CEMRE DÜŞMESİ NEDİR?
Arapça’dan gelen, “Cemre”‘nin sözlük anlamı kor, yani ateştir. Halk arasında da sıcaklığın artmasını haber eder. Cemreler, ilkbahar başlamadan önce 7 gün arayla havaya, suya ve sonrasında toprağa düşer. Bu düşen cemreler nedeniyle hava, su ve toprağın ısındığına inanılır.
Cemre düşmesiyle beraber Hıdırellez ve nevruz kutlamaları başlar. Cemre düşmesinin Türk kültüründe de önemli bir yeri vardır. Kültür ve edebiyatta da kendine yer bulmuştur. Osmanlı döneminde Divan şairleri cemre zamanlarında önemli kişilere övgü şiirleri yazmıştır. Bu şiirlere ‘cemreviye' adı verilmektedir.
İlkbaharda görünüp titrek ışıklar saçarak göğe yükselir. Ardından buzların üzerine düşerek onları eritir. Oradan da yere girer. Bundan sonra ısınmış topraktan buhar yükselir. Cemre baharın gelişini simgeler. Anadolu Türkçesindeki Arapçadan gelme Cemre sözcüğünün aslında bu adın benzetme yoluyla değişmiş hali olduğu söylenebilir. Zemre’nin de Kumuk Türkçesinde nem, buhar gibi anlamları bulunur. Temizlenmeyi ve tekrardan doğuşu simgeleyen ateş, aşk kavramının yakıcılığıyla da yakından alakalıdır.
Türkiye ve Azerbaycan Türklerinin yaratılışla ilgili eski inançlarından kaynaklanan ve Nevruz Bayramından önce, yılın son Çarşamba gününde yapılan "boz ayın 4 çarşambası", uygulamasını belirten, "Cemle" sözcüğü de, "Cemre" ile aynı kelimedir.
Buradaki "Cemle" de köken olarak "İmir, İmere, Emire" sözcükleriyle ilintilidir.