Ramazan Vicdan sizi şerden korur

Vicdan sizi şerden korur

Paylaş
Vicdan sizi şerden korur

İnanan kişi nefsinden sakınmalı ve vicdanının sesini dinlemelidir. Nefsinden sakınarak ve vicdanına uyarak iyilik yapanların karşılığını sonsuz vicdan sahibi Allah eksiksiz olarak ve fazlasıyla verecektir. İnsan dünyada bulunduğu süre boyunca yaşadığı her olayda gösterdiği tepkilerle ve içinden geçirdiği düşüncelerle denenir.

İnanan kişi nefsinden sakınmalı ve vicdanının sesini dinlemelidir. Nefsinden sakınarak ve vicdanına uyarak iyilik yapanların karşılığını sonsuz vicdan sahibi Allah eksiksiz olarak ve fazlasıyla verecektir.
İnsan dünyada bulunduğu süre boyunca yaşadığı her olayda gösterdiği tepkilerle ve içinden geçirdiği düşüncelerle denenir.

Haberin Devamı

Bu deneme sırasında karşısında her zaman iki alternatif vardır: Ya daima kötülüğü emreden nefsinin sesine uyacaktır ya da kendisini bu kötülüklerden sakındıran vicdanının sesine. Allah, insanın içindeki bu iki sese ayetlerde dikkat çeker: “Nefse ve ona ‘bir düzen içinde biçim verene’, sonra ona fücurunu (sınır tanımaz günah ve kötülüğünü) ve ondan sakınmayı ilham edene (andolsun). (Şems 7-8) Ayette de bildirildiği gibi nefis insanı en küçüğünden en büyüğüne kadar yaşadığı her olayda Allah’ın sınırlarını aşmaya, isyana ve kötülüğe çağırır.

İnsanın kendi istek ve tutkularını ön plana çıkartarak Allah’ın rızasını göz ardı etmesini ister. Ve bunu da çok çeşitli bahaneler öne sürerek sinsice yapar. Öyle ki kişi eğer vicdanını dinlemezse nefsinin fısıltılarına kolaylıkla aldanır. Oysa vicdan, insanın ömrünün sonuna kadar şartlar ve koşullar ne olursa olsun bir an dahi susmaz. Nefis sürekli birtakım mazeretlerini öne sürse bile vicdan, insana aralıksız olarak neyin doğru neyin yanlış olduğunu açıkça söyler.

Haberin Devamı

Allah sonsuz vicdan sahibidir

İnsan kendi içindeki sesleri birbirine karıştırmaktan, hangisinin doğruyu, hangisini yanlışı söylediğini anlayamamaktan endişe edebilir. Ama bilmek gerekir ki, vicdan doğruyu gördüğünde bir an dahi tereddüt etmez, hiçbir zaman insanı kararsızlık içinde bırakmaz ve doğruyu anında söyler.

Nefsiniz istemese de, kimi zaman size zor göstermeye çalışsa da vicdanınızın size daima doğruyu söylediğini unutmayın. Eğer siz vicdanlı olursanız bilin ki Allah sonsuz vicdan sahibidir; nefsinizden sakınarak ve vicdanınıza uyarak yaptığınız zerre kadar iyililiğinizin karşılığını size eksiksiz olarak verecektir. Ama vicdanlarını kullanmayanlar elbette kullanan insanlarla bir tutulmayacaktır.

Günün ayeti

Hiç kimse Allah’ın izni olmadan ölmez. Ölüm belirli bir süreye göre yazılmıştır. Kim dünya menfaatini isterse, kendisine ondan veririz. Kim de ahiret mükafatını isterse, ona da ondan veririz. Biz şükredenleri mükafatlandıracağız. (Al-i İmran, 145)

Günün hadisi

Dünyada bir yolcu gibi ol. Akşama erdin mi, sabahı bekleme, sabaha erdin mi akşamı bekleme. Sağlıklı olduğun sırada hastalık halin için hazırlık yap. Hayatta iken de ölüm için hazırlık yap.

Haberin Devamı

MÜLKÜN GERÇEK SAHİBİ ALLAH

İnsanlar, mal sahibi olduklarını sanmakla kendilerini aldatırlar. Oysa ki kendileri bir başka varlığın mülküdürler; tüm insanların sahibi de Allah’tır. Allah, sahip oldukları malları insanlara dünya hayatında “emanet” olarak vermiştir. Bu emanet, belli bir vakte kadardır ve elbette günü geldiğinde hesabı sorulacaktır.

SAHİPLENMEK HATADIR

İnsan, malı sahiplenip onu muhafaza etmeye çalışmak yerine, malın gerçek sahibinin Allah olduğunu bilmek ve malı O’nun emrettiği biçimde harcamakla yükümlüdür. İnsan, kendisine emanet verilen mallardan, kendi ihtiyaçları için gerekli olan makul bir kısmını kullanacak, ihtiyaçtan arta kalanı ise Allah yolunda harcayacaktır. Eğer Allah yolunda harcamak yerine, bu malları biriktirmeye kalkarsa, onları sahiplenmiş olur.

CEZASI ÇOK AĞIRDIR

Bunun ahiretteki cezası ise çok ağırdır. Bir ayette şöyle denir: “Altını ve gümüşü biriktirip de Allah yolunda harcamayanlar... Onlara acı bir azabı müjdele. Bunların üzerlerinin cehennem ateşinde kızdırılacağı gün, onların alınları, böğürleri ve sırtları bunlarla dağlanacak (ve:) ‘İşte bu, kendiniz için yığıp sakladıklarınızdır; yığıp sakladıklarınızı tadın’ (denilecek).” (Tevbe; 34-35)

Haberin Devamı