Oral Çalışlar Yozgat’ta barlar, pavyonlar OHAL’e mi giriyor
HABERİ PAYLAŞ

Yozgat’ta barlar, pavyonlar OHAL’e mi giriyor

Haberin Devamı

İç çatışmayı kışkırtmak isteyenlerin kullanabildiği en kırılgan fay hatlarından birisi, yaşam tarzıdır... Yıllarca başörtülü kadınları hedef gösteren sert “modernist”ler, “irtica tehlikesi” gerekçesiyle, ülkenin iç huzurunu altüst etti.

Son 15 yılda, bu yasakçılık büyük ölçüde aşıldı... Bu kez de laik kesimler kendi hayat tarzlarına müdahale edilmesinin endişesini taşıyorlar. Bu endişelerin bazıları yapay ve abartılı görünse de, bazıları da somut temellere dayanıyor.

OHAL düzeni, aile düzeni

Sözü Yozgat valisine getireceğim. Haber önce medyaya “Yozgat Valiliği, OHAL kapsamında içki satan yerleri kapattı” şeklinde yansıdı. Resmi açıklama şöyle: “...genel güvenlik, asayiş ve kamu düzenini korumak, şiddet olaylarının yaygınlaşmasını önlemek amacıyla il genelinde faaliyet gösteren bar, pavyon, gazino v.s. gibi umuma açık yerler OHAL süresince kapatılmıştır.” Ardından Vali’nin basın açıklaması geldi. Vali, “Her yeri kapatmadık, gazino, pavyon ve barları kapatıyoruz” dedi.

Gerekçesini anlatırken, “Erkekler paralarını pavyonlara kaptırıyorlar. Aile düzeni bozuluyor. Bunu kadınlar istedi” ifadesini kullanıyor. OHAL ile uzaktan yakından hiçbir ilgisi olmayan bir konuda, böyle bir müdahalede bulunmak, nasıl bir “akıl”dır? OHAL'in ikinci kez uzatılmasıyla ilgili MGK gerekçesi şöyle: “Terörle daha etkili mücadele edebilmek amacıyla uzatılmasını istedik.”

OHAL'in gerekçesi belli. Uygulamaların, “gerekçe kapsamında” yürütülmesi gerek. Hukukun temel kriterlerine ve temel mantık kurallarına uymakla yükümlüyüz.

“Barları, pavyonları, içki içilen yerleri kapattım. Bunu da OHAL kapsamında yaptım” dediğinizde, yasal sınırları da, mantık sınırlarını da aşmış, hatta mizah sınırlarını zorlamış oluyorsunuz.

Fay hattını kaşımak

Yaşam tarzlarına ilişkin fay hatlarını zorlayanların, ülkemize yıllarca ne büyük zararlar getirdiğini, yaşayarak gördük. Batı'da ve Türkiye'nin içinde bir kesim, bugünkü iktidarın, “laiklerin hayat tarzına müdahale ettiğini” iddia ediyor.

Erdoğan'ın İslami bir rejim kurmaya yöneldiğini; yazıyor, çiziyor, söylüyor. Şimdi, Yozgat'tan dünyaya yayılacak “algı”nın nasıl olacağını, az çok hepimiz tahmin edebiliriz.

Ekonomik sorunlar başta olmak üzere birçok sorunla uğraşan, dünyaya dert anlatmakta zorlanan Türkiye'ye, bunun nasıl bir faydası olabilir? Tam “kör gözüm parmağına” misali bir durum...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder