Giriş
Geçen akşam eşim ve arkadaşlarımızla bir restorandaydık. İsmi lazım değil, orta karar sosyetenin uğrak yerlerinden biri... Lüks bir alışveriş merkezinin içinde. Arka masada bir hanım 1-1,5 yaşlarındaki çocuğuyla masadan kalkma girişiminde. İyi giyimli, genç ve diksiyonu düzgün bir hanımefendi. Ama çocuğuna söylediği cümlelerle o karizma bir anda yerlerde sürünüyor:
“Çocuğum gel buraya, çıkma, dışarıda çocukları kaçırıyorlar.”
Hemen arkasından yapıştırdı: “Üstünü giy, öğretmenin böyle söyledi.”
Bunlar bana yetti.
Gözümde canlanan sahne şu oldu: Anne bir melek, dışarıdaki herkes çocuk kaçıran potansiyel suçlu, öğretmen de zorbanın teki.
Birincisi; çocuk daha çok küçük, bu söylenenlerin hiçbirini kafasında kurgulaması mümkün değil.
İkincisi; hiçbir şeyde karar veren anne değil, dışarıdaki suçlular ve zorbalar. Anne fasulyeden.
Üçüncüsü; o kadar kalabalık insanın arasında bunları bağıra bağıra söylemesi başlı başına garip.
Dördüncüsü; merak ediyorum 1,5 yaşındaki bir çocuğun ne öğretmeni olabilir?
Psikoloji, sosyoloji ve bilumum “loji”lerle sizi sıkmak istemiyorum. Eminim anlatmak istediklerimi anladınız.
HER YERDE VAR
Geçenlerde bir filme gittik, adı “Leviathan”. Belki duymuşsunuzdur, hatta göreniniz vardır.
Bütün dünyada olan, ülkemizde de sık karşılaştığımız; para ve güç sahibi yönetimlerin çıkarları uğruna halkı nasıl sömürdüğünü ve istediğini yaptığını anlatan bir Rus filmi. Bence başarılı bir yapıt, görmediyseniz tavsiye ederim.
Filmde o kadar çok ders alınıp kafa patlatılacak şey varken nedense Ruslar dahil herkes, oralarda ne kadar çok içildiğine kafayı takmış durumda. Evet, Rusya’da çok içiliyor, doğru. Uzun süre orada yaşadığım için şahidim. Aslında şimdilerde değişti ama ülkenin kuzeyinde halen tüketim çok, doğru.
Vodkayı su gibi içtiklerini görüyorsunuz filmde, bu da doğru. Gerçekten de sabahları süt getiren römorklu traktörlerin akşamları bira taşıdığını bilirim. Sabah insanlar şişelerle gidip süt alırken akşamları biraya dalarlar Rusya'da. Ama filme bu kadar sığ yaklaşmak, bence insafsızlık. Orada olan biten onca şey varken sadece içkiye yoğunlaşmak çok yersiz.
İçki olayı Rusya’nın gerçeği. Doğru veya yanlış, yargılamak bize düşmez. Gerçekten soğuk ve zorlu yaşam koşullarında sığınacak içkiyi buldularsa bu, onların sorunu.
Her filmde ve dizide görüyoruz; Amerikalılar da viski içerler. Hatırlamıyor musunuz?
“Bobby?”
“JR?”
“Lucy?”
Her sabah ve akşam selamlaşıp birer bardak viski koyarlardı kadehlerine.
Bu filmde de farklı birşey yok. Ama dediğim gibi; ders çıkarılacak çok şey var. Gidip görün, bana hak vereceksiniz.
