Oral Çalışlar 'Evet' mi, 'Hayır' mı?
HABERİ PAYLAŞ

'Evet' mi, 'Hayır' mı?

Haberin Devamı

Önce anketler devreye sokuldu. İktidarın sağladığı güçle, daha hızlı davranan iktidar partisi. Hükümette olmanın imkanları ve daha önceki seçim sonuçları, AK Parti'ye bir adım ileriden başlama fırsatı veriyor.

Meydanlara gelince; Evet cephesi, büyük ölçüde Erdoğan'a dayanacak gibi görünüyor. Meydanların, her zaman sandıktan çıkan sonuçlar için kesin bir ölçü oluşturduğu söylenemez.

Bazı tanınmış sporcuların "evet" için devreye girmesi, spor dünyasında tartışmaları beraberinde getirdi. “Hayır”cı müzisyenler, İzmir Marşı ile hayır mesajı verdi. Özellikle sosyal medyada evet ile hayır arasında büyük bir rekabet var.

OHAL'in muhalefeti hedef alan uygulamaları, propaganda imkanlarını kısıtlıyor. Bu uygulamalar, seçmen üzerinde nasıl bir etki yapabilir kestirmek kolay değil.

AK Parti'nin kullanacağı kozun, 15 Temmuz darbe girişimine karşı gelişen direniş olacağı söylenebilir. Bu direnişin şehitleriyle, gazileriyle ve onların aileleriyle oluşan duygusal ortam, belli ki "evet"çilerin ajandasında önemli bir yer kaplayacak.

Diğer seçimlerden farkı

Hayır tarafına gelince... İşlenen ana tema, "Denetlenemez tek adam yönetimine hayır" teması...Yani otoriterleşme tehlikesi. Bu kampanyayı diğer seçim ve referandum kampanyalarından farklı kılan temel iki neden bulunuyor:

1. Sivil-asker bürokratik oligarşinin halkta yol açtığı "mağduriyet" temasının bu kez rol oynaması zor. Geçmiş uygulamalara yönelik örnekler verilse bile, bunların eski etkiyi yapabileceği söylenemez.

2. “Ekonomik başarı”, “gelir düzeyinin yükselmesi” gibi kozların söz konusu olmadığı bir dönemdeyiz. Yaşanan durgunluğun sebebi "dış düşmanlar"la açıklansa bile, ekonominin sonuca olumsuz etki yapması kaçınılmaz.

“Güçlü Türkiye”

"Evet"in görünen ana argümanı, "güçlü lider", "güçlü Türkiye"... Bu vurgunun farklı etkileri olabilir. "Güçlü lider" fikri, toplumun önemli bir kesiminde hala olumlu karşılansa da, son yıllarda, çoğulculuk konusunda belli bir bilinçi düzeyi oluştuğunu görebiliyoruz. Özellikle “dindar” çevrelerde bu açıdan kısmen yeni bir ruh halinden söz edilebilir.

Sonuç olarak referandumun kaderini yüzde 3-5'lik bir kesim belirleyecek. Bu kesimin kafasının oldukça karışık olduğu anketlere yansıyor. O nedenle de, kampanyalar önem kazanıyor.

Tabii her kampanya hedeflediği sonucu vermiyor. Bazı denemeler ters de tepebilir. İlginç, gelgitli, karmaşık bir dönemden geçiyoruz

. ..............

Bir kitap: Büyük Günlerin Adamı Fethi Okyar'ın Hayatından Kareler, Hazırlayanlar: Ali Fethi Okyar (torun), Kansu Şarman, İş Bankası Kültür Yayınları

Sıradaki haber yükleniyor...
holder