Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kılıçdaroğlu kasetle geldi, şimdi de bir adayı saf dışı bıraktı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kılıçdaroğlu kasetle geldi, şimdi de bir adayı saf dışı bıraktı

Paylaş
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kılıçdaroğlu kasetle geldi, şimdi de bir adayı saf dışı bıraktı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Sincan'da yaptığı açıklamada, "Bay bay Kemal neyle geldi? Kasetle geldi. Şimdi de cumhurbaşkanı adaylarından birini saf dışı bıraktı. Nasıl bıraktı? O da yarın bilemediniz cumartesi günü ortaya çıkar. Bunların işi gücü fırıldak" şeklinde konuştu. Mamak'ta düzenlenen mitingde yaptığı açıklamada Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesi ile ilgili konuşan Erdoğan, "Muharrem İnce'nin çekilmesine üzüldüm. Doğrusu üzüldüm, ne oldu da çekildi, tabii bu merak konusudur" ifadelerini kullandı. Daha önce Hak-İş Genel Kurulu'nda yaptığı açıklamada en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağını duyurdu. Buradaki açıklamaların ardından Ankara’da Pursaklar ilçesine giden Cumhurbaşkanı Erdoğan burada muhalefete seslenerek, "Bu ülkeyi böldürtmeyeceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'da düzenlenen mitingde önemli açıklamalarda bulundu.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Sincan'da yaptığı açıklamadan satır başları:

Biz Sincan'ı çok seviyoruz. Bu ne muhteşem bir ilgi. Altındağ'dan geldik, Pursaklar'dan aynı şekilde. Birbirinden yarış var. Şimdi geldik Sincan'a 135 bin. Maşallah. Sincan Pazar'a gümbür gümbür gidiyor. Sevgili Ankaralılar, Sincanlılar sizleri en kalbi duygularımla, hasretle muhabbetle selamlıyorum. Bugün Ankara bir başka coşkulu. Biz bu millete hizmetkar olmayalım da ne yapalım? Hamdolsun milletimiz de girdiğimiz her mücadelede bizi destekledi.

Bay bay Kemal neyle geldi? Kasetle geldi. Şimdi de cumhurbaşkanı adaylarından birini saf dışı bıraktı. Nasıl bıraktı? O da yarın bilemediniz cumartesi günü ortaya çıkar. Bunların işi gücü fırıldak.

Haberin Devamı

Terör örgütleriyle beraber olan bay bay Kemal ve avanesini pazar günü sandığa gömüyor muyuz? Sincan'dan öyle bir ses verin ki yankısı Pazar gününe kadar sürsün.

Pazar günü sandıklara iyi sahip çıkmamız lazım. Balkon konuşmasına hazır mıyız? Öyleyse çok çalışalım. Biz bu ülkedeki 85 milyonun tamamını seviyoruz. Yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz, ayrım yok. 81 vilayetimizin her karışına kazandırdığımız eser ve hizmetimizle bunun ispatını yaptık. Okul yaptık, yurt yaptık, üniversiteler açtık, hastaneler yaptık. Şehir hastaneleri ile dünyada çığır açtık. Konut, altyapı, millet bahçesi yaptık. Şehirlerimizin çehresini değiştirdik. Kendi doğal gazımızı petrolümüzü çıkardık.

'Terör örgütlerini sınırlarımız içinde bitirdik'

Terör örgütlerini sınırlarımız içinde bitirdik. Cudi'de bunları gömdük mü? Gabar'da gömdük mü? Besler Deresi'nde gömdük mü? Terör örgütünü gömmeye devam edeceğiz. Şu an terör örgütü ile yürüyen Bay Bay Kemal'e pazar günü dersini vermek gerekiyor.

Biz gece gündüz çalışırken birileri hep takoz siyaseti yapıyor. Tek parti faşizminin mirası olan darbe ile ülke yönetimine gelme alışkanlığından hiç vazgeçmediler. İdeolojik kavgalar ile milleti birbirine düşürürken kalpleri ürpermedi. Hamdolsun sağladığımız güven ve istikrar iklimi ile ülkemizi hedeflerinden koparmadık. Alın işte Ankara belediyesi. Ne yaptı Ankara'da? Bu yol ve havalimanı bizim eserimiz. Çünkü biz eserlerimiz ile konuştuk. Bunlar ne dedi? Otobüs ücretlerini bedava yapacağız. Yaptılar mı? Traktör vereceğiz dedi, aldınız mı? İstanbul bunu söyledi, Ankara bunu söyledi, İzmir bunu söyledi geldi mi? Çünkü bunların başındaki yalancı. Hepsi birbirine bakıyor. Üzüm üzüme bakarak kararıyor. Benim milletim bunları yutmayacak. Biz şimdi şehir hastanelerimiz yaptık. Sincan'a devlet hastanesini de yaptık mı?

Haberin Devamı

İnsanımızın sağlığı bizim için çok çok önemlidir. Ulaşım, enerji, tarım Türkiye olarak adımları attık. Yanı başınızdan yüksek hızlı tren geçiyor mu? Geçiyor. Biz söz verdiğimiz zaman unutanlardan değiliz. Milletimiz ile birlikte gece gündüz çalışarak ekonomimizi geliştirdik.

'Güçlü aile güçlü milleti oluşturur'

Siz bakmayın meydanlarda atıp tutanlara, ne kadar desteksiz de olsa onlara bu cesareti veren ülkeyi getirdiğimiz seviyedir. Gerçi önlerine nasıl bir ufuk serersek serelim, eski Türkiye özlemlerinden vazgeçmiyorlar. Bunlar 2018 seçimlerine eski Türkiye'nin tüm hastalıklarını savunarak gitiler. Bunlar şimdi de FETÖ'cüsü, Tefecisi yetmemiş olacak ki yanlarına LGBT'yi de alarak çıktılar. CHP, LGBT'ci mi? HDP LGBT'ci mi? Bu İYİ Parti LGBT'ci mi? AK Parti, MHP ve Cumhur İttifakı LGBT'yi semtine sokmaz. Güçlü aile güçlü milleti oluşturur. Biz yola böyle çıktık, böyle devam ediyoruz.

Haberin Devamı

'Daha düne kadar kendileri ile birlikte olanlara bile acımıyorlar'

Şimdi bize öyle bir hırsla saldırıyorlar ki hadi bizi geçtim, daha düne kadar kendileri ile birlikte olanlara bile acımıyorlar. Dün kasetle genel başkanlık koltuğuna getirilenler, bugün aynı yöntemle cumhurbaşkanlığına atanmaya çalışıyor. Bir adayı geri çekilmeye mecbur bıraktılar. FETÖ yöntemleri yine iş başında. Ülkemizde siyasetin seviyesinin bu kadar düşürülmesine gönlüm razı değil. Sen kasetle geldin, bunu biliyoruz. Benim milletim bu kez seni kasetle ya da CD ile bir yerlere getirmeyecek. Sana bay bay diyecek.

Gazi'ye inanlar Mustafa Kemal'e inanlar, pazar günü bunun hesabını soracaklar. Ankara yakışanın ne olduğunu en iyi sizler biliyorsunuz. Ankara'ya Cumhuriyetimizin kazanımlarına sahip çıkmak yakışır mı? 21 yılda kurduğumuz kazanımların üstüne Türkiye Yüzyılı yakışır mı? Ankara'ya milletimizi hayallerine kavuşturacak şahlanış döneminin öncülüğün yapmak yakışır mı? Ankara'ya bu kardeşinin yanında yer almak yakışır mı? 14 Mayıs'ta Sincan başta olmak üzere rekor bir destek bekliyoruz.

Haberin Devamı

Burada Balkan göçmeni kardeşlerimiz var. Burada Ankara'nın çevre köylerinden gelen kardeşlerimiz var. Çevredeki organize sanayi sitelerinin tarım bölgelerinin kalbi Sincan'da atar. Bunun için Sincan emeğin, üretimin, çalışmanın, evine götürmenin, ailesini ayakta tutmanın kıymetini iyi bilir. Ülkemizi eser ve hizmet siyaseti ile büyütürken Sincan da attığı adımlar ile buna eşlik etti.

'Sonuçlar açıklanana kadar en küçük bir rehavete yer vermeyeceğiz'

Karadeniz gazı keşfi ile ülkemiz yüzlerce milyar dolarlık bir kaynağa kavuştu. Bu sevinci hemen milletimiz ile paylaşmaya başladık. Doğal gaz faturaları geldi mi? Altındaki notu okudunuz mu? Terör örgütlerinden temizlediğimiz Gabar'da ülkemizin yıllık kullanımının 10'da 1'ini karşılayacak petrol bulduk. İnşallah önümüzdeki yıllarda petrol meselesinde de ülkemizin dışa bağımlılığını önemli ölçüde azaltacağız. Savunma sanayi projelerinin her biri ülkemizin en iddialı ihracat kaynaklarına dönüşmeye başladı. Devletimizin bu şekilde ortaya çıkan bu kazancını milletimize aktarmak için gerekli adımları atıyoruz. Nice sıkıntının üstesinden kısa sürede geliyoruz. Darbe yaşadık, ekonomik tuzaklar yaşadık, terör saldırıları yaşadık, kovid salgın yaşadık, deprem yaşadık tüm bunlara rağmen hamdolsun dimdik ayaktayız. Depremin altından, şehirlerimizi 1 yılda ayağa kaldıracak çalışmalar ile kalkıyoruz. Emekli, memur, işçilerin refah kayıplarını giderecek artışlar yapıyoruz. Pazar günü sonuçlar açıklanana kadar en küçük bir rehavete yer vermeyeceğiz. Kimsenin tahrikine gelmeden kendi işimize bakacağız. Pazar günü ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olsun.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mamak ilçesinde yaptığı açıklamanın satır başları:

Şu anda alandaki katılım 100 bin. Bay bay Kemal duysun. Yolların kenarları gümbür gümbürdü. Önceki pazar günü başkent millet bahçesinde ayrı bir destan yazdınız. Ankara'mız çok güçlü bir duruş sergiliyor.

MUHARREM İNCE YORUMU YORUMU

Ankaralı kardeşlerimin bu kararlılığı bizim de çalışma şevkimizi artırıyor. 2007'de vesayete meydan okurken yaşadığımız duyguları hissettim. Adaylardan bir tanesi adaylıktan çekilmiş. Tabii niye çekildi anlamak mümkün değil. Doğrusu üzüldüm keşke bu yarış sonuna kadar böyle devam etseydi. Biz yola diğerleri ile devam ediyoruz. Önemli olan milletimin vereceği karar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Ankara'da önemli açıklamalar: Muharrem İnce'nin çekilmesine üzüldüm

14 Mayıs, Kılıçdaroğlu'nun bay bay Kemal olacağı gündür. Vesayetçilerden, tefecilerden kurtardığımız Türkiye'ye bunlar ne verebilir. Milletimiz size kendi kaderini teslim etmez.

PKK'lıların, FETÖ'cüleri cezaevinden salma sözüyle birilerine şirin görünebilirsin ama milletim bunu affetmez Kılıçdaroğlu. 51 Kürt kardeşlerimizin ölüm emrini veren Selo'yu kurtarmak için çabalıyorlar. Londra'daki tefecilerden 300 milyar dolar getirecekmiş. Neye göre, kim veriyor bu paraları. Şimdi bir de LGBT çıktı, İstanbul'un belli semtlerinden alkış alabilirsin ama bu milletim bu ülkeyi sana emanet etmez. Güçlü aileler güçlü milleti oluşturur. Bu güçlü millet bu LGBT'cilerden değil, namusu güçlü olanlardan oluşur.

14 Mayıs'ta durmak yok yola devam diyor muyuz? Doğru adımlarla yola devam diyor muyuz? Türkiye Yüzyılı için hemen şimdi diyor muyuz?

MİLLETİMİZ SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA KİMSEYİ GÖZÜMÜZ GÖRMEZ

Bizi havayı germekle suçluyorlar. Teröristler neler yapıyor bunu konuşmuyorlar. Milletimiz söz konusu olduğunda kimseyi gözümüz görmez. Çirkinleşen taraf kaybedeceğini anlayan taraftır. Kimi FETÖ usulü kaset ile çirkinleşiyor, kimi dili ile çirkinleşiyor. Yürüttüğümüz her mücadeleyi, her kazanımı milletimiz ile gerçekleştirdik.

Gençlerimiz nasıl bu kadar geniş hayal gücüne sahip oldular? sadece sosyal medya internet yeterli mi? Bizim gerçekleştirdiğimiz yatırım ve kalkınma hamlelerimiz bunu sağlıyor.

GENÇLERİ ARKA BAHÇEMİZ OLARAK GÖRMEDİK

76 üniversite vardı, bu üniversite sayısını 208'e çıkardık. Ankara'da 2 tane dev şehir hastanemiz var. Her ikisinin oda sayısı da 4 bin küsur. Bay bay Kemal'in hastanelerinden de memnun musunuz? O hastanelerde ölenler rehin kalıyordu. Senin gidecek yerin yok bay bay Kemal. Bakalım nasıl hesap vereceksin. Türkiye genelinde 850 bin kapasiteli yurtlar yaptık, gençlerimizi asla arka bahçemiz olarak görmedik. Gençlerimizin bizden aldığı bayrağı daha ileri taşıyacaklarından emin olduk. Kendilerine Türkiye Yüzyılı'nı beraber inşa etme teklifinde bulunuyoruz.

Hiç kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden herkesi kucaklıyoruz. Tüm isteklerinin başımızın üstünde yeri var. Tek bir şartımız var; ülkesine milletine değerlerine düşmanlık etmesin.

Nice tuzakları, engelleri aştık. Zaman zaman sorunlar yaşasak da hızla bu sorunları çözerek yükselişe devam ediyoruz. Yıllardır yaptığımız yatırımların sonuçlarını almaya başladık. Savunma sanayindeki projelerimiz katlanarak büyüyor.

Ankara'da altyapı adına mevcut belediye başkanı bir şey yaptı mı? Ne yapıldıysa Melih Bey döneminde yapıldı. Pazar günü bunlara bir ders verelim ardından da 2024'te yerel yönetimler dersini verelim.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Ankara'da önemli açıklamalar! 'Bu ülkeyi böldürtmeyeceğiz'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Pursaklar ilçesinde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmadan satır başları:

30 Nisan'da Başkent Millet Bahçesi'nde gerçekleştirdiğimiz büyük Ankara mitingindeki coşkunuz, sevginiz, ahde vefanız için sizlerle birlikte tüm Ankaralılara şükranlarımı sunuyorum. Hamdolsun bu seçimlerde Ankara'dan İstanbul'a, İzmir'den Erzurum'a, Samsun'a kadar ülkemizin her yerinde milletimiz bizi bağrına bastı. Siyasi tarihimizde eşi benzeri görülmemiş bu kalabalıkların verdiği mesaj şuydu. Milletimiz kazanımlarına el uzatanları affetmez, kendisiyle değil terör örgütleriyle yol yürüyenleri affetmez.

BU ÜLKEYİ BÖLDÜRTMEYECEĞİZ

Bay Bay Kemal, şunu bilesin ki bu ülkeyi böldürtmeyeceğiz. Yanına kimi alırsan al, kimlerle yol yürürsen yürü, bu milletle yol yürümeyenleri 14 Mayıs'ta göreceğiz. Eser ve hizmet değil, ayrımcılık peşinde koşanları benim milletim affetmez. Milletimiz meydanlarda verdiği bu mesajı inşallah Pazar günü sandığa da yansıtacaktır.

KAYIPLARINA BAHANE UYDURMAK İÇİN ÇALIŞMAYA BAŞLADILAR

Tek parti faşizminin alışkanlığıyla iktidarı, milli iradede değil, kaosta, darbede, vesayette arayanları yine sandık korkusu sarmışa benziyor. Kayıplarına bahaneler uydurmak için şimdiden çalışmaya başladılar. Kendileri dahil tüm partilerin temsilcilerinin olduğu sandık kurullarına bile güvenmiyorlar. Tabii bunların hayali açık oy, gizli tasnif. Bu yöntemle sandıktan çıktıkları o tek parti dönemini, insanlar oylarını gizlice sandığa atıp oradan alınan zarflar herkesin gözü önünde sayılınca bir türlü bunların istediği sonuç çıkmıyor. Öyle olunca da suçu biz niye milletin gönlüne giremiyoruz diye kendilerinde arayacaklarına, sağa sola sataşıyorlar. Ama ne yapsalar boş. 14 Mayıs'ta sadece Türkiye Yüzyıl'ına giderken önümüzdeki son engelleri aşmakla, sıkıntıları çözmekle kalmayacağız.

ÜRETMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ KALMAZ

Ankara, sadece Selçuklu'dan Osmanlı'ya ülkemizin önemli bir şehri, Cumhuriyetimizin başkenti değildir. Ankara aynı zamanda tarımdan sanayiye, eğitimden sağlığa, ulaşımdan spora pek çok alanda ülkemizin lokomotif şehridir. Bozkırın ortasında bir medeniyet anıtı gibi yükselen bu şehrin önünde daha gidilecek çok yol var. Bunun için Ankara'nın hem fikri hem fiziki üretim tarafını güçlendirmemiz gerekiyor. Unutmayınız bir ülkenin zenginliği üretimle olur. Şayet petrol ve doğal gaz gibi bir yer altı kaynağınız yoksa çalışmaktan ve üretmekten başka çareniz kalmaz. Türkiye yıllarca yüksek teknolojiye dayalı üretimden bilinçli olarak uzak tutulmuştur. Tarım ülkesi olmuşuz ama çok düşük verimle ancak karnımızı doyuracak kadar üretim yapmışız.

TÜRKİYE'DE BU KISIR DÖNGÜYÜ KIRDIK

Madenlerimizi en ilkel şekilde ve en düşük katma değerle çıkarabilmişiz. Sanayimiz, kol gücüne dayalı montaj ünitesine geçememiş. Ticaretimiz kendi ülkemizin sınırları içerisinde bile kadük bırakılmış, dünyaya açılamamış. Biz Türkiye'de işte bu kısır döngüyü kırdık.

KİRALARI ARTIRANLARIN ÜZERİNE ÇOK FARKLI GİDECEĞİZ

Değerli kardeşlerim, işte bu sayede Türkiye artık üretimiyle istihdamıyla, ihracatıyla bölgesel olmanın ötesine geçip küresel bir güç haline geldi. Tabii asıl sorunumuz enflasyon. Bilhassa gıda ve konut fiyatlarındaki dengeli olmayan yükseliş bizi de rahatsız ediyor. Ama seçim sonrası bu kiraları artıranların üzerine çok çok farklı gideceğiz bunu bilsinler. Bunların önüne de öyle yasaklamayla falan geçilemez. Onların çözüm yolları her konuda olduğu gibi yine üretimdir. Daha çok konut yapacağız ki ev ve kira fiyatları düşsün. Daha çok üretim yapacak, daha iyi depolama ve lojistik mekanizmaları kuracağız ki gıda fiyatlarında sert iniş çıkışlar olmasın. Allah'ın izniyle bu ülkenin her meselesini çözdüğümüz gibi bunların da üstesinden biz geliriz.

YİNE BİZ ÇÖZERİZ

21 yıldır nasıl bunları çözdüysek yine biz çözeriz. İşçisinden memuruna, girişimcisinden esnafına, çiftçisinden emeklisine herkesi hak ettiği refah seviyesine ancak biz çıkarırız. Geçtiğimiz 21 yılda bunu ispatladık. Önümüzdeki dönemde daha iyisini yapacak olan da yine biziz. Bunları söylerken elbette insanımızın günlük hayatında karşısına çıkan sıkıntıları görmezden gelmiyor değiliz. Ülkemizin başına gelenleri yaşayıp da ekonomik olarak hala ayaklarının üzerinde durabilecek başka yer var mıdır bilmiyorum. Yıkılmadan atlattığımız her badire bizim önümüze yeni fırsatlar çıkarıyor. Tüm dünyayı sarsan 2008 küresel finans krizinde bunu yaşadık. Millet olarak gezi olaylarından beri maruz kaldığımız her siyasi ve sosyal gelişmenin bir boyutunu da hep ekonomi oluşturuyordu. COVID salgınında dünyadaki üretim ve tedarik zincirleri kırılırken biz daha ok ürettik, daha çok sattık. Rusya Ukrayna savaşı küresel bir krize dönüşürken biz hem diplomatik olarak hem ekonomik olarak kendimizi farklı bir yere koyduk.

BUNLARA HESAP SORMAYACAK MIYIZ

Enerjide, sanayide, ihracatta, istihdamda sağladığımız başarıların gerisinde dünyadaki gelişmeleri işte bu şekilde kendi lehimize çevirebildik. Peki biz bu mücadeleyi verirken muhalefet ne yaptı? Son mahalli seçimleri hatırlıyorsunuz değil mi? Büyükşehirlerde suyu, ulaşımı, sütü, aklınıza gelen her şeyi ücretsiz yapma vadinde bulunmuşlardı. Yaptılar mı? Hayır… Kazandıkları belediyelerde kimsenin işinden edilmeyeceği üzerine Bay Bay Kemal namus sözü vermişti, ne oldu bu söz yerine geldi mi? Ankara'da otobüsler bedava olacaktı, süt bedava olacaktı oldu mu? Hatta hızlarını alamadılar çiftçiye bedava traktör vadetmişlerdi. Şimdi bunlara hesap sormayacak mıyız? Sonra da çıkıp utanmadan arlanmadan çarpıcı olsun diye öyle söyledik dediler. Bu sadece Ankara'da değil İstanbul'da, İzmir'de de böyle. Kimseyi kapı dışarı etmeyeceğiz dedi Bay Bay Kemal. Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de benim işçi kardeşlerim belediyeden atıldı. Nice insanlar, nice anneler gözü yaşlı kaldı. Muhalefetin söyledikleri vaat değil, palavradır. Bunun için biz 21 yıldır muhalefetle değil, kendimizle yarışıyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla yine kendi kurduğumuz altyapı üzerinde yükselttiğimiz bir hedefin adıdır. Karşımızda bizim 21 yılda yaptıklarımı 21 haftada yıkacak bir zihniyet var. Aman ha kendinizin ve evlatlarınızın geleceği için küskünlükleri geride bırakın ve sandıklara sıkı sıkıya sarılın.

ÜLKEYİ TERÖRİSTLERLE EL ELE DOLAŞANLARA KAPTIRMAYACAĞIZ

Tüm teröristlerle Bay Bay Kemal el ele, omuz omuza. Gücünü onlardan alıyor. Bu ülkeyi biz böldürtmeyeceğiz. Bu ülkeyi teröristlerle el ele dolaşanlara kaptırmayacağız. Bunların sadece siyaseti değil, hayatı yalan. AK Parti'ye LGBT sızamaz, Milliyetçi Hareket Partisi'ne LGBT sızamaz, bütün bunlarla beraber Cumhur İttifakı'na LGBT sızamaz. Dolayısıyla biz aile kurumunun kutsiyetine inanan bir ittifakız. Bununla ilgili adımları inşallah seçim sonrası atacağız ve anayasa değişikliğiyse anayasa değişliği, yasa, bu adımlarla birlikte güçlü aileleri kuracağız. Eğer güçlü aileniz olmazsa güçlü millet olamazsınız. Ama diğerleri için böyle bir dert yok. Onlar için her şeyden önce LGBT'ci olmak onların kendi şerefidir.

HİZMET ETMEKTEN VAZGEÇMEDİK

Ülkesine tek çivi çakmamış olandan milletinin hayrına tek bir işi olmayandan hayır gelmez. İnşallah 14 Mayıs'ta bu kifayetsiz siyasetçi ekibinin tamamını tarihin tozlu raflarına kaldırarak ülkemize ayrıca bir hizmet edeceğiz. Biz 21 yıldır bu ülkede sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık. Önümüze hangi tuzak kurulursa kurulsun hizmet etmekten vazgeçmedik. Hangi bedelleri ödersek ödeyelim yatırımla ülkemizi ve şehirlerimizi büyütmekten vazgeçmedik. Çünkü biz ülkemizi aşkla seviyoruz. Çünkü biz bu milleti gönülden seviyoruz. Her fırsatta geçmişte yaptıklarımızı anlatırken müflis tüccar misali eski defterleri karıştırmıyoruz. Yaptığımız her işin üzerine daha ne koyacağımızı hemen söylüyoruz. Partimizi kurduğumuz 2002 yılından geri her seçimde yaptığımız vaatlere bir bakın. Bir sonraki seçimde sadece onları hayata geçirmekle kalmadık, daha fazlasının sözünü verdik. Bugün de öyle yapıyoruz. Seçim beyannamemizde önümüzdeki dönemde yapacaklarımızı yüzlerce, binlerce başlık altında ilan ettik. Bu ülkenin hiçbir vatandaşı söylediklerimizi yapacağımızdan şüphe etmiyor. Esasen sadece bu bile bizim milletimizin gözündeki yerimizi ispatlamaya yeterlidir.

KUYUBAŞI-ESENBOĞA METRO HATTI MÜJDESİ

Kuyubaşı-Esenboğa metro hattı yatırım programına alındı. Yakında ihalesine çıkacağız. Doğalgaz faturalarınızı gördünüz değil mi? Bu ayki faturanız devlet tarafından karşılanmıştır. Çünkü biz bu ülkenin tüm zenginliklerini milletimizin emrine veriyoruz. Terör örgütlerinden temizlediğimiz dağlarda petrol fişkırıyor. Şimdi neden oralarda terörün bitirilmediğini daha iyi anlıyorsunuz. Sanayimizi yüksek tekonolojinin katma değeriyle ülkemizin kalkınmasına daha çok destek vereceğiz. Ortaya çıkan zenginliği de milletimizin refahını artırmak için kullanacağız. Bir aile ve gençlik bankası kurarak atıyoruz. Bu bankanın finansmanıyla primlerinin 3'ye 1'ini ödeyerek ev hanımlarını emekli edeceğiz. Gençlerimize evlenmeden kendi işini kurmaya varana kadar destek vereceğiz. Türkiye'nin zengin insan potansiyelini en üst seviyede değerlendirmek için ne gerekiyorsa yapacağız.