Giriş
Güya kaybetti CHP... Ama gündemde o var. Televizyonlarda o tartışılıyor. Gazetelerde o manşet oluyor. Bütün evlerde o konuşuluyor. Siyasetin baş aktörü CHP...
Kazanandan daha ön planda... Kapladığı alan daha fazla.
Ömrümüz böyle geçti. Taa çocukluğumuzdan beri, delikanlılığımızdan beri, CHP hep kaybetti, hep kaybetti ama hep kazanmış gibi hep 1 numara... 20 puan fark yese de, hatta küme düşse de şampiyon CHP.
Çok özel bir durum bu.
Nedir?
Kaybetmesini biliyor diyeceğim ama o da değil.
Çünkü kaybetmesini bilmiyor.
Peki, gündemin en tepesinde hâlâ nasıl oturuyor?
Bambaşka bir yeteneği olsa gerek.
İşte o yeteneğini ve üstün vasıflarını saklamayı çok iyi biliyor, bravo.
Ne demiş Bekir Bozdağ:
- 9 seçim kaybeden Kılıçdaroğlu’nun kimyası bozuldu.
Ne münasebet?
Bilakis: -
9 seçim kaybettiği halde Kılıçdaroğlu’nun kimyası bozulmadı.
Bu bir rekordur.
Dünyada örneği yok.
Bir de öbür tarafa bakıyorum. 16 yıldır, 12 seçim kazandığı halde kabahatli gibi...
Ne biçim dikta bu?
Kazandığı için neredeyse Kılıçdaroğlu’ndan özür dileyecek bir hali var.
Bakar mısınız?
Tayyip Erdoğan, AK Partinin “niçin yüzde 46 değil de yüzde 42 aldığının” muhasebesini sessizce ve mahçubiyet içinde yaparken, Kılıçdaroğlu yüzde 22’yi göğsünü gere gere zafer ilan ediyor.
...
Farkı görüyor musunuz?
250 yıl geçse de bu hep böyle mi devam edecek?
Ve her seferinde bunun tasası CHP kurmaylarına değil de hep gazetecilere mi düşecek?
