Hakan Çelik Cumhurbaşkanı Erdoğan: Papa ile mutabık kaldık
HABERİ PAYLAŞ

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Papa ile mutabık kaldık

Haberin Devamı

HAKAN ÇELİK

Kudüs’ün Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Museviler için kutsal bir şehir olduğunu belirten Erdoğan, Kudüs konusunda Türkiye’nin tezlerine yakın mesajlar veren Papa ile görüşmesine ilişkin şunları söyledi:

KUDÜS KORUNMALI


“Papa’yı bu hususta ilk günkü gibi kararlı gördüm. Papa şehrin statüsünün korunması gerektiğini söylüyor. O da ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararını yanlış buluyor. Kendisine ‘Siz 1 milyar 200 milyonluk Katolik dünyasının ruhani liderisiniz, ben 1 milyar 700 milyonluk İslam İşbirliği Teşkilatı’nın dönem başkanıyım. Kudüs’ün statüsünün korunması için beraber çalışmalıyız’ dedim. Mutabık kaldık.”

Erdoğan, hem Vatikan dönüşü gazetecilerle sohbetinde hem de AK Parti grubunda önemli mesajlar verdi.

UYUYAN DEVİ UYANDIRDILAR


‘DIŞARIDAN SAVUNMA ÜRÜNÜ ALMAYACAĞIZ’


AK Parti grubuna seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündemdeki konulara ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Yakın dönemde Cumhurbaşkanlığı korumalarına alınacak tabancalar konusunda ambargo ile karşılaştıklarını hatırlatan Erdoğan, “Karar aldık; ülkemizde tasarlanabilecek, üretilebilecek, geliştirilebilecek hiçbir ürünü, yazılımı, sistemi acil durumlar haricinde kesinlikle dışarıdan hazır olarak almayacağız. Gerekirse daha çok zaman, daha çok para harcayacağız ama mutlaka kendi tasarımlarımızı, ürünlerimizi, sistemlerimizi geliştireceğiz” dedi.


‘AYAK OYUNLARIYLA VATAN TALAN EDİLDİ’


Türk milletinin büyük ve sabırlı millet olduğunu belirten Erdoğan şöyle devam etti: “Fedakarlıkta üstümüze yoktur. Son iki asrı hep fedakarlıkla geçirdik. Gözümüzün önünde yalanla, dalavereyle, ayak oyunlarıyla, diplomatik sahtekarlıklarla 5 milyon kilometrekarelik vatanımız adeta talan edildi, geriye kala kala 780 bin kilometrekare bu ülke kaldı. Anlaşılan o ki birileri bunu da bize çok görüyor. Bizi öyle çok zorladılar ki sonunda uyuyan devi uyandırdılar. Türk milleti üzerinden asırlık rehaveti atıyor, tozları silkeliyor.”


YETKİLİ TEK MESLEK BİRLİĞİ OLMAYACAK


Erdoğan, Afrin harekatına karşı bildiri yayınlayan Türk Tabipleri Birliği (TTB) ile ilgili de açıklama yaptı. “Bazı meslek birlikleri gayri milli açıklamalar yapıyor. Kanunen bu meslek birlikleri tek yetkili. Farklı birlikler kurulur mu?” sorusunu Erdoğan şöyle yanıtladı: “Onun başındaki ‘Türk’ ifadesinin önce süratle çıkarılması lazım. Türkiye Barolar Birliği ile ilgili de aynı şey geçerli. Çünkü bunlar teröristlere sahip çıkıyor. Bundan sonra her alanda artık tek ‘birlik’ olmayacak. Her grup kendi oluşumunu yapar, faaliyetini gösterir. Gelip oraya çöreklenme olmaz. Başbakan gerekli çalışmayı yaptırıyor.”


'MÜNBİÇ'TE AŞİRETLER AYAKLANMAK ÜZERE'


● Afrin’de tankımızı hedef alan silahın hangi ülkeye ait olduğu belli oldu mu? ABD menşeili olduğu iddiası var.
İncelemeler devam ediyor. ABD bahsettiğiniz iddiayı reddediyor. Netice ortaya çıktığında paylaşırız.

● YPG’nin Esad’la işbirliği yaptığı, bunun Rusya’nın Afrin operasyonuna bakışını değiştirebileceği yönünde iddialar var.

YPG bir maymuncuk gibidir. Bunu herkes kullanabilir. Rusya’nın ya da İran’ın dediğiniz türden bir hareket tarzı benimseyeceklerine ihtimal vermek istemiyorum.

● Olası bir durum için bir B planı var mı?

O tür planlar olsa dahi açıklanmaz.

● Münbiç konusunda ABD ile görüşmeler ne aşamada? Oraya yönelik olası bir operasyonda, Türk askeri ile ABD askeri arasında çatışma riski görüyor musunuz? ABD askerinin Münbiç’ten çekilmesi söz konusu mu?

Münbiç yeni değil. Obama döneminde başlamış bir süreç. Maalesef Obama bu hususta bize yalan söyledi. Şu an Trump yönetimi de aynı istikamette ilerliyor. Trump bize ‘Orada kalmayacaklar, Fırat’ın doğusuna gidecekler’ demişti. Münbiç’in gerçek sahibinin Araplar olduğunu kabul etmişti. Ama hayata geçirilmedi. Şu anda Münbiç’te hareketlilik var; aşiretler adeta ayaklanma halindeler. Münbiç er ya da geç gerçek sahiplerini bulacak. Biz Münbiç’e, topraklarını asıl sahiplerine teslim etmek için geleceğiz.”


YPG'Yİ SİLAHLANDIRAN ABD'YE DAVA HAZIRLIĞI


Erdoğan, Amerika’nın terör örgütü PYD/YPG’ye silah desteğine yönelik uluslararası hukuk kapsamında Türkiye’nin bir girişimi olup olamayacağı sorusuna “Bunun çalışmasını yapıyoruz. Gerek ikili görüşmeler gerek uluslararası mahkemeler konusunda gereken adımları atacağız” yanıtını verdi. Erdoğan “Uluslararası hukukta karşılığı var mı?” sorusu üzerine şöyle dedi: ‘sUç İŞlİYoRlaR’ “Olmaz olur mu! Terör örgütlerini besleyerek NATO’daki ortağına saldırtıyorsun. Bize düşen bu müracaatımızı yapmak. Terör örgütüne böyle bir desteği vermek hem ulusal hem de uluslararası hukukta suç teşkil ediyor. İki alanda da adım atılacak.”


SOÇİ'YE SAHTE KİMLİKLE SIZMIŞ!


● Soçi’de toplantı yapıldı, Türkiye’nin bazı rahatsızlıkları da yansıdı. Buradan Suriye adına sonuç çıkacak mı? Cenevre sürecinden ümitli misiniz?

Cenevre sürecinin çok başarılı olduğuna inanmıyorum. Somut bir şey ortaya çıkarılamadı. Astana süreci ise netice alma bakımından daha verimli oldu. Soçi’yle ilgili sıkıntılar yaşandı, bunların aşılması için Mevlüt Bey’in (Çavuşoğlu) epey gayretleri oldu. O gayretler neticesinde bazı yanlışlar düzeltildi. Ama tamamı düzeltildi diyemem. Örneğin o terörist adamın (Mihraç Ural) oraya gitmiş olması. Bunu ben Sayın Putin’e söylediğimde ‘Benim bundan haberim yok’ dedi. Ondan sonra konuyla ilgili görüşmeler yaptı. Bize aktardıkları bilgiye göre adam oraya sahte kimlikle giriş yapmış.

● Rusya’dan iadesi istendi mi?

Gereken her şeyi söyledik. ‘O adam madem o şekilde girmiş bize iade edin’ dedik. 50’nin üzerinde insanımızın hayatını kaybetmesine yol açan bir terör eyleminin faili olduğunu, arandığını belirttik. Böyle bir teröristin görüşmecilerin arasına sızabilmesi Soçi’nin en büyük açığı oldu. Bunu anlamak mümkün değil.

İTTİFAK PARTİLERİNE TEK MÜHÜR BASILACAK


● MHP lideri Devlet Bahçeli ile nasıl bir ittifak formülü var?

Görüşülen birçok başlık var. İttifak modeli içinde yer alacak partilerin logoları yan yana mı olsun, ayrışık mı olsun, bunlar müzakere ediliyor. İsmi ‘milli mutabakat’ ya da ‘cumhur ittifakı’ olabilir. İttifaktaki partilerin logoları, onların en tepesinde de ana logo olabilir. Tek bir mühür basılacak. Tüm bu hususlar müzakere ediliyor.

● İttifaka girecek parti sayısını sınırlamayı düşünüyor musunuz?

Şu anda öyle bir sınırlama söz konusu değil; bu konuda sayın Bahçeli ile mutabıkız. Üç olur, dört olur. Yeter ki mutabık kalalım. Bütün mesele gerçekten milli, yerli olsun. Ülkenin değerlerine sahip çıkmada sıkıntısı

Sıradaki haber yükleniyor...
holder