Giriş
Bu başlığı dikkatinizi çekmek için attım. Yalan değil de şaşırtma. Lüleburgaz Belediyesi’nden arayıp, “Burayı kadınlar yönetiyor, görmek ister misiniz?” deyince gittim. Her ne kadar belediye başkanı Emin Halebak, erkekse de dördüncü kez seçilmesinden belli, akıllı bir adam, kadrosu kadınlardan oluşuyor. 30 yıldır belediyede çalışan Kevser Özkan’ı Başkan Yardımcısı yapmış. Meclisinin ise yüzde 30’u kadın, ki Türkiye geneli ortalaması yüzde 8 civarında! Meclisteki 7 komisyonun 4’ünün başkanı kadın. Belediyedeki yöneticilerin yarıdan fazlası kadın! Kent Konseyi Başkanı kadın, hatta çocuk meclisi başkanı bile kız çocuğu! Hamam nereden çıktı derseniz, kentin göbeğindeki yarısı yıkılmış tarihi hamamı restore edip Belediye Meclisi yapmışlar, toplantılarını orada yapıyorlar!
En acil ihtiyaç neymiş?
Bir kent halkı (Kilis) , tepelerine düşen ve her gün birilerini öldüren roketlerden yılmış, gazetelere “Sesimizi duyun” diye çığlık atan ilanlar verir, sadece muhalif olduğu için yargılanan bir gazeteci, mahkeme kapısında kurşunlanmaya çalışılırken, Cumhurbaşkanı acil ihtiyaç olarak bir tek şeyi görüyor: “Başkanlık sistemi”ni! Görevden ettiği başbakanın başarısı sayılacağı için AB’yle vize anlaşmasına çomak sokup düşmanlarımız arasına bir de AB’yi katarken, hışmına uğramamak için herkesin susup pıstığı bir yönetim biçimi. Bu acil ihtiyaç için MHP kongresine de taş konur, HDP’lilere de dokunulup hapse atılır, sonra da önümüze bir sandık daha getirilir. E demokrasi ya, bize de soruluyor!
Kadınlar ne başarmış?
1- Kentte de kadına şiddet, küçük gelin vakaları yok denecek kadar az! Çağdaşlık topluma yansımış.
2 -Bütçe Komisyon Başkanı da kadın diye mi bilmem ama sürekli yatırım yapmalarına rağmen belediyenin hiç borcu yok. Ama yatırımlar da sürüyor. En son 15 milyon dolar yatırım yapmışlar, devletten değil, AB fonlarını kullanıyorlar.
3 -2016’yı Kadın Yılı ilan etmişler. İçinde eğitimden danışmanlık merkezlerine, sığınma evine kadar her şeyin olacağı Kadın Akademisi’nin inşaatı başlamış.
4 -Spor Akademisi’ni gezdim; futbol, basketbol sahaları, kapalı spor salonu, klüp odaları, soyunma odaları pırıl pırıl.
5 -Şehir merkezinde yaya yolları 2.5 km. Buz pisti, yüzme havuzu, meydanlar yapılmış. Yılda 250’yi aşkın kültürel etkinlik yapıyorlar, orkestraları, koroları, tiyatroları var.
6 -Trakya’da Ergene Nehrini kirletmeyen, arıtma tesisi olan ilk ve tek belediye.
7 -Evin temizliği tuvaletinden belli olur derler ya, ben Hayvan Barınağı’nı göreceğim dedim. Gerçekten bütün hayvan severler gidip görebilir, bu kadar bakımlısını görmedim. Tabii ki hayvanlar orada olmaktan mutlu değil. Güven içinde ve karnı tok da olsa, onlar insanlarla beraber olmak ve sevilmek istiyor. Siz de alıp sokağa atmayın onları!
8 -Trakya her zaman Avrupa’dır benim gözümde. Kadınlar Yılı kutlu olsun, ellerine sağlık. Kötü giden bir şeyler de vardır elbet. Onu da söyleyin düzeltsinler
Annem olmadan anneler günü nasıl kutlanır ki?
Bu yıl ilk kez Anneler Günü’nü annesiz kutlayacağım. Her yıl, onunla geçen bir gündü. Şimdi kendi anneliğimle yetinmeli, her yıl nerede kaldı benim anneliğim dediğimi, yaşamalıyım. Hamile olduğumu doktorumdan ilk duyduğumda, sırtıma yüklenen yeni sorumlulukları düşünüp gözyaşlarıma hakim olamamıştım. Nitekim, 25 yıl geçmiş anne olalı, o sorumluluklar aynen devam! Evin içinde dolaşırken bu koca adam da kim gibi bir duyguya kapılsam da bir tanecik oğlum. Ve artık annem olmadığına göre ben de büyümüşüm! Anneciğimin son yılları, artık onunla rolleri değiştiğimiz yıllar; artık o da bizim çocuğumuzdu. Onu kaybedeli üç ay oldu, hâlâ sabah, bugün anneme gidecek miydim telaşı. Anne olmak da, evlat olmak gibi, hep sorumluluk, hep sabır, hep sevgi gerektiriyor. Allah her ikisinin de eksikliğini göstermesin, gösterecekse de sıralı! Bütün anneleri sevgiyle kucaklayın. Hakediyorlar
