Yurdumun şairleri (22.03.2023)

DÜŞÜNCENİN KUTSALI

Kuyu kazıyorum kuyu
Küt iğne ile kutsal duygu
Yarış yapıyor içimde
Yapmak için bu işi
Çalışıyorum gündüz gece
Düş görüyorum her gün
Boy atamayan
Kıraç tarlaların buğdayları
Büyüyor, büyüyor gözümde
Kök salıyor, kök üstüne
Bir türkü tutturuyorum
Türkü, türkü üstüne
Rahmet gördüğüm gün
Gönlüm bulutların üstünde
Kıraç tarlanın buğdayları
Boy atıyor, atıyor gözümde
Masallardaki şehzadeyim
Mesti haz içinde
Yaşıyorum, yaşayacağım
Ömrümün son deminde
Haz içinde

Hasan Böke, 1940 Ankara doğumlu.

MEZOPOTAMYAM

Ne zaman gözlerimi kapatsam
Mezopotamyamın rengi düşer hayalime
Seni andıran topraklarımın
Eşsiz güzellikleri canlanır gözlerimde
Yazı, kışı
Hele ki ilkbaharı ve sonbaharı
Tabiatın canlılığını öz benliğimde yeşerten
Bir yaşam tomurcuğundan sonra
Hüzün yağmurlarıyla düşen
Yapraklar misali
Ne zaman gözlerimi kapatsam
Mezopotamyamın hasreti düşer gönlüme
Tıpkı sana olan hasretim gibi
Yakarcasına bir hasret
Bir özgürlük sevdası gibi
Her gün, her gece durmadan arzuladığım
Yaşamın, varlığın hakikati gibi
Ne zaman gözlerimi kapatsam
Mezopotamyamın kokusu alır benden beni
Tıpkı senin beni benden aldığın gibi
Bir koku ki
Yaşam hücrelerimi besleyen
Damarlarımda akan kanı canlandıran
Ne zaman gözlerimi kapatsam
Mezopotamyamın sıcağı düşer yüreğime
Senin sıcaklığını andırırcasına
O sıcaklık ki topraklarda tomurcuklar yeşertirken
Güneşin sadakatini, cömertliğini gösteren
Ne zaman gözlerimi kapatsam
Bir parçamı görüyorum
Seni, mezopotamyamı
Yaşam kaynağımı
Vatanımı, toprağımı
En önemlisi de yeşeren nadide çiçeğimi
Seni, seni görüyorum

Ömer Faruk Işıldak, Mardinli. Yaklaşık 10 yıldır şiir yazıyor.

ANNEM

Ramazan Bayramı’nın birinci günüydü
Ellerini son kez öptürdün bizlere
Çok kötü bir şaka yaptın anne
Oysa bizlere her bayram olduğu gibi
Dolmalar, sarmalar, tatlılar yapacaktın
Ama ansızın gidiverdin
Allah’ın Kur’an’da haber ettiği gibi gittin
Elbette her canlı ölümü tadacaktır
Topraktan yaratıldık, toprağa döneceğiz anne
Ölüm, mümin insanın Allah’a kavuşmasıdır anne
Biliyor musun
Cenazen çok kalabalıktı anne
Ne güzel yakışmıştı giydiğin kefen
Nurlu yüzüne kar beyaz gelinlik gibi anne
Ah anne ah! Ayrılık acın yüreğimde
Seni getireceğini bilsem
Her gün gözyaşı dökerdim
Çağlayan olurdu gözyaşlarım
Su gibi akardı annem
Burası Tarsus Musalla Güney Mezarlığı
Gökyüzüne uzanan çam ağaçları
Dallarında ağıt yakarcasına öten kuşlar
Kuşlara eşlik eder mezar taşları
Hafif esen çam kokulu rüzgârlar var anne
Kış geldi geçti, bu karanlık çukurda
Üşümedin mi anne

Ahmet Özbütün, Tarsus’ta yaşıyor. Yaklaşık 40 yıldır şiir yazıyor.