmasında “millet gereken cevabı verecektir” diyor ama kendisi çoktan ne yapılacağına karar vermiş görünüyor.

Önceki gün muhtarlarla yaptığı toplantıda bunu açık açık söyledi; “Kamboçya’da 2 milyon insanı öldüren Kızıl Kmerler’le aynı yöntemi kullanan bölücü örgütü şirin gösterme çabaları artık tahammül sınırlarını aşmaya başladı. Türkiye’deki bölücü terör örgütüne gösterdikleri yaklaşımı Avrupa’da gösterenlerin başına gelmedik kalmaz. Medya kuruluşuysa kapısına kilit vurulur, STK’ysa kapatılır, yazarsa mahkemeye çıkar, cezaevine konulur.”

Bu son derece tehlikeli bir söylem. Gidişat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi olacaksa ileriki günlerde medya kuruluşlarının kapatıldığını, gazetecilerin hapse konduğunu göreceğiz demektir. Erdoğan konuşmasında herkese “Bir tercih yapacaksınız. Ya terör örgütünün yanında ya da devletin yanında yer alacaksınız.“diyor.

Hayır gazetecinin görevi ne terörün ne de devletin yanında durmaktır.

Gazetecinin tek görevi her türlü baskıya ve sansüre karşı gerçeğin yanında olmaktır. Gazeteci yalnızca gerçeğin hizmetçisidir.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder