Yaşam 'Sevgili ya da eş istiyorsan yatağın iki kişilik olsun'

'Sevgili ya da eş istiyorsan yatağın iki kişilik olsun'

Paylaş
'Sevgili ya da eş istiyorsan yatağın iki kişilik olsun'

Feng Shui! Doğada var olan yaşam enerjisini, yaşanılan mekanlarda harekete geçirme yöntemlerini gösteren bir öğreti. Bu konunun uzmanlarından biri de Osman Can Aydoğmuş. Sekiz yıldır Türkiye ve Avrupa'da Feng Shui eğitimi veren Osman Can Aydoğmuş müthiş tüyolar verdi bize. Buzdolabı ile ocağın ayrı duvarlarda durması gerektiğini ondan öğrendik. İş hayatında kısmetini açmak isteyenlerin evinin kuzey yönüne metal kova içinde su koymaları gerektiğini... Hatta, sevgili isteyenlerin çift kişilik eşyalar almasını

Röportaj: Yasemin Yurtman
yyurtman@yahoo.com

Haberin Devamı

Hep duyuyor da tam anlamını bilmiyoruz. Feng Shui nedir?

5 bin yıllık bir Çin öğretisidir. ‘Rüzgâr’ ve ‘Su’ anlamına gelir. Doğada var olan yaşam enerjisini, yaşanılan mekânlarda harekete geçirme yöntemlerini gösterir. Varoluş özelliklerinize uygun yaşam alanları düzenlediğinizde daha sağlıklı, mutlu olursunuz. Hatta daha çok kazanır, kişisel gelişiminizi sağlarsınız. Bir yer doğayla uyumluysa ‘iyi bir feng shui’ye sahiptir. Ancak Feng Shui, bir dekorasyon stili değil, bir disiplindir.

Feng Shui’nin manyetik alan teorisi ile ilgisi var, değil mi?

Evet. Her şeyin manyetik bir alanı var. Dünyadaki bütün kıtaların, ülkelerin, şehirlerin, mahallelerin manyetik alanı birbirinden farklı. Arabanın içinde bir semtten başka bir semte gidince duygularımızın ve bedenimizdeki hislerin değişmesi bu yüzden. Aynı sokak içinde bir eve gittiğimiz zaman bile büyük değişiklikler yaşıyoruz. Bu da herşeyin kendine ait enerjisi ve etkisinin olduğunu gösteriyor. Herşeyin ve her yerin etkilerinin farkında olursak hayatımız kolaylaşır. Feng Shui, bu noktada müthiş işe yarıyor.

Haberin Devamı

Sağlığımız için evimizi nasıl döşemeliyiz?

Evde, bedenimiz kendini iyi hissetmeli, güvende olduğunu bilmeli, düzen içinde yaşamalı. Böyle değilse o ev, yeniden, bu amaca uygun olarak dekore edilmeli. Yapılacak düzenlemeler kişinin ihtiyaç, istek ve mevcut durumuna göre değiştiği için bunun belli kuralları yok. “Metal kovada su olmalı”

Peki iş hayatımızda başarı için iş yerimiz ve evimiz nasıl olmalı?

İş hayatımızda daha başarılı olmak için çeşitli çalışmalar yapılabilir. Ama en basiti su elementine ağırlık vermek. Akışı, kolaylığı, parayı, genişlemeyi ve iş hayatını temsil eder. Kuzey yönü, dünyanın su elementini temsil eder. Ev ve iş yerlerinizde su elementini aktive edin. Bunu da metal bir kovanın içinde su bulundurarak ya da metal bir çan asarak yapabilirsiniz. Bunun yanında başarılı insanların tablosunu, heykelini kullanabilirsiniz. Hatta portrenizi, büyük başarılar kazanmış bir ressama çizdirebilirsiniz. Bu, başarıyı bilincinize işler.

Haberin Devamı

Nasıl döşenmiş, hangi renk ve şekilleri ağırlıklı kullanmış iş yeri başarılı oluyor?

İş yeri dekorasyonu çok geniş bir konu. İnsanların dikkatini çekip gelmesini ve daha hızlı yiyerek gitmesini isteyen kuruluşlar, geniş kapıları ve kırmızı rengi tercih ediyor. Tabii çeşitli ayrıntılar da var. Mesela konukların ev ortamı sıcaklığında kalmalarını, daha uzun süre oturup ortama alışmalarını ve kendilerini iyi hissetmelerini sağlamak için ağaç tonlarını yansıtan mobilyalar kullanılmalı: Yeşil, kahverengi, bej... Rahat koltuklar olmalı. Özetle, iş yerinin alanı ve tercihleri çok önemli. Ama şirkette dolapların masaların yanında olmaması, tehlike duygusu uyandıran şeylerin yer almaması, canlı renklerle rahat bir ortamın yaratılması ana kurallar. Sıkışık alanların oluşumundan da kaçınmak lazım.

Bekarlar ve yalnızlar adına sorayım: Sevgilimiz olsun veya evlenelim diye evimizi nasıl döşemeliyiz?

Hayatımızda, kalbimizde ve evimizde o kişiye yer olmalı. Özetlersem; yatak çift kişilik olsun, her iki yanından da girilsin. Terliklerin, bornozun,
diş fırçasının, havluların, temel kullanılan her şeyin çift kişilik olması çok önemli. Ayrıca evin dağınık olmaması ve her an misafir kabul edebileceğiniz
konumda bulunması gerekir. Evin ilişki bölümlerinin aktive edilmesi ve çift sembollerinin, resimlerinin,
heykellerinin kullanılması şart. Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da eski sevgili ve eşin eşyalarıyla
vedalaşmak. Böylece hayatınıza yeni bir kişinin girmesi için yer açılmış olacak. Kişinin ihtiyaçlarına
göre bu çalışmaları çeşitlendirmek mümkün.

Haberin Devamı

“Portakal ve limon ağacını evinizden eksik etmeyin”

Kıyafetler hayatımızı nasıl etkiliyor?

O gün neye ihtiyacımız varsa o doğrultuda giyinmeliyiz. İlk kural; kendimizi rahat ve iyi hissetmeliyiz. Her gün giyinmeden önce bedeninize sorun: “Bugün ne giymek istersin?” Emin olun, dolabınızın önünde dururken bedeniniz, duygularınızla sizi yönlendirecek. Elbise veya kıyafetinizi giydikten sonra kendinizi nasıl hissettiğinize dikkat edin.

Haberin Devamı

Bitkilerin de etkileri oluyor, değil mi?

Bitki ve ağaçlardan uzak durduğumuz dönemlerde bedenimiz zamanla tepki gösterir. Bir parka ya da ormana gittiğinizde de yavaş yavaş bedeninizin rahatladığını hissedersiniz. Çünkü beden bilinci, kendisinin doğa ile bütün olduğunu bilir. Evlerde portakal, limon, greyfurt, bergamot ağaçlarının kullanılmasını hararetle tavsiye ediyorum. Çünkü bu ağaçların meyveleri, sağlığımızı olumlu yönde etkiler. Bu bitkiler yaz-kış yeşildir, kokusu zihnimize ve duygularımıza iyi gelir. Bedenin enerjisi bu ağaçların varlığı ile yükselir. Aşağı doğru sarkan bitkiler ev içinde ideal değil. Yükselişi ve sağlamlığı temsil eden bitkileri tercih edin. Mesela peygamber kılıcı gibi, yukarı doğru kalın ve dik şekilde büyüyen bitkilerden şaşmayın.

Ya mutfaklar?.. Mutfak masasında yemek doğru mu mesela?

Mutfak masasında yerseniz her zaman ölçüyü kaçırır, kilo alırsınız. Amerikan mutfaklar da dikkati o yöne çeker, ailenin kilo almasına neden olur. Buzdolabı ve ocak ayrı duvarlarda olmalı. Bu, çok önemli bir ayrıntıdır. Çünkü biri ateş, diğeri su elementini temsil eder. Mutfağın renklerinin de ne yöne geldiği önemli. Genel olarak mutfakta kırmızı eşyaların kullanılması ideal.

Bu kurallara dikkat etmeyen insanlar ne tip sorunlar yaşıyor?

İş hayatı, para, sağlık, ilişki, aile hayatı gibi çeşitli alanlarda sorun yaşanıyor. Bunun sebebi de bilinçaltımız.

Mutlu olun, nazarı kovun

“Enerjiniz düşükse, başkasının yolladığı ya da yansıttığı negatif enerji, sizi etkiler. Bunu önlemek için bedeninizi iyi hisseder konumda tutun, duygu ve düşüncelerinizi mutluluk, sevinç konumuna getirin. Mutluysanız, hayattan keyif alıyor ve sevinç duyuyorsanız hiçbir şey sizi etkileyemez. Nazar boncuğu, cam olduğu için negatifi çeker. Ama bunu içinde hapsetmez, geri verir. Mavi boncuğa gelince: Mavi, huzurdur. Huzuru koruyan bir etkisi vardır. Bu
yüzden mavi renk her zaman kişileri olumlu etkiler, zihinleri rahatlatır. Kırmızı da nazara karşı etkilidir. Sebebi şu: Nazar değdirebilecek kişilerin dikkati kırmızıya gider, siz kurtulabilirsiniz. Ancak asıl önemli olan, siz ve sizin bilinciniz, enerjiniz. Enerjiniz yüksekse, içsel olarak iyi hissediyorsanız, vicdanınız rahatsa hiç bir şey sizi olumsuz etkileyemez.”

Kedi, şifa demek

“Evlerimizde hayvan olması da avantaj. Hayvanlar insanların, hatta ailelerin kurtarıcısı. Mesela köpekler, depresyondaki insanları o ruh halinden çıkarır. Onları harekete sevk eder ve içlerindeki sevgi eksikliğini ortadan kaldırır. Evde mutsuz olan ailelerin yaşamını değiştirebilir köpekler. Kediler de inanılmaz yaratıklar. Kişinin hayatına bir kedi girerse, şifa girmiş demektir. Kedilerin, bütün evi ve insanları, enerji bazında koruduğu bilinir. Stresli, sinirli, yalnız, karmaşa içinde olan insanları dengeleyen kediler, onların daha sakin, huzurlu, iyi hissetmelerini sağlar.”

Kimdir?

Osman Can Aydoğmuş (32) orta ve yüksek öğrenimini İngiltere’de tamamladı. Üniversitede sosyoloji ve psikoloji okudu. Dünyanın çeşitli ülkelerinde insan bilinci ve bilinçaltı, spiritüellik, metafizik, madde bilinci ve beden bilinci üzerine eğitimler aldı. İngiltere’de Feng Shui-insan bilinci ve bilinçaltına göre mimari, dizayn, dekorasyon ve giyim üzerine üç senelik bir eğitim daha gördü. Hollanda’da, maddesel dünyada maddelerin önemi ve maddelerin bilincini programlama eğitimi aldı.

(09.06.2012 tarihli Cumartesi Postası'ndan alınmıştır )