'Aydın halkı Cumhuriyete bağlıdır'

RÖPORTAJ:
ALEV GÜRSOY CİMİN
alev.gursoy@posta.com.tr


■ Türkiye 4 aydır 15 Temmuz’u konuşuyor. Siz o gece neler yaşadınız?



Aydın’da evimdeydim. Gece saat 23.30 gibi bir arkadaşım arayarak, “darbe gibi bir şey oluyor” dedi. Televizyonda Boğaziçi Köprüsü’nün bir tarafının trafiğe kapalı olduğunu gördüm. Bir terör istihbaratı alındığı için önlem alındığını zannettim. Daha sonra meclisin bombalandığını görünce tüylerim diken diken oldu. Aydın o gece sakindi, hiçbir olumsuzluk yaşanmadı.

■ Başkan olarak siz neler yaptınız?

İki yemekhanemizde ihtiyaç sahiplerine yemek dağıtıyoruz. TRT bildirisinden sonra bürokratlarım arayarak, yemek çıkarıp çıkarmayacaklarını sordular. Çıkaracağımızı söyledim. Gece yemek çıkarıldı, sabah erken saatlerde de dağıtıldı. Hiçbir programımızı kesintiye uğratmadık. Böyle bir darbe girişiminin başarılı olacağına inanmamıştım.

‘DEMOKRASİMİZE SAHİP ÇIKTIK’



■ Aydınlılar sokağa döküldü mü?

Aydınlılar müthişti. Hemen sokağa dökülüp, “darbeye hayır” dediler. Vatandaşlar sabaha kadar sokaklarda beklediği için ilk günden itibaren tüm organizasyonlarımızı yaptık. Çadırlarımızı kurduk. Her gün 15 bin kişiye yetecek kadar lojistik destek sağladık.

Aydın Büyükşehir Meclisi’ni toplayıp, darbeye karşı bildiri yayınladık. Bir süre sonra da bu bildiriyi kent meydanında vatandaşlarla paylaştık ve okuduk. Aydın merkezde, Didim’de ve Çine’de kalabalık bir grupla mitingler düzenleyip, yürüyüşler yaptık. Demokrasimize ve cumhuriyetimize sahip çıktık.

■ Kadınlara pozitif ayrımcılık yapıyor musunuz?

Tabii ki yapıyorum. Belediyeye personel alınacaksa öncelikle kadınları tercih ediyorum. Mesela ASKİ Genel Başkan Yardımcısı’nın biri kadın. Daire başkanları da kadın. Özel kalemde ağırlıklı kadınlar çalışıyor. Çine’de, Karacasu’da, Bozdoğan’da kadınlarımızı iş gücüne katmak ve ekonomilerine katkıda bulunmak için kadın kooperatifleri kurduk.

Çiçek ve mantar üretimi yapıyorlar. Biz de ön anlaşmayla ürünlerini satın alıyoruz. Kadınlarımızın ürettiği çiçekleri Aydın genelinde her yere dikiyoruz. Hem para kazanıyorlar hem ticaret yapıyorlar.

‘GELECEĞİN EN BÜYÜK SORUNU JEOTERMAL ENERJİ’

■ Kentin en büyük sorunu ne?

Bugün ve gelecekte en büyük sorun jeotermal. Çevre Bakanlığı’nın jeotermal firmalarını kontrol etmesi gerekiyor. Doğru çalışan firmaların yanındayız. Doğru şekilde kontrol edilirse avantajımız büyük olur. Çünkü Türkiye’nin en büyük jeotermal santralleri Aydın’da. Türkiye, dünyada jeotermal kaynakları bakımından 7’nci sırada. Aydın ise Türkiye’de 1’inci.

Ülkemizin enerjiye ihtiyacı var. Jeotermale karşı değilim ama çevrenin kirlenmesini de istemiyorum. Bu konuda çalışmalarımızı yapıyoruz. Firmalar daha hassas davranmalı. Büyükşehir Belediye Meclisi’nden 1 milyon lira bütçe geçirdik. Havayı kirletip kirletmediğini ölçeceğiz. Elimizde bilimsel bir rapor olmadan konuşmak yanlış olur.

■ Eğitimde neler yapıyorsunuz?

Bugün başımıza gelenlerin temel nedeni eğitim. Özgür düşünce çok önemli. Tek tip insan olmamalı. 26 kültür merkezimizde 15 bin öğrencimiz var. Okulda öğretmenlerimizin gösterdiği dersleri bu merkezler de tekrar ettiriyoruz. Bu merkezler, dezavantajlı bölge ve mahallelerde. Türkiye’de ciddi bir ekonomik uçurum var.

Orta sınıf yok, alt ve üst sınıf var. Eğitim sistemi adil değil. O yüzden kültür merkezlerini dezavantajlı bölgelerde açtık. Okuyan ve düşünen gençler yetiştirmeye çalışıyoruz. Her çocuğumuz mutlaka bir müzik aleti çalıyor. Her öğrencimiz ilgi alanına göre spor yapıyor. Kitap ve gazete okuyorlar.

‘TÜRKİYE’NİN İLK KADIN MEHTERAN TAKIMI AYDIN’DA’

■ Kadın mehteran fikri nasıl çıktı?

Neden kadınlar da yapmasın diye düşündüm. Müzik öğretmenlerimizden oluşturduk, çok da güzel oldu. Eleştiriler de aldık. Ama gayet güzel ve şık oldu. Sanata çok önem veriyoruz. Ve bu konuda başarılıyız.




■ Kentlerin CEO gibi yönetilmesinden bahsediliyor...

Biz ticaret kurumu değiliz. Belediyeleri batırmamak gerekiyor. 2009’da borçlu bir belediye devraldık ve düzelttik. Elbette belediyeleri özel sektör mantığıyla yönetmek gerekiyor. Çünkü belediyeleri batırırsanız hizmet üretemezsiniz. Ama tüccar gibi de yönetmemek lazım. Tek başına belediye başkanı da bir şey yapamaz. Bürokratların ve mesai arkadaşlarının da iyi olması gerekiyor.

‘HEDEFLERiNDE BEN VARDIM’

FETÖ hemen her yere sızmış. Herkes kurumlarında incelemeler yapıyor. Siz neler yaptınız?

Hayatım boyunca bu insanlarla mücadele ettim. 4 yıl önce bana da pusu kurdular. Büyük oğlum üniversite sınavlarına hazırlanıyordu. Evimi gözetlediler, evime gelen öğretmenlerin kimlikleri soruldu. O dönem çok can sıkıcı olaylar yaşadık. Büyükşehir’e gelen 6 müfettişin 4’ü FETÖ sebebiyle açığa alındı.

Belediyemize gelen müfettiş sayısı 235’i geçti. 17-25 Aralık’tan önce de sonra da bunlarla mücadele ettik. İlk kumpaslarını bize kurduklarında asla pes etmedik. Yaptıkları zulme ve attıkları iftiralara rağmen ayakta kaldık.

■ Son zamanlarda yine hedeftesiniz. FETÖ’ye bağlı olduğu iddia edilen ve bu yüzden tutuklanan bir danışmanınızdan söz ediliyor…

Eğer ben FETÖ’ye bağlıysam, bu ülkede yaşayan 79 milyon insan da FETÖ’cüdür. Hukukun ve adaletin şaşırtılmaya çalışıldığı bir konu bu. Kendi danışmanlarım zaten var. Bahsi geçen Erkan Bey, şahsi danışmanım değildir.

Belediyemizin hizmet aldığı bir şirketin sahibidir. Erkan Bey sadece Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne değil, onlarca belediyeyle çalışmış. Bir kişiyle iş yapıyorsunuz diye, FETÖ’cü mü oluyorsunuz? Bu kişinin FETÖ’cü olduğu kanıtlanmış mı?

Neden masumiyet karinesi gözetilmiyor? Bize bu iftiraları atan grup da FETÖ’cü. Kim meclisimizi bombaladıysa, kim eline silahı aldıysa hepsi için en ağır cezayı verelim. Ama kimsenin bu konuyu sulandırmasına da izin vermeyelim. Yetkililerin dikkatli olmaları gerekiyor.

‘SOSYAL BELEDiYECiLiKTE EN BAŞARILI BiZiZ’



■ Sosyal belediyecilik anlamında neler yapıyorsunuz?

Her belediye başkanı bina da yapar alt yapı da. Bunlar zaten asli görevlerimiz. Önemli olan halka dokunmak. Aydın’da kiteahhit değiliz.

Elbette kentsel dönüşüm yapacağız. Aydın deprem bölgesinde olduğu için biz de yapıyoruz. Ama amacımız yeşil alana rezidans yapmak değil. Aydın için çok büyük bir hayalim vardı. Çok şükür gerçekleştirdim. Merkezdeki 177 dönümlük araziyi yeşil alan gösterdim. 7 yıl sabrettim. Sonucunda da orayı kamulaştırdık. Orayı Aydın halkına açtık. İçinde bin tane çam ağacı var.

‘HERKESi KUŞADASI’NA DAVET EDiYORUM’

■ Batık uçak projesinde amacınıza ulaştınız mı?

Yaklaşık 3 bin dalış gerçekleşti. O bölgedeki oteller canlandı. Kriz zamanlarında yerel yöneticilere büyük sorumluluk düşüyor. Alternatif turizm yaratmaları gerekiyor. Tüm deniz severleri Kuşadası’na çağırıyorum. Dünyanın en büyük uçak batığı A300 Kuşadası’nda. Meryem Ana orada yıkanmış. Yabancı turistleri de davet ediyorum.