Türkiye henüz COVID-19 pandemisini tam anlamıyla atlatamamışken, son yıllarda yaz mevsiminin korkulu rüyası olan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) bu yıl önceki yıllara göre daha erken ortaya çıktı. İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Özer Akgül, 10 Haziran’dan bu yana yurt genelinde 480 vaka ve 15 ölüm olayının kaydedildiği Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı hakkında merak edilenleri ve korunma yollarını anlattı.
İlk kez 2003'te görüldü
KKKA hastalığının İç Anadolu Bölgesi’nde yaygın olarak görüldüğünü belirten Akgül, “Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), keneler vektörlüğünde taşınan Crimean-Congohaemorrhagic fever virüsünün neden olduğu infeksiyon hastalığıdır. Hayvanlardan insanlara bulaşan bu hastalıkta ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi spesifik olmayan belirtiler ile ağır vakalarda kanama gibi bulgular görülerek ölümler oluşabilmektedir. Ülkemizde ilk kez Tokat ve çevresinde görülen bu hastalığın kesin tanısı ilk olarak 2003 yılında konmuştur” ifadelerini kullandı.