Giriş
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş: Türkiye kendi eksenini tahkim eden bir ülkedir
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 14. Büyükelçiler Konferansı'nde Büyükelçilere hitap etti. "Batı'daki Kur'an'ı Kerim'e saldırının açık bir insanlık suçudur." diyen Numan Kurtulmuş, "Türkiye barış, istikrar ve güvene yönelik dış politika izliyor" ifadelerini kullandı. Türkiye Yüzyılı'na atıfta bulunan Numan Kurtulmuş şu sözleri söyledi: Türkiye kendi eksenini tahkim etme mecburiyetinde olan bir ülkedir. Artık Türkiye böyle bir güce, kudrete kavuşmuştur. Bütün elindeki imkan ve fırsatları bilerek rasyonel ve bu gerçeklerin içerisinde Türkiye hedeflerinin de olduğu bir eksen gerçekleştirmeliyiz.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, 14'üncü Büyükelçiler Konferansı kapsamında büyükelçileri kabulünde konuştu. "Mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz." diyen Numan Kurtulmuş, "Önümüze büyük hedefler koymak zorundayız. Hedefte önümüzdeki asrın gücü etkili bir Türkiye Yüzyılı olmasıdır." dedi.
Kurtulmuş'un konuşmasından satır başları şu şekilde:
Mücadeleyle, ama hep önümüzde daha büyük hedefler koyarak bu topraklardaki varlığımızı sürdürdük, çok şükür bugüne geldik. Şimdi önümüze daha farklı hedefler koymalıyız. Bu da Türkiye Yüzyılı'nın hedefleridir.
"Sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'yi oluşturmak mecburiyetindeyiz" Doğru siyaseti takip ediyor olmamız önemli bir şeydir ama tek başına değil. Bu gücü sözün arkasına koyamıyorsanız sadece doğru söyleyen bir ülke olursunuz. Sözünüzün arkasına güç koyamadığınızda söylediğiniz bir tesir etmediğiyle zaman zaman karşılaşırsınız.
"HEDEFLERİMİZİ DEVAM ETTİRECEĞİZ"
Hedeflerimizi dış politika ekseninde güçlendirerek devam edeceğiz. İkinci temel hedefimiz Türkiye eksenini tahkim etmektir. Yıllarca Türkiye'nin geçmişini bilmeyenlerin zaman zaman eksen kayması tartışması açarak Türkiye'yi başkalarının gündemi üzerinden sıkıştırmaya çalıştığını çok iyi hatırlıyoruz.
Türkiye kendi eksenini tahkim etme mecburiyetinde olan bir ülkedir. Artık Türkiye böyle bir güce, kudrete kavuşmuştur. Bütün elindeki imkan ve fırsatları bilerek rasyonel ve bu gerçeklerin içerisinde Türkiye hedeflerinin de olduğu bir eksen gerçekleştirmeliyiz.
Bu coğrafyada önce bölgemizdeki dostlukları, güven ve istikrarı tahkim edip ilk halkayı güçlü hale getireceğiz. Önümüzdeki yüzyıl Türkiye Yüzyılı'nı tahkim ettiğimiz, sözü güçlü bir Türkiye'nin dünyada önemli bir aktör olduğu bir dönemde yapacağız.
Artık kim isterse istesin hangi güce sahip olursa olsun, dünya sisteminin böyle devam etme imkanı yoktur. Afrika'daki yeni çıkışların dünya siyasetinde kökten değişikliklerin olacağının işaretlerini alıyoruz.
YENİ KURULACAK DÜNYADA TÜRKİYE'NİN ROLÜ ÖNCÜ OLMAK
Yeni bir dünya kurulacak ve Türkiye buradaki öncü rolünü mutlaka ve mutlaka arayacaktır. Dünya göçmen meselesini sadece sonuçlarıyla bakarken Türkiye dünyanın 4 bir yanından gelen hiç bilmediği masum insanların hayata tutunması için destek vermiştir. Ölümden kaçan insanların hayata tutunma imkanları tahkim etmek için ortaya konulan çabaların ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Türkiye İnsani diplomasinin sonuçlarını almıştır. Tahıl Koridorunun kullanılması Türkiye'nin önemini bir kez daha göstermiştir.
Batı'da Kuran'a saldırı açık bir insanlık suçudur. Avrupa'daki bu ırkçı adımların gelişmesi aslında onların mutedil siyaset damarlarını körertmektedir. Türkiye'nin İslam düşmanlığı karşısındaki ortaya koyduğu insani yaklaşım Avrupa halkları açısından son derece önemli bir teşebbüstür.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
Rusya-Ukrayna krizinde ortaya koyduğumuz tavır tarihi bakımdan önemli bir tavırdır. Burada herkes nasıl daha önemli bir konum peşine düşerken Türkiye barış ve güvenin sağlanması için bu savaşın sona erdirilmesi için tüm gücünü ortaya koymuştur. Vekalet savaşları üzerinden Orta Doğu'yu Afrika'yı terör örgütlerinin cenneti haline getirenler insanlığı nasıl bir tuzağın içine koyduğunun farkında değiller. Artık vekalet savaşlarının unsuru olan terör örgütlerinin desteklenmesi bir dış kart olarak kullanan ülkeler için bir elzemdir.
Cumhurbaşkanımız sadece çok ziyaret ederek değil bu müzakerelerde en zor kapıları açabilen bir liderlik vasfı ile dünyadaki liderliklere önemli bir örneklik göstermiştir.
Artık önümüzde vatan, vatanın korunması kavramları söz konusu olduğunda yeni kavramlar vardır. Mavi Vatan, Siber Vatan, Yeşil Vatan gibi kavramlar ortaya çıkmaktadır. Sadece Mavi Vatan'la ilgili hak ve menfaatlerin korunması için Türkiye'nin tavır alması çok konuşulmuştur. Ama Mavi Vatan'ın önemi bilindiği için vaktinde gerekli adımları atarak Türkiye'nin Akdeniz'deki hak ve menfaatlerini koruyacak adımları atmıştır. Hiç abartısız söyleyebiliriz. Bir asır evvel dünyanın yine küresel güçlerine karşı mücadele eden atalarımız o zaman karşısına çıkan uluslararası kurnazlıkları çöpe atmıştır. Şimdi de aynı oyunların yine değişmediğini görüyoruz. Şimdi çok daha güçlü bir Türkiye var.
