Nedim Şener ABD'nin aradığı cevap arşivinde
HABERİ PAYLAŞ

ABD'nin aradığı cevap arşivinde

Amerika Birleşik Devletleri yetkilileri FETÖ’nün 15 Temmuz başarısız darbe girişiminden önce bu örgütle ilgili sorulara, “Biz onları terör örgütü olarak görmüyoruz” diye cevap verirdi.

15 Temmuz’dan sonra da darbenin arkasında olduğuna dair delil istiyor. ABD Genelkurmay Başkanı, Ankara’da harabeye dönen TBMM’yi ziyaretinde bombalamayı FETÖ’nün yaptığına dair kanıt sorunca, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, “Kanıt benim” cevabını veriyor. Binlerce sayfa belge gibi bu da yetmiyor.

Fethullah Gülen’in iadesi için ABD’den bir heyet gelecekmiş. Oysa Gülen’in kim olduğunu, bürokrasi ve ordu içinde nasıl bir yapılanma oluşturduğunu en iyi bilen ABD’dir.

Haberin Devamı

ABD, Gülen’in kim olduğunu ve amacını merak ediyorsa arşivine bakmalı. Çünkü o arşiv 2011 yılında Wikileaks tarafından dünyaya saçıldı. Gazeteciler Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan, “Sızıntı” ve “Mahrem” kitaplarında bu belgeleri yayınladılar. Dün de Hürriyet’te o arşivden bölümler yer aldı.

Elçilerin Gülen raporları

ABD Büyükelçisi Robert Pearson 11 Mart 2003’te Washington’a gönderdiği telgrafta şunları yazıyor: “Gülen, Demirel ve Ecevit gibi siyasetçilerle ilişkiler kurup, kamu desteği aldı.

35 ülkede üniversitelerden medyaya, iş derneklerinden holdinglere geniş bir bağlantı ağı bulunmakta.” 7 Nisan 2005’te ABD Büyükelçisi Eric Edelman’ın bildirimi ise şöyle:

“Gülen Cemaati yüzlerce müridini polis teşkilatına, yargıya ve Sayıştay’a sızdırmış durumda.” 4 Ağustos 2005’teki telgraf ise şöyle:

“Batılı gözlemciler Gülen’i ‘Ilımlı İslam’ın sesi olarak görüyor.

Yine de bu hareketin nihai hedefleri konusunda derin ve yaygın şüpheler sürüyor. İnsanlara baskı yapıldığı, işadamlarının cemaat okullarına ve aktivitelere bağış yapmaya zorlandığını anlatan kaynaklarımız var.

Bu veriler, cemaat üyelerinin aralarında polis teşkilatının da bulunduğu devlet kurumlarına nüfuz etmesiyle birleştirildiğinde ortaya farklı bir tablo çıkıyor.

Devlete sızma konusunda da başarı kazandıklarında ılımlı havalarının devam edip etmeyeceğine dair soru işaretleri bulunmakta.”

Haberin Devamı

Orduya da sızdılar

En son 17 Eylül 2009 tarihinde gönderilen telgrafa dikkat çekmek istiyorum: “Muhataplarımızın hepsi Gülen’in Türk toplumunda her yere hatta Kemalizm’in kalesi Türk ordusuna bile sızdığı konusunda mutabık.

Askeri üst düzey yetkililer, Gülenciler’in orduya ilişkin yüksek oranlı sızıntısının kesilip temizlenmesini istiyor.

Gülen’in orduya yaptığı sızıntı… son kalenin düştüğü şeklinde yorumlanıyor.”

İşte ABD’nin arşivlerinde bile kayıtlı olan o sızıntı 15 Temmuz’da karşımıza darbe girişimi olarak çıktı. Daha ne delili arıyorlar?

Sıradaki haber yükleniyor...
holder