Giriş
Veda Mektubu uyarlama mı? Veda Mektubu dizisi gerçek hikaye mi?
Veda mektubu dizisi, konusu ve oyuncu kadrosuyla adından çok söz ettirecek yapımlar arasında yer alıyor. Bir kaza sonucu yolları kesişen Aslı ve Mehmet’in hikayelerinin aslında yıllar öncesine dayalı olduğunun ortaya çıktığı dizide yılların unutturamadığı duygular da yeniden ortaya dökülüyor. Peki, Veda Mektubu dizisi gerçek hikaye mi? Veda Mektubu yaşanmış mı, uyarlama mı? İşte yanıtı.
Nurgül Yeşilçay, Selim Bayraktar, Bennu Yıldırımlar, Rabia Soytürk ve Emre Kıvılcım’ın başrollerde yer aldığı yeni dizi Veda Mektubu 27 Şubat Pazartesi akşamı Kanal D ekranlarında seyirci karşısına çıkıyor. Daha fragmanıyla bile dikkatleri üzerine çeken dizi hakkında televizyon izleyicileri ise Veda Mektubu dizisi gerçek hikaye mi? Veda Mektubu yaşanmış mı, uyarlama mı? araştırmaları yapıyor…
VEDA MEKTUBU DİZİSİ GERÇEK HİKAYE Mİ?
Veda Mektubu dizisinde gerçek bir aşk hikayesi anlatılırken, dizinin senaryosunu Deniz Akçay kaleme alıyor, yönetmen koltuğunda ise Deniz Çelebi Dikilitaş oturuyor.
VEDA MEKTUBU KONUSU
Modern ve güçlü bir iş kadını olan Alanur ile geleneklerine sıkıca bağlı, Antakyalı bir iş adamı olan Ziya geçmişte çok büyük bir aşk yaşamıştır. Bu aşka karşı olan aileleri yüzünden, istemeden ayrılmış ve başka hayatlar kurmuşlardır.
Annesi Seher’in göz bebeği Mehmet; Ziya'nın ileride işlerini bırakmayı planladığı, büyük oğludur.
Dans tutkunu, hayat dolu Aslı; Alanur'un Fransız lisesi son sınıfta okuyan, geleceğinin her hamlesini özenle tasarladığı 19 yaşındaki küçük kızıdır. Alanur ve Ziya'nın yolları, yıllar sonra Aslı ile Mehmet’in aşkıyla bir kez daha kesişir.
Yarım kalan ne varsa bu kez de Aslı ve Mehmet’in aşkına engel oluşturur. Alanur, kendi yaşadıklarından ders çıkararak kızını güvende tutmak için onu Mehmet’ten uzak tutmaya çalışırken Seher ise yıllarca içinde tuttuğu kıskançlığın acısını Aslı’dan mı çıkaracaktır? Ziya, kendi kaderini yaşayan oğlu için üzülse de bu duruma seyirci mi olacaktır? Aslı ve Mehmet herkese meydan okuyup tüm engelleri aşabilecek, aşklarının gücüyle geçmişin yaralarını sarabilecekler midir? Yoksa onlar da Ziya ve Alanur’un yıllar önceki kaderini mi paylaşacaktır?
