Şirin Sever WattPad’ten sinemaya bir başarı hikayesi…
HABERİ PAYLAŞ

WattPad’ten sinemaya bir başarı hikayesi…

Haberin Devamı

ŞİRİN BİR BİLGİ

İnternette çılgınlık boyutuna gelen WattPad uygulamasını duymuşsunuzdur… Genç kuşağın son derece aktif kullandığı, dünya genelinde hikaye paylaşma ve keşfetme platformu.

Gençler hikayelerini bu platforma yazıyor, yayınevleri de genç/parlak yazarları buradan keşfediyor. WattPad, Türkiye’de Büşra Küçük ile patladı...

İlk kitabı ‘Kötü Çocuk’u 19 yaşında yazan yazar, şu anda 22 yaşında ve 4’üncü kitabını çıkardı. Kendisi genç kuşağın en çok okunan yazarı. Kitapları ‘çok satanlar’ raflarından inmiyor.

Çığlık çığlığa...

Geçen yıllarda, bir kitap fuarında ona ulaşmaya, tanışmaya, kitap imzalatmaya çalışan ve çığlık çığlığa ağlayan genç kızların haberini gördüğümde öğrenmiştim bu WattPad dünyasını. Şaşırmıştım açıkçası.

‘Vay bee şu ülkede onca baba yazar için kimsecikler ağlamazken, şu küçük yazara da bak sen” demiştim, yalan yok!

Tabii bir kitabın bu kadar çok fanı olunca, sinemacılar da olaya kayıtsız kalamıyor. İşte, TAFF Pictures ‘Kötü Çocuk’ serisini, beyazperdeye taşımaya karar verdi.

Film Vizyonda

Tolga Sarıtaş ve Afra Saraçoğlu’nun oynadığı film şu anda vizyonda. Sırf meraktan sinemaya gidip izledim... Belli ki ‘Alacakaranlık’ filmindeki vampir çocuktan esinlenilmiş, neden bu kadar karanlık olduğu da belli olmayan bir kötü çocuk hikayesi. Benim yaşımdakiler için derinliği olmayan, boş bir film ama gençler bayılıyor.

Hatta kendilerinden geçip konuşarak, bağırarak filmi izliyorlar. Keşke TAFF, biletin yanında ‘sinemada filmi izleme adabı’ diye broşür de verse!! Neyse…

‘Kötü Çocuk’ Boxoffice Türkiye listesinde 215 bin seyirciye ulaşmış. Vizyondaki filmler arasında şu an dördüncü sırada. Üç ciltten oluşan serinin diğer kitapları da perdeye aktarılacak elbette.

Başlı başına bir başarı hikayesi ama işin perde arkası da var. O da alttaki yazıda…

ŞİRİN BİR TARTIŞMA

Bu kitaplar edebiyat mı? WattPad furyası önceleri sadece sayılı yayıncının gündeminde iken, potansiyeli nedeniyle büyük yayınevleri de bir bir bu yazarların/kitapların peşine düşmüş durumda. “Gençler okumuyor” savına ters bir durum mevcut ama tartışma götüren bir tarafı da var: Bu kitaplar edebiyat mıdır, değil midir?

Editör lazım!

Şu andaki genel yargı, zamanında polisiyenin edebiyattan sayılmaması gibi, bu kitapların da aslında nitelikli olmadığı yönünde.

Hatta sektörde, bu genç yazarların ham metinlerinin ciddi bir editör sürecinden geçirilerek basılabilir hale getirildiği konuşuluyor.

Onlarca kitap

Yani üretim adedi, satış adedi yüksek ama nitelik henüz istenilen seviyede değil. O yüzden de bu türle kitap okumaya başlayan, kitap seven gençlerin; nitelikli edebiyata yönelip yönelmeyeceğine dair bir kaygı da var.

Çünkü bu kitapların matematiğinde kolay okunması, anlaşılması, sinema tadında olması gibi unsurlar varken; nitelikli edebiyat zaman gerektiriyor, hazmetme, düşünme süreci istiyor.

Anlayacağınız yayınevleri bu konuda nerede duracağını hesaplamaya çalışıyor. Nereden bakarsanız bakın güzel tartışma. Bu furyanın nasıl şekilleneceğini ise hep beraber göreceğiz.

Not: D&R’ın internet sitesi dr.com.tr’ye girip WattPad kitapları diye arama yapın; bu türün örneklerini bol bol göreceksiniz.

ŞİRİN BİR MEVZU

Başkanın ‘arkasındaki’ kadın

Donald Trump icraatlarına başladı ama sosyal medyada hep arkasındaki kadın gündemde. Gerçekten arkasında kalan kadın! Donald Trump’ın, başkanlık ritüellerini yerine getirirken sürekli arkasında bıraktığı Melania Trump. Beyaz Saray’ın yeni çifti sürekli eski ev sahipleri ile karşılaştırılıyor…

Obama görevini bir önceki başkandan teslim alırken; arabadan inmiş, karısını beklemiş, yan yana/elele merdivenleri çıkmıştı. Trump ise arabadan iner inmez merdivenleri çıktı, o güzel, zarif karısını arkada bıraktı. İçeriye girerlerken de, Trump alıp başını içeri girdi, Melania Trump’a Obama çifti eşlik etti.

Bir erkeğin kabalığı yeterince kötü ama o erkek başkansa, olumsuz etkisi de o oranda büyüyor, ekstra kötü görünüyor. İşte böyle bir adam dünyayı yönetecek. O kadar kadın bağırmasın da ne yapsın!


ŞİRİN BİR KİTAP

Whoopi Goldberg’ten ilişki tavsiyeleri

‘Jerry Maguire- Yeni Bir Başlangıç’ filminde Tom Cruise’un Renee Zellweger’e “Beni tamamlıyorsun” dediği andan beri; insanlar bunun ne kadar berbat bir durum olduğunu hiç düşünmeden “Beni tamamlıyorsun” deyip duruyor...

Bu romantizme, vıcık vıcık duygusallığa inanmak istiyor. Tamam, çok iyi bir senaryo ve muhteşem bir replik olabilir ama gerçek hayatta tam bir felaket. Çünkü birisi seni tamamlıyorsa, aynı şekilde yıkabilir de…

Bunları söyleyen ünlü Hollywood yıldızı Whoopi Goldberg. Kadınların ilişkiler hakkındaki düşünceleri üzerine uzun uzun kafa yorup, onları dinleyip bir kitap yazmış: “Biri ‘Beni Tamamlıyorsun’ derse, KAÇ!” Sırf yılda bir kere duvara çivi çaksın diye bir erkeğe mecbur kalmayın öğüdü veriyor. “Evlilik sözleşmesini imzalayın, ne kaybedersiniz ki?” diyor.

Gerçekçi, samimi öğütlerle dolu. Garaj Kitap’tan çıkan keyifli, matrak bir ilişkiler kitabı. Haberiniz olsun.

MAKARA

Ben, beni üzenlere asla beddua etmiyorum. Ama içten içe hepsinin “Bana bırak” diyen kuaföre denk gelmelerini istiyorum… (Instagram’dan)

Sıradaki haber yükleniyor...
holder