Yazgülü Aldoğan Kimin güçlü olduğunu gördük
HABERİ PAYLAŞ

Kimin güçlü olduğunu gördük

MHP’li muhaliflerin kongre yapmak istemelerine iktidarın mahkeme yoluyla karışması, parti içi iktidarını yitirmek istemeyen Bahçeli’nin AKP’yi kayıtsız şartsız destekleyeceğini açıklaması, muhalefetin gücünün ne kadar önemsendiğinin göstergesi değil mi? Pazar günü yaptırılmayacağını bile bile kongre yerine gelen bine yakın delege ve MHP seçmeni bu gerçeği görmedi mi? AKP’nin planı nedir? Başkanlık için ne lazımsa yapmak. Başbakanı bile bunun için değiştiriyorlar. Bahçeli’nin başkanlığındanki MHP, yıllardır her sıkıştıklarında çantada keklik destekleyici. Bu tavır, partinin oylarını eritiyormuş ne gam, Bahçeli’ye salı günü nutuk atmak yetiyordu.

Haberin Devamı

Muhaliflerini milletvekili listesine koymuyor, partiden atıyor, dikensiz gül bahçesi. Kongre istenince de engelletiyor. Meral Akşener, sadece MHP’lilerin değil, haklı bir direnişin sembolü olarak herkesin gönlünü kazandı. Bu ülkenin en büyük sorunu, güçlü muhalefet olmaması diyenler, Sinan Oğan, Ümit Özdağ ve tabii ki başı çeken Meral Akşener’in arkasında duruyor.

PKK’nın rezilliği

Artık Diyarbakır’da bile, küçücük bir mezradan dahi köylüler tarafından canları pahasına kovalanıyorlarsa PKK’ya halkın hiçbir desteği kalmamıştır. Ve buna karşılık utanmadan, yüzsüzce, arsızca, haince açıklama yapıyorlar: “On beş ton patlayıcıyı patlatmak değil, nakletmek için oradalarmış da, köylüler ateş edince fünyeler patlamış da!” 11 köylü kayıp Diyarbakır halkı çok büyük bir tehlike atlattı, o kamyon şehirde patlatılsaydı kaç kişinin ölebileceğini düşünmek bile istemiyorum. Köylüler o kamyona izin vermedi, kovaladı ve maalesef deneyimsizliklerinin kurbanı oldular. Kamyondan inip kaçan terörist, daha sonra kamyonu patlatınca bugün hâlâ 11 kayıp kişinin un ufak olmuş parçalarını arıyorlar! Bir aileden onlarca ölü! Daha ne kadar, nereye kadar kan akıtacaklar

Laiklikle ilgili soruya bile tahammül yok

Geçen hafta, Fransız Kültür Merkezi’nde üniversite hocalarının katıldığı bir laiklik toplantısı vardı. Konu başlığı olarak “İslam, Hıristiyanlık, Musevilik, Ateizm, birlikte yaşamak” gibi sözcükler sıralanmıştı ama 4 saat sürmesi planlanan toplantının ilk bölümünde hemen sadece sünni islam üzerine felsefe yapıldı. Çoğu neoliberal fikirli Türk hocalar, meramlarını Fransızca anlatırken Fransız Büyükelçisi, İstanbul Başkonsolosu, Vali yardımcısı dahil büyük bir izleyici topluluğu kibar kibar dinledi. Sorular da genel geçerdi.

Haberin Devamı

Aklıma takılıp duran bir konuyu sordum: “Laikliğin özü eğitimdedir. AKP döneminde imam hatip okullarına yönlendirme, zorunlu din dersleri ve üniversite sınavında bile sorulan sünni islama dair din sorularının laiklikle ne ilgisi vardır?” Sorumu tamamlayamadım bile, çünkü salonun bir bölümü büyük bir infiale kapılıp “siyaset yapıyor, soramaz” diye bağırırken bir kısmı da “Müdahale etmeyin, sorsun” diye tepki gösteriyor. Nasıl bir demokrasi anlayışı ise, soruya bile tahammül yok! Doğru düzgün bir yanıt da verilmedi, toplantıyı yarım bırakıp çıktım. Yanıtımı biliyordum, almıştım. Bu ülkede ne laiklik, ne demokrasi yoktu

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder