Giriş
Basit hikayedir, kurbağaların haşlanması. 13 senedir yaşadığımız. Kurbağalar iyi sıçrar. Tencereye koyup haşlamaya başlamışlar kurbağaları. Bir sıçrasalar, kurtulacaklar. Ama ilk başta, bataklığın, soğuk, bulanık suyundan sonra, duru, ılımaya başlayan su hoşlarına gitmiş kurbağaların. Gevşeyip yayılmışlar. Su giderek ısınmış, zıplamaya kalkmışlar ama güçleri yok. Bir iki deneme başaramamış, haşlanmışlar! Tayyip de bize aynısını yaptı. Özgürlük, refah, darbe karşıtlığı nutukları attığında başta liberallerin pek hoşuna gitti. Gevşediler, yayıldılar, yaşa varol diye bağırdılar. Kadınlar örtülerine bürünüp özgür olduk diye sevindi! Giderek arttı sıcaklık. Haşlanmaya başladılar. Yav ne oluyor filan diye ses çıktıkça yedi kafasına kepçeyi, aşağılara indi. Şimdi kimsenin ses çıkaracak hali kalmamış, Tayyip diyor ki ben bir senedir haşlıyorum sizi! Daha yeni mi farkettiniz? Ben yönetiyorum memleketi, Başkan oldum! Anayasaya aykırı mı, anayasayı bana uydurun! Kaçıp kurtulmak yok, çıtır çıtır yiyeceğim hepinizi! Aslında 13 senedir haşlıyordu. Son bir senedir ne anayasa bıraktı, ne yasa, ne hukuk, seçim meydanlarında partisi için oy isterken, kimi neyi çiğniyordu? Farkedenleri dinlemediniz, zıplamadınız!
Görevi vermiyorsa CHP gidip almalı!
İktidar olamamış ama iktidarı bırakmayan Başbakan Davutoğlu ile muhalefet seçilmiş ama muhalefet olamayan MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin iki buçuk saatlik müzakeresinden koskoca bir HİÇ çıktı. Milletvekili bile olmadığı halde 2 aydır bakanlık koltuğunda oturan Faruk Çelik’in niye “Güzel açıklamalar olacak” dediğini anlayan beri gelsin! Davutoğlu, soru üzerine Cumhurbaşkanı’yla görüşüp “GEREKİRSE” görevi iade edeceğini söyledi. Gerekiyor Sn. Başbakan. Milleti uyutmak için o görevi yeterince kullandınız. Şimdi hemen götürüp iade edin ve Cumhurbaşkanı da anayasa gereği HEMEN ikinci büyük partinin genel başkanı Sn. Kılıçdaroğlu’na versin. HEMEN. Vermiyor mu? CHP vekilleri, üyeleri, seçmenleri Saray’ın kapısına dayanıp ister! İstemeli. Hak verilmezse alınır. Oyun oynamıyoruz burada, devlet yönetmek ciddi bir iş. CHP 2 günde kursun azınlık hükümetini, düşüren düşürsün, görelim. Seçime de gidilir, CHP hükümetinde. Ne oldu, hoşunuza gitmedi mi, vallahi bizim de bu top çevirmeler hoşumuza gitmiyordu. Anayasayı paşa gönlünüze göre değiştirmeden var olan haliyle önce bir uygulayın da görelim, yoksa gelip alalım!
70 bin çocuğu okula almıyorlar!
Çocukları ille de imam hatipe gönderecekler diye bir sistem icat ettiler, zorunlu eğitimi 12 yıl yapmak yerine 4X4X4 diye bir zırtapozluk. Şimdi iki dördü bitiren sınava giriyor, puanı yeterli değilse ve imam hatip yazmadıysa açıkta kalıyor! Açık öğretim ne demek 14 yaşındaki çocuk için? Onun yeri okul. Örgün eğitim. Açık öğretim, zamanında okula gidememiş, çalışmaya başlamış, sonra imkan bulup da okumak isteyen büyükler için. 14-15 yaşındaki ergen çocuk, okulda öğrenemedi de evde mi öğrenecek, kitaptan okuyup? Ne yapmak istiyorsunuz, 3 çocuk yapın diye zorladınız gariban aileleri, şimdi o çocukları sen beceremedin diye okutmayıp ucuz iş gücü mü? Kızsa evlendirilsin. Erkekse madende çalışsın, ölsün. Çırak olsun, işçi olsun. İşçi çocuğu işçi kalsın! Bu rezilliğe derhal son verilmeli, okula alınmayan 70 bin çocuk için de okullarda yer yaratılmalı. Ne demek sen okuyamazsın? Devletin görevi çocukları okutmaktır, sen okuyamazsın demek değil. Sen öğretememişsin demek ki!
PKK en büyük kazığı HDP’ye attı!
Terör örgütünü en çok kızdıran, HDP’nin seçim barajını aşması, Türkiye partisi olma yolunda ilerlemesi, Kürt kökenli olmayan seçmenin, emaneten de olsa, oyunu alması olmasın? Kürtlerin taleplerinin siyaset ortamında çözüm bulması, elbette terör örgütünün, uyuşturucu ve silah ticareti yapan baronlarının iktidarını sarsar ve etkisizleştirir, fonksiyonlarını yitirirler. Kandil’dekilerin ortalığı kan ve ateş gölüne döndürmesinin altında yatan bu değilse nedir? PKK, iktidar boşluğundan da faydalanarak gücünü gösteriyor. Yılan gibisin kardeşim! Görmüyor musun ki akıttığın kanla, öldürdüğün insanlarla kendi insanlarını temsil eden siyasi partiyi sıfırlıyorsun. Darbe yaptım, başkan oldum, her şey benden sorulur diyen kişinin ekmeğine yağ sürüyor, partisinin değirmenine su taşıyorsun. Akrep gibisin kardeşim, hem kendini, hem seni sırtında taşıyanı sokuyor, ölüme götürüyorsun. Can çıkmadan huy çıkmıyor, akrebin ta kendisisin kardeşim. Ama kardeşimsin!
