Şirin Sever Sezen hep zirvede, Semicenk de takipte
HABERİ PAYLAŞ

Sezen hep zirvede, Semicenk de takipte

Spotify ‘2023’ün özeti’ni yayınladı... Şahane hizmet bence. Hem Türkiye’de en çok dinlenenleri açıklıyor, hem de her bir kullanıcının bir yıllık verilerini özetliyor. Herkes bir yıl boyunca hangi şarkıya ve şarkıcılara takmış, nerelerde bekleme yapmış öğrenmiş oluyor. Acayip bir doküman bence. Mesela ben 13 farklı tür dinlemişim, bu yıl tam 1.440 şarkı çalmışım. Bir de ‘ah içindeki o romantik’ diye ifşa etmez mi beni!! Resmen şarkılardan kişilik analizi çıkarıyorlar, pes! Neyse, herkesin listesi kendine, biz genel listeye bakalım...

Haberin Devamı

Sezen hep zirvede, Semicenk de takipte

***
2023’te Türkiye’de en çok dinlenen şarkıcı Semicenk olmuş. UZI ise ikinci dinlenen isim. Şaşırmadım çünkü nereyi açsam onlar var gerçekten de. Asıl neye şaşırdım biliyor musunuz? Sezen Aksu’nun bu listede üçüncü olmasına! Hiç ortalıkta yokken bile en çok dinlenenler arasında. İşte, yıllar geçse de eskimeyecek şarkılar yapmanın gücü. İşte Sezen Aksu etkisi ve büyüsü. ‘En çok dinlenen kadın sanatçılar’ listesinde birinci ise yine Sezen Aksu. 2017’den beri bu böyle
***
Simge’nin ‘Aşkın Olayım’ şarkısı ise ‘bu yılın en çok dinlenen şarkısı’ olmuş. Icardi’nin ve tribünlerin gücünü yok saymayalım derim. Ayrıca 2023 eski ve köklü sanatçılara ait parçaların dinlendiği ‘Oldies and Goldies’ yılı olmuş. 80 ve 90’ların arabesk parçalarının ‘cover’ları da çok dinlenenler arasında. Yani özetle, ne varsa eskilerde var demişiz. Kaçınılmaz son! Zira ‘pop listeleri’ni dinlerken, arada ‘pop mu şimdi bu?’ diye sorgularken buluyorum dinlediklerimi. ‘Dark pop’ denilen arabesk ve rap ağırlıklı, ağdalı yeni bir tür listeleri ele geçirmiş resmen. Haliyle dönüp eskilere sığınıyoruz bence. Benim yorumum bu! Özetle; Spotify tüm bunları paylaşmanı sağlayan sistemiyle kendi reklamını da mükemmel şekilde yapmış oluyor. İşte ticari zeka diye buna derim ben.

Sezen hep zirvede, Semicenk de takipte

Ruh hastası aile iş başında!

Ruh hastası bir aile ‘Mermer Ailesi’. Görünürde lokanta işletiyorlar ama asıl meşguliyetleri kiralık katil hizmeti vermek. Niye ruh hastası peki bunlar? Sürekli işleri batırıyorlar, her şeyi ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar. Beceriksizlikte dünya markası hepsi! Onları bir arada tutan ve arkalarını toplayan ise babaları. Baba ne derse o! İlk maceralarını 2018 yılında ‘Ölümlü Dünya’ filminde izledik... Son derece ‘ciddi’ bir komediydi. Dakika başına bir espri sığdırayım derdine düşen ama hiç güldürmeyen komedilerden sonra ilaç gibi gelmişti açıkçası. Gerçi ilk filmin kıymeti sonradan anlaşıldı, filmin replikleri sosyal medyaya düştükçe merak edildi ama neticede ‘kült’ bir film olarak hafızalarda yer etti. Evet bu kadar girişten sonra ‘Ölümlü Dünya 2 sinemalarda’ demek istiyorum. Cuma günü kahvemi aldım ve büyük bir zevkle sinema koltuğuna kuruldum... İlk filmde olduğu gibi Ali Atay yönetmen koltuğunda. Senaryo Feyyaz Yiğit, Aziz Kedi ve Ali Atay elinden çıkma. İlk filmde yer alan ‘baba’ Ahmet Mümtaz Taylan, çocuklar Alper Kul, Doğu Demirkol, Feyyaz Yiğit, Mehmet Özgür, Sarp Apak, İrem Sak başrolde. Kanun kaçağı olarak hayatlarına devam eden Mermer Ailesi, örgütün alıkoyduğu aile üyesini kurtarmaya çalışırken, yine kahkahaya boğuyor seyirciyi. Filmin hikayesi, ilkine göre daha vasat. İlk filme göre boşluk daha fazla ama her biri kendi izleyici kitlesine sahip oyuncular bir araya gelince ortaya mizah dolu bir seyirlik çıkmış yine de. Benim tavsiyem, ilk filmi izleyerek gitmeniz.

Haberin Devamı

Sezen hep zirvede, Semicenk de takipte

Haberin Devamı

Şimdi sakince yerinden kalk ve...

Bir tarafta insanları ötekileştiren ‘kilo mu aldın sen?’ baskısı... Bir tarafta giderek obezleşen bir toplum. Ne yaman çelişki değil mi? Ne yazık ki Dünya Obezite Federasyonu’nun yayımladığı araştırmaya göre; Z kuşağında obez sayısı 2025 yılında, 241 milyona ulaşacakmış. Uzmanların görüşlerine göre; dijital çağ hareketsiz yaşamı tetikliyor. Tablet, bilgisayar, TV, oyun konsolları nedeniyle yeme bozuklukları, düzensiz beslenme, fast food tüketimi artıyor. Sonra gelsin obezlik. Oysa haftada, bakın haftada diyorum, 3-5 saat egzersiz ‘korunmak’ demek! Kendimden biliyorum; hayatta her şeye vakit yaratabiliyoruz ama egzersiz ya da spora asla vaktimiz olmuyor. Boş zaman hobisi olarak bakıyoruz bu işe ve kendimize yazık ediyoruz. ‘Yeni yılda yapılacaklar’ listesine önce hareketi, egzersizi, sporu eklemenin tam sırası. Üstelik bunun için paraya, salona, alete gerek yok. Yürüsek yeter! Hadi şimdi yavaşça kalkın yerinizden...

Radara giren mekanlar

* Ben Avrupa yakasında yaşıyorum. Dolayısıyla Beykoz sahilinde, Sultaniye Parkı’nı da içine alan geniş bir alana kurulu Yalı 77 isimli mekanı yeni keşfettim. Boğaz’a bakan şahane bir bahçesi var. Özellikle kahvaltısı iddialı ama günün her saatinde çok lezzetli yemekler var. Şef Saim Eser, Anadolu’nun farklı bölgelerinden seçilmiş coğrafi işaretli ürünlerle hazırlamış menüyü. Özel günler için de kapılarını açan bu mekana yolunuzu mutlaka düşürün.

* Bir de İtalyan tavsiyesi geliyor çünkü İtalyan mutfağını sevmeyen yoktur! İlk şubesi Akaretler’de, ikinci şubesi Caddebostan’da açılan Emporio Restoran, zengin bir İtalyan menüsü sunuyor. Müthiş deniz ürünleri, et yemekleri de var ama pizzalar ve makarnalar da mutlaka denenmeli. Caddebostan’daki şubede belli günlerde canlı müzik de var. Eğlenceli yemekler için ideal.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder