- Yazdıklarınız ne kadar örtüşüyor yaşadıklarınızla?
Hepsi kurmaca, hiçbir olay birebir yaşanmadı ama durumlar ve duygular yaşandı tabii ki. Aslında oyunculuk da böyledir ya; bir şeyi oynarken ya da yazarken illa onu yaşamanız ya da yaşananlara şahit olmanız gerekmiyor. Mesele o duyguyu anlayabilmek. Muhakkak o ana dair bir duyguyu yaşamışsınızdır, mesele empati kurabilmek, aktarabilmek.
- Kitapta hikayelere eşlik eden bazı çizimler de var, onlar da size mi ait?
Hayır, Nalan Alaca diye çok sevdiğim bir çizere ait. Çok naif çizgileri var, bir tat veriyor, yumuşatıyor.
- Kitap yurtdışındaki takipçileriniz için çevrilecek mi?
Başta İspanyolcaya çevrilmesini planlıyoruz; sonra başka dillere de çevrilecek diye biliyorum.