Siyaset Mecliste anadilde savunma tartışması
Paylaş
Mecliste anadilde savunma tartışması

KCK davalarındaki anadilde savunma tartışması üzerine hazırlanan yasa tasarısının Meclis Genel Kurulu'ndaki görüşmesi gergin başladı

TBMM Genel Kurulu’nda, ana dilde savunma hakkı getiren, Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı gerilimli bir atmosferde başladı.
Yeni düzenlemeyle “iyi halli mahkumlara” tanınan “cezaevinde eşle buluşma” hakkının İmralı Cezaevi’ndeki Abdullah Öcalan’ı kapsayıp kapsamadığına ilişkin tartışma da ilginç diyaloğa dönüştü.

MHP Grup Başakvnekili Oktay Vural, tasarının, Oslo görüşmelerinde varılan mutabakat ve terör örgütünün dayatması sonucu getirildiğini savundu. BDP Grup Başkavnekili İdris Baluken ise Vural’ın propaganda yaptığını ileri sürerek, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut’a "Siz de buna göz yumuyorsunuz. Bir an önce bu yasanın görüşülmesiyle ilgili hassasiyetimiz var" dedi. Yakut, görüşmelerde grup başkanvekillerine söz verdiklerini belirterek, "O zaman bundan sonra hiçbir grup başkanvekiline söz vermeyeceğim. Dayanabilecek misiniz?" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, tasarının resmi dil ve yargı diliyle ilgili bir sakıncasının olmadığını ifade ederek, "Milletimizin hassasiyetlerini kaşıyarak, nifak sokmak doğru bir şey olmasa gerek" diye konuştu.

BİRBİRLERİNİN ÜZERİNE YÜRÜDÜLER

MHP milletvekilleri, Aydın’ın, "nifak" ifadesine tepki gösterdi. MHP Adana Milletvekili Seyfetin Yılmaz ile Ahmet Aydın arasında sözlü sataşma yaşandı. Bu arada tartışan MHP Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk ile BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken birbirlerinin üzerine yürüdü. Araya giren milletvekilleri, her iki milletvekilini sakinleştirmeye çalışırken tartışma büyüdü. Aynı anda MHP’li Seyfettin Yılmaz ile Ahmet Aydın da birbirlerinin üzerine yürüdü. Diğer milletvekillerinin de tartışmaya katılması üzerine Genel Kurul’daki gerginlik arttı. TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, birleşime ara verdi.

Aranın ardından söz alan MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, insanların ana dilini kullanmalarına itiraz etmediklerini, ancak bu ana dilin hukuk dili haline getirilmesine karşı olduklarını söyledi. Şandır, Ahmet Aydın’a yönelik olarak, "Konuşmalarımızı nifak olarak değerlendiremezsiniz" dedi. Ahmet Aydın ise kimsenin şahsına yönelik olarak "nifak’ değerlendirmesi yapmadığını söyledi. Aydın, "Biz ’milli birlik ve kardeşlik’ diyoruz. İnsana kendini savunma hakkını vermek gerekiyor. Uygulamadaki sıkıntıyı kaldırıyoruz. Herkesin özgürlükçü davranması lazım" diye konuştu.

MHP’li Öztürk, tasarının, Sevr’de amaçlarına ulaşamayanların ruhlarındaki ıstırabı dindirmekten başka hiçbir amaca hizmet etmeyeceğini savundu. Savunma hakkının kutsal olduğunu belirten Öztürk, ancak başka bir dilde sözlü savunma imkanı tanımanın, devletin yargı yetkisini sulandıracağını kaydetti. Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler devam ediyor.

İMRALI’YA EŞ SORUSU

MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, hükümet adına soruları yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a “Daha önce ‘Cani Abdullah Öcalan da eşlerle beraber olma hakkından faydalanacak mı’ diye sordum, siz de ‘Evet’ dediniz. Şimdi şunu soruyorum; elinde 40 bin kişinin kanı bulunan bir caniye eş bulma konusunda hükümetinizin ne gibi bir çabası olacak?” diye sordu. Bozdağ yanıtında “Eşle görüşme herkese otomatik verilen bir durum değildir. Bu tamamiyle kurallara bağlanmış bir konudur. Kurallara uyanlara bu uygulanacaktır, kuralları ihlal edenlere uygulanması söz konusu değildir. Bu kuralların neler olacağı yönetmelikle Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenecek” dedi.

OSLO’DA MUTABAKAT YOK

Bozdağ diğer eleştirileri şöyle yanıtladı:“Meramını anlatacak derecede Türkçe bilmeyenlere tercüman hakkı verilecek. Biz esasında bir yanlışı düzeltiyoruz. Daha önce yapılması lazımgelen bir doğruyu gecikmiş olsa da yerine getirmiş oluyoruz. Bu tamamiyle hükümetimizin tasurrufu altında yapılan bir iştir. Kimsenin Türkiye Cumhuriyeti hükümetine, Türkiye Cumhuriyeti parlamentosuna dayatma yapmaya gücü yetmez. Oslo’da varılmış bir mutabakat yok, böyle bir hadise yok. Yargının dili tamamiyle Türkçedir, resmi dil Türkçedir. Mahkemelerin dili Türkçedir, yazışmalar, tutanaklar Türkçedir. Esasında CMK’da bu imkan var. Uygulamada bu imkanı vermiş olsalardı sorun çıkmazdı. Ama uygulamada maalesef böylesi bir yol tercih edilmedi. Uygulamadaki yanlışlığın düzeltilmesi söz konusudur.”

KEŞKE TUTUKLAMASALAR

Birçok davadaki uzun tutukluluk sürelerini de değerlendiren Bozdağ, “Tutuklama takdiri bir tedbirdir, zorunlu değildir. Gönül isterdi ki tutuklama olmadan veya olacaksa bile mümkün olduğu kadar az tutuklamalar yapılmak suretiyle yargılamalar sürdürülseydi” dedi.

EVCİLİK Mİ OYNADINIZ

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın “Oslo’da ne yapıyordunuz, evcilik mi oynuyordunuz?” sözlerine karşı da Ak Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal “Sizi devletin Oslo’da, devletin İmralı’da yürüttüğü bir süreci sabote etmeye çalışmakla suçluyorum. Biz sadece bir şeyi müzakere ederiz, terörün sonlandırılmasını, kanın durdurulmasını” dedi.

Kubilay Çelik - Ali Hakan Der, AA

2

Haberin Devamı