Giriş
Eşleriyle ilgili itirafları şaşırttı: Her hafta saçımı başka renge boyamamı istiyor
Evliliklerde iyi bir cinsel yaşama sahip olmak önemlidir. Ancak bazen çiftler cinsellik yaşamakta zorlanabilir. Durum böyle olduğunda çift olarak organize bir şekilde hareket etmek ve mevcut sorunu çözmek için harekete geçmek gerekir. Doç. Dr. Gökçen Erdoğan, cinsellik yaşamakta zorlanan çiftlerin itiraflarını paylaştı.
Gökçen Erdoğan/ Posta- Hazır dün terapiden bahsetmişken bu işin nasıl da anlaşılmadığı, uzman seçiminin, yolun yöntemin nasıl hafife alındığıyla ilgili birkaç örnek de vereyim istedim. Kadın erkek arasındaki farklar bile ne kadar etkili çözüm bulmada. Unutmayın. Çift olarak iyileşmek organize bir iştir. Ama bu bile yanlış anlaşılabilir.
TERAPİSTİ KANDIRMAYA ÇALIŞTIK
Eşimle 8 yıllık evlilik ve toplasanız 6 aylık etmeyecek cinsel münasebetimiz nedeniyle, işleri yoluna koymak için terapiye başladık. Ama eşim her şeyin anlatılmasına izin vermedi.
Konuşacaklarımızı evde çalıştık. Daha doğrusu beni, söyleyeceklerime çalıştırdı. Durumun vehametini gizlemiş ve duygularımızı da yarım yamalak anlatmış olduk.
12 seans gittik ve hiçbir şey düzelmedi. Terapistimiz bizi sakince dinliyor, yol göstermeye çalışıyordu. Bir sürü soru soruyordu ama o soruları da evde çalıştığımız şekilde cevaplıyorduk.
Sonunda eşime dönüp, “Daha iyi ve mutlu olmayı sizin de istemeniz gerekiyor. Bana karşı açık olmanız çok önemli. Ama belli ki bunu yapmayacaksınız. Destek alma kararınızı gözden geçirin ve gerçekten istediğinizde gelin.
Böyle ezbere sürdürülecek süreç değil bu” dedi. Şok olduk. Meğer anlıyormuş. Çok utandım. Eşim yutturduğumuzdan emindi. Şimdi yeniden ve düzgünce başlamaya ikna etmeye çalışıyorum.
Hem duygu, hem zaman, hem de para harcıyorsunuz bu seanslara. Terapistinizi mi kandırıyordunuz sizce, yoksa kendinizi mi? Şeffaf iletişim olmadan sorunlar ortaya koyulamaz ve çözüme ulaşamaz. Terapist kandırmak için organize bir çabayı da ilk kez duyuyorum. Bu yanlıştan dönseniz bence de çok iyi olur.
Hocam, evlenmeden önce vajinismus nedeniyle terapi aldım ve yendim. Tek başıma gitmiştim. Ancak nişanlandığımda yeniden başladı. Yine terapiye gittim, yine yendim.
Evlendiğimde tekrarladı, bir kez daha gittim. Eşimin haberi yoktu. Ama ufacık bir streste yeniden vajinismus oluyorum. Ben de hortlar gibi olduğunda yeniden gidip bir seans yapıyorum ve geçiyor.
Birden çok da uzman tanımış oldum. Hem değişik kişilere gidince daha rahat ediyorum. Kendime uygun yöntemi buldum sanırım.
Yöntem uydurmuşsunuz ama doğru değil. Zaten doğru olsaydı kalıcı sonuç alırdınız. Vajinismus için bireysel olarak da gidebilirsiniz cinsel terapiye, mümkün. Ve sonuç da alabilirsiniz. Almalısınız da. Ancak kendinize yeni ve çok da sağlıklı olmayan bir alışkanlık edinmeyin derim; bakkaldan canınız istedikçe bir şey almak gibi değil bu.
Bir o bakkala bakayım, bir de buradakine, hem çevrem genişler hem de belki çeşit çoktur diye düşünülecek şey değil bu. Uzman dediğiniz kişilerin eğitimlerinden emin olun. Zira sık sık hortlayan bir sorun çözülmemiş demektir.
Sorunun kaynağına inip onu kökten çözen birine ihtiyacınız var. Bu konudaki araştırmanızı iyi yapmanızı ve gerekirse eşinizle gitmekten de çekinmemenizi rica ederim. Daha neler duyacağız... Bahar alerjisi mi bu habire hortlasın; lütfen...
SÜREKLİ SAÇIMI BOYAMAMI İSTİYOR
Hocam, eşimde ereksiyon bozukluğu var. Ürolojik bir sorun yokmuş, terapiye başladı. Terapist, “Hayal ettiğiniz şeyleri hayata geçirmekten çekinmeyin” gibi bir şey demiş. Ve eşim her hafta saç rengimi değiştirmemi istiyor.
İstediğini yaptım, hem de hiç yakışmadığı halde ama sonraki hafta yine istedi. Eve yeni kıyafetlerle, iç çamaşırlarıyla geliyor. Sürekli beni değiştirme peşinde. Ben de, “İstersen beni komple değiştir” dedim. Bütün sorunların temelinde benim fiziksel görünüşüm yatıyor demek, buna çok kırıldım. Çirkin bir kadın değilim. Terapist erkek olunca böyle erkek dayanışması mı oluyor acaba...
Erkeklerin her şeyi istedikleri biçimde algılama huylarının bir yansımasını görüyorum. Terapistiniz, fantezilere yer açmak, utanma, çekinme duygusunu yenmek, sorunundan duyduğu üzüntüyü sizinle de paylaşabilmek gibi şeyleri genelleyerek kurmuş olmalı o cümleyi. Sınırlara takılmamak, özgür hissetmek, özgür davranmak, cinsel partner olmanın hakkını arsızca vermek gibi düşündüm...
Bu arada birbirinizin görünüşünde değişiklikler de isteyebilirsiniz, abes değil. Ama sorunların çözümü sadece bu olamaz. Eşiniz kendi ruhundaki sorunla yüzleşmekten kaçmak için yapıyor olabilir. Birlikte terapiste gidin ve imaj değişikliğini bir süre rafa kaldırın.