Demirtaş, BDP’li milletvekillerince Kayapınar Belediyesi Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda, seçim sonuçlarının önemli olduğunu, bloklarının ortaya çıkardığı gücün 36 milletvekilini çok çok aşan güç olduğunu belirtti.

"Herkesin çaresizce ya AKP’ye mahkum olup kuyruğuna takıldığı ya da boynunu büküp başına neler geleceğini beklediği dönemde bu çıkış, demokratik siyasette çok önemlidir" diyen Demirtaş, şöyle devam etti:

"Bu 30 yıllık mücadele ve emek gerçeğidir. Bizler, bu kadar imkansızlıklar ve zorluklar içerisinde bu umudu yaratabiliyorsak, Diyarbakır zindanından başlayarak direnişi kendileri açısından kahramanlık sayfasına yazdıranların sonucudur.

Biz sadece AKP’ye karşı seçim zafer elde etmedik. Polisine, medyasına, makarnasına, devlete ait ne varsa zafer elde ettik. Sadece bir seçim zaferi değildir. İdeolojik açıdan artık tartışmasız bir şekilde devlet Kürtlere yenilmiştir. Bu seçim sonucu bunu ifade etmektedir. Bu saatten sonra devletin Kürtlere karşı inkarda direnmesinin anlamı yoktur. İdeolojik olarak iflas etmiştir. Biz devletten ve AKP’den daha güçlü olduğumuz için değil, daha haklı olduğumuz için kazanıyoruz."

Emek, Demokrasi Özgürlük Bloku’nun, Türkiye’de alternatif demokratik bir halk iktidarının umudunu en güçlü şekilde yarattığını savunan Demirtaş, bu yürüyüşün başarıya ulaşmasının gösterecekleri performansa bağlı olduğunu kaydetti.

Demirtaş, şunları söyledi:
"Özellikle blok milletvekillerinin bir çatı partisi, blok partisi etrafında kenetlenerek Türkiye’deki bütün muhalifleri, sol, sosyalist, alevileri, demokrat muhafazakarları, kadın örgütlerini, çevre hareketlerini, emek hareketlerini bünyesinde buluşturan alternatif bir iktidar partisi yaratılırsa, bir sonraki seçimde artık inanın ki Türkiye yeni bir iktidar anlayışı ile tanışacak. Bunun koşulları her zamankinden daha fazla olgunlaşmıştır. Biz devleti ele geçirmeye çalışmıyoruz, biz toplumu ele geçirmiş devleti özgürlük ve demokrasiye duyarlı hale getirmeye çalışıyoruz. Biz iktidarı ele geçirmeye çalışmıyoruz. Halka iktidarı iade etmek için iktidara yürüyoruz.

Daha meclis açılmadan ortaya çıkan krizleri bir tarafa bırakırsak, Eğer AKP hükümeti yeni anayasa, Kürt sorunu, Alevi ve diğer inançların, başörtüsü sorunu konusunda samimi olsa 80 yıllık Cumhuriyet tarihi boyunca daha böyle bu kadar güçlü çözüm koşullarının oluşmadığını kabul etmesi lazım. Eğer çözüm niyeti varsa, samimi ise bugüne kadar seçim meydanlarında yeni anayasa ile ilgili vaatlerinde samimi ise koşullar her zamankinden uygundur."

"Eğer bugün Kürt halkı inkar edilmiyorsa bu muazzam bir direnişle bedeli ödenerek gerçekleştirilmiştir. Şu saatten sonra da elde edeceğimiz tek bir özgürlük varsa o da AKP’nin lütufuyla olmayacaktır. O da hep birlikte gerçekleştireceğimiz onurlu duruşla, direnişle olacaktır. Boykot tavrı budur işte" ifadesini kullanan Demirtaş, "İnkar ve asimilasyon bitti diyorsan, bir zamanlar inkar ve asimilasyon vardı, bunu kabul ediyorsun. O halde inkara ve asimilasyona karşı gerçekleşen isyanları neden bir gerçek olarak kabul etmiyorsun" diye konuştu.

Toplantıya, BDP Genel Başkan Yardımcısı Filiz Koçali, BDP milletvekilleri, siyasi yasaklı bağımsız milletvekili Ahmet Türk, Leyla Zana ve Aysel Tuğluk, BDP’nin desteklediği bağımsız milletvekili Şerafettin Elçi, gazeteci Nuray Mert ve vatandaşlar katıldı.

Toplantıda, tutuklu milletvekilleri Gülser Yıldırım, Faysal Sarıyıldız, Kemal Aktaş, Selma Irmak, İbrahim Ayhan ve milletvekilliği düşürülen Hatip Dicle’nin isimlerinin yer aldığı koltuklar boş bırakıldı.

Öte yandan, toplantı salonunda Kürtçe yazılı "BDP grup toplantısı" yazısı yer aldı.