Meme dokusunda kanserin dışında başka hastalıklar da görülebilir

Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türlerinin başında geliyor. Her 8 kadından biri yaşamının bir döneminde meme kanseri ile tanışabiliyor. Bu sayı yaklaşık olarak kadınların yüzde 12’sini oluşturuyor. Her ay kendi kendine muayene ve her yıl düzenli meme taraması erken teşhise imkan sağlıyor. Ancak meme dokusunda sadece kanser değil, başka pek çok hastalık da görülebiliyor. Özellikle erişkin çağdaki kadınlarda hormonlara bağlı meme dokusundaki değişimlerle ilişkili olarak belirli yakınmalar olaibiliyor.

Kadınlarda en sık görülen kanser türlerinin başında gelen meme kanserinin risk faktörlerini sıralayan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hasan Besim, meme dokusunda kanserin yanı sıra pek çok hastalık görülebileceğini kaydederek, kadınların her ay kendilerini kontrol etmelerinin erken teşhis için önemli olduğunu vurguladı.
Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türlerinin başında geliyor. Her 8 kadından biri yaşamının bir döneminde meme kanseri ile tanışabiliyor. Bu sayı yaklaşık olarak kadınların yüzde 12’sini oluşturuyor. Her ay kendi kendine muayene ve her yıl düzenli meme taramasının erken teşhise imkan sağladığını belirten ve Meme Sağlığı Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hasan Besim, meme kanseri açısından pek çok risk faktörünün varlığına işaret ederek, “Bu risk faktörlerinden bir bölümü ne yazık ki kaçınamayacağımız faktörlerdir. Örneğin cinsiyet yani kadın olmak, yaş, ailede meme kanserli yakın bir akrabanın varlığı ya da genetik özellikler gibi çeşitli risk faktörlerini değiştirmek ne yazık ki mümkün değildir. Ancak obezite, aşırı alkol tüketimi, çeşitli hormon düzeyleri kontrol edilebilir risk faktörleri arasında yer alır. Ancak bu risk faktörlerinden herhangi birine sahip olmak, mutlaka meme kanseri gelişeceği anlamına gelmez” dedi.

HORMON DENGESİZLİKLERİ MEME DOKUSUNDA DEĞİŞİM YARATABİLİYOR
Prof. Dr. Besim, meme kanserinden korunmak için düzenli kontrollerin önemini vurguladı. “Kanser dışında meme ile ilişkili pek çok hastalık ve yakınma ortaya çıkabilir” diyen Prof. Dr. Besim, memenin asırlar boyu cinsellik sembolü olarak görülmesinin yanı sıra yenidoğanın beslenmesi açısından da son derece önemli bir organ olduğuna dikkat çekti. Özellikle erişkin çağdaki kadınlarda hormonlara bağlı meme dokusundaki değişimlerle ilişkili olarak belirli yakınmalar olabildiğine değinen Prof. Dr. Hasan Besim, meme dokusunda kanser olmayan infeksiyöz patolojileri, gelişimsel anomali ya da varyasyonları gibi pek çok hastalık görülebileceğini söyledi.

YILDA BİR KEZ MEME MUAYENESİ ÖNEMLİ
20 yaşından itibaren her kadının her ay kendi kendine meme muayenesi yapması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Hasan Besim, “Yılda bir kez ise meme muayenesi yanında 40 yaş altı kadınlar için meme USG, 40 yaş üstü kadınlar için ise meme USG ve mamografi önerilir.” şeklinde konuştu.
GENETİK TESTLERLE MEME KANSERİ RİSKİ BELİRLENEBİLİYOR
Aile yakınları arasında meme kanseri öyküsü bulunan kadınlarda bu kanser türlerine yakalanma riskinin arttığını belirten Prof. Dr. Besim, “Genetik testler bu gruptaki her yaştan kadın için daha da önemli hale geliyor. BRCA1 ve BRCA2 genlerindeki değişiklikler genetik testlerle tespit edilebiliyor." dedi.
