Tüp bebek tedavisinde transfer sonrası 10 altın kural
Tüp bebek tedavisinde transfer sonrası kadınların sağlıklı döllenmesi ve gebeliğin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için transfer döneminde dikkat etmesi gereken bazı kurallar var. Transferden ilk 24 saat sonra 2 saatten uzun yolculuklara çıkmamak, Akdeniz diyeti ile beslenme, bu dönemde verilecek ilaçların dozuna ve düzenli alımına dikkat etmek gibi kurallar başlıcaları. Ancak dikkat edilmesi gereken başka kurallar da var. Uzmanından transfer döneminde kadınlarda sağlıklı döllenme için uyulması gereken 10 altın kuralı öğrendik.
Tüp bebek tedavisi bir yıl boyunca korunmasız ve düzenli cinsel birlikteliğe rağmen çocuk sahibi olamayan çiftlere uygulanan en etkin tedavi yöntemi olarak yerini korumaya devam ediyor. Tüm dünyada yaygın olarak uygulanan tüp bebek tedavisi en basit tanımıyla; kadından alınan yumurta ile erkekten alınan spermin laboratuvar ortamında birleştirilmesi sonrasında elde edilen embriyonun laboratuvarda 3-5 günlük takibinden sonra, anne adayının rahminin içine yerleştirilmesidir. Son 40 yılda tüp bebek tedavilerinde baş döndürücü hızla gerçekleşen gelişmeler infertilite sorunu yaşayan çiftlere umut olmaya devam ediyor.
Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Gökalp Öner, tüp bebek tedavisi görmüş ve transferi yapılmış anne adaylarının nelere dikkat etmeleri gerektiği hakkında bilgiler verdi…
1. İLAÇLARI ZAMANINDA VE DÜZENLİ KULLANIN
Transfer sonrası verilen tüm ilaçları dikkatli ve düzenli kullanmak tedavi sürecinin en önemli kısmıdır. Belirlenen zaman diliminde ve saatlerde ilaçları alıyor almak tutunmayı sağlayacaktır. Zamanında ilaçların alınmaması tutunmama riskini artırır.
2. BOL SIVI TÜKETİN, SU İÇİN
Transfer sonrası rahmin kasılmaması çok önemlidir. Bu anlamda sıvı alımı ile rahmin kasılması en aza indirgenebilir. Aynı zamanda tutunacak embriyoya giden kan akışı da artmış olacaktır.
3. AKDENİZ DİYETİ İLE BESLENİN
Transfer sonrası dönemde bol yeşillik ağırlıklı beslenmek, zeytinyağlı yiyecekleri tüketmek, yağlı tohumlar almak kısaca Akdeniz usulü beslenme önermekteyiz. Böylelikle tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliğini de artacaktır. Bu besinler embriyo tutunmasını da artıracaktır.
BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
4. SÜREKLİ YATMAYIN
“Bu dönemde birçok anne adayı yatak istirahatine yöneliyor fakat biz hekimler bunu kesinlikte önermemekteyiz” diyen Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Gökalp Öner, “Yatak istirahati ile embriyoya yeterli kan akışı sağlanmamaktadır. Bu da tutunamama şansızlığını artırır. Bu anlamda ağır olmamak şartı ile günlük rutin işlerin yapılmasını şiddetle tavsiye etmekteyiz” diyerek anne adaylarının hasta psikolojisine girmemesi konusunda uyardı.
5. TAKVİYE EDİCİ GIDALARI İHMAL ETMEYİN
Bağışıklık sistemi, embriyo tutunmasını doğrudan etkiler. Bu sebeple bu dönemde anne adaylarının hiçbir vitamin ve mineral eksikliği yaşamasını istemiyoruz. Özellikle C, E vitaminleri, folik asit ve demir bu anlamda oldukça önemli vitamin ve minerallerdir. Mutlaka takviyesinin yapılması gerekir.
6. KABIZLIĞA NEDEN OLACAK BESİNLERDEN MUTLAKA UZAK DURUN
Kabız kalmak, tuvalete çıkamamak ve buna bağlı ıkınmak durumunda karın zorlandığı için buna bağlı olarak rahim kasılabilir. Bu sebeple kabız kalmamaya yönelik ilaçlar alınması faydalı olur.
BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
7. SİGARA VE ALKOL GİBİ ALIŞKANLIKLARDAN UZAK DURUN
Sigara ve alkol içerisindeki zararlı maddelerden ötürü embriyonun kanlanmasını bozar ve embriyoya ciddi zararlar verir. Aynı zamanda tutunmama riskini de artırır. Erken gebelik kaybı şansızlığını da artırdığı göz önüne alınırsa, bu ürünlerin kullanımı özellikle bu dönemde son derece sakıncalıdır.
8. TRANSFER SONRASI İLK 24 SAAT BOYUNCA 2 SAATTEN UZUN YOLCULUĞA ÇIKMAYIN
“Embriyo transferi sonrası ilk 24 saat oldukça önemlidir” diyen Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Gökalp Öner, “Bebeğin rahme tutunması gerçekleşir. Yolculuğa bağlı sarsıntı, yorgunluk ve yaşanan stres rahmi kasarak bebeğin tutunmasını olumsuz etkiler. Bu yüzden ilk 24 saat 2 saatten saha uzun yolculukları önermiyoruz” diyor.
9. ETKİNLİĞİ KANITLANMAMIŞ, BİLİMSEL OLMAYAN KÜRLERDEN KAÇININ
Bu dönemde bizler kesinlikle rahmin kasılmasını istemeyiz. Bazı bitkisel kaynaklı kürlerin rahmi kastığını annelerimiz üzerinde gördüğümüz için bu tür kürlerden kesinlikle uzak durulmasını tavsiye ediyoruz.
10. STRESTEN UZAK DURUN
Stres özellikle istemsiz kasların kasılmasına sebep olur. Rahim de bu kasa sahip organlardan biridir. İnsan vücudunda meydana gelen stres faktörü ile rahim de kasılır. Bizlerin transfer sonrası ilk istediğimiz şey; rahmin gevşek kalmasıdır. Bu anlamda tüm anne adaylarından transfer sonrası rahat olmalarını, strese girmemelerini, oksijen dolu bol yürüyüşler yapmalarını ve olumlu düşünerek bu süreci geçirmelerini özellikle istemekteyiz.