Çocukluğumda kalınca bir dosyam vardı. Gittiğim birçok yerden farklı bulduğum kağıtları toplar içerisinde saklardım. Zarfın süslüsü, mektup kağıdının kokulusu, defter sayfasının en renklisi dosyamda kullanılmayı beklerdi. Özel günlerde dosyamaki parçaların en güzellerini yurt dışındaki mektup arkadaşlarım için kullanırdım. Ne yazık ki, uzun zamandır not defterlerimin yerini cep telefonum, mektuplarımın yerini e-mailler aldı. Kağıdın hayatımdaki önceliği azaldı. Kağıt biriktirme alışkanlığım farklı bir ilgi alanına kaydı. Gittiğim yabancı ülkelerdeki tasarım kağıt mağazalarını keşfetmeye başladım. Dolaşmaktan en zevk aldığım kağıt mağazası Amerika-New York’taki Kate Paperie oldu mesela. Peçete kağıdından takvime, düğün davetiyelerinden dünyaca ünlü tasarımcıların imzasını taşıyan not defterlerine kadar birçok kağıttan tasarım vardı bu mağazada. Türkiye’de de kendimi kaybedeceğim, kağıdın ana madde olduğu bir tasarım mağazası hayal ettim hep. Geçtiğimiz günlerde ‘Kağıthane’ adlı şık bir kağıt mağazası İstanbul’da açıldı! Karaköy’deki Kağıthane herkesin kendine göre kağıttan tasarımlar bulabileceği, keşfedilmeyi bekleyen çok özel bir yer. Kağıthane’de hem İstanbul’a özgü tasarımlar, hem de esprili parçalar var. Fransız Geçidi’nde Bej Kahve’nin hemen bitişiğindeki bu kağıt tasarım mağazasına bayılacaksınız!

Merve Özaytekin

mozaytekin@posta.com.tr

Krizden doğan kırtasiye fikri

Kağıthane’nin sloganı: “Buradaki hiçbir şeye ihtiyacın yok, ama gördüğünde hepsini isteyeceksin!.” Bu cümleyi Emine Tusavul bulmuş. Yani Kağıthane’nin fikir anası, aynı zamanda sahibi. Aslında o bir grafik tasarımcı. Yıllarca reklam sektöründe çalışmış. Krizin etkisiyle 2007 yılı iş bakımından Emine Hanım için durgun bir yıl olmuş. Boş vaktinin bol olduğu, yeni fikirlerin ise çokça aklına geldiği zamanlarmış. Bir gün arkadaş sohbetinde söz teknolojiyle kağıdın önemini gittikçe yitirdiğine gelmiş. Emine Hanım, tasarımlarını kağıtla birleştirebileceği fikrini atmış ortaya. Arkadaşı da mağazasının ismini bulmuş hemen: ‘Kağıthane’. Çok geçmeden kolları sıvamış Emine Tusavul. Tasarımlarını İstanbul ve Türk kültürüyle birleştirmiş. Dünyada eşi benzeri olmayan özgün işler çıkartmış. Ancak kriz etkisini kaybedince Kağıthane projesi de rafa kaldırılmış. Aradan 3 yıl geçmiş. Emine Tusavul’un kız kardeşi ünlü girişimci Lal Dedeoğlu ablasına “Karaköy’de bir kafe açacağım istersen sen de gel, Kağıthane dediğin yeri aç” demiş. Emine Tusavul tereddüt etse de kız kardeşi Lal Hanım ne yapmış etmiş, onu ikna etmeyi başarmış. Emine Tusavul kız kardeşi için “Eee ne de olsa Lal bir girişimci bense tasarımcıyım” diyor. Lal Dedeoğlu Bej Kahve’yi, ablası da bitişiğine Kağıthane’yi açmış.

Bej Kahve’nin tasarım butiği gibi

Bej Kahve Karaköy’de Fransız Geçidi’nin hemen girişinde. Bej Kahve’den Kağıthane’ye girebiliyorsunuz. Kağıthane sanki kafenin tasarım butiği gibi. Kafede bir şeyler atıştırdıktan sonra Kağıthane’ye bakmadan olmuyor. Ya da tam tersi... Kağıthane’nin sloganındaki cümle raflar arasında gezinirken aklıma takılıyor: ‘Buradaki hiçbir şeye ihtiyacın yok, ama gördüğünde hepsini isteyeceksin!’. Doğru. İhtiyacınız olmasa da her şeyi almak istiyorsunuz. Ev ofis için muhteşem dekoratif tasarımlar, t-shirtler, not defterleri, kolyeler var. Her şey çok farklı ve esprili Kağıthane’de. Mağazadaki tasarımlarda İstanbul teması ağır basıyor. İstanbul kedilerinden yelpazeler, meşhur ince belli çay bardağı altlık deseninden not defterleri, kağıt hamurundan yapılan kaplar, İstanbul balıklarının süslediği not defterleri ve kartpostallar hepsi çok özgün. Kağıthane’de bir de kağıt olmayan buzdolabı magnetleri, seramikler var. Magnetlerin üzerindeki yazıların Türkçe olmasına ayrıca dikkat etmiş Emine Hanım. Yabancıların Türkçe yazılı nesneleri ülkelerine götürmelerini isteyerek bunu yapmış. Ev dekorasyonu için kağıttan çiçekler benim favorim oldu. Çiçekleri Emine ve Lal Hanım’ın annesi yapıyormuş. Çiçekler canlı gibi güzel, tasarım kadar da yaratıcı duruyorlar. Bir de aklımın kaldığı ev dekorasyonuna uygun büyük harfler var Kağıthane’de. İster sevgilinizin adını ister kendi adınızı, isterseniz de bir cümle yaratabilirsiniz bu harflerden. Kağıthane’de 300 tane tasarım var. Yenileri de gelecek. Anlatmakla bitmez. İyisi mi siz Kağıthane’ye bir uğrayın, ihtiyacınız olmayan her şeyi isteyeceksiniz!

Bu yazı 8 Mayıs 2011 tarihli Pazar Postası'ndan alınmıştır