Yaşam 'Cehennem Kapısı' açıldı

'Cehennem Kapısı' açıldı

Paylaş
'Cehennem Kapısı' açıldı

UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Pamukkale'deki Hierapolis Antik Kenti'nde, Hristiyanlığın kabulüyle Bizans döneminde mermer bloklarla kapatılan Plutonium'daki "Cehennem Kapısı"nın olduğu alan, iki metre derinliğinde kazıldı, mermer bloklar vinçlerle kaldırıldı

Hierapolis Antik Kenti’nde 56 yıldır İtalyan kazı heyeti tarafından yapılan kazılar, bu yıl Denizli Valiliği’nin de verdiği destekle hız kazandı. 7 ayrı noktada devam eden kazı ve restorasyon çalışmalarından biri de, geçen yıl bulunan "Cehennem Kapısı" adlı alanda sürüyor.

Kazılarda, Pagan inanışın hakim olduğu antik çağda kutsal kent olarak kabul edilen Hierapolis’te "ölüler ülkesine geçiş kapısı" olarak kabul edilen Cehennem Kapısı’nın, Hristiyanlığın resmi din oluşuyla mermer bloklarla kapatıldığı ortaya çıktı. Alan iki metre derinliğinde kazıldı, çıkan mermer bloklar vinçlerle kaldırıldı.

Pamukkale’ye rengini veren termal suyun kaynağına ulaşılırken, Cehennem Kapısı’nın önündeki alanda antik havuza benzer bir havuzun olduğu tespit edildi.

"CEHENNEM KAPISI ÇOK ÜNLÜ BİR YERDİ"

Hierapolis Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Francesco D’Andria, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yılki kazılarda ünlü Plutonium’un burada olduğunu anladıklarını ifade ederek, burada buldukları Grekçe bir yazıtta bu kutsal alanın, tanrı Pluton ve eşi Persephone’ye ait olduğunun belirtildiği anlattı.

Alanda bu yıl kazılar yaptıklarını belirten D’Andria, "Cehennem Kapısı’ndan içeri giren boğalar, karbondioksit gazı ile ölmesi ile kurban edilirlerdi. Bu özel bir kurban. Antik yazarlar Strabon, Cicero gibi diğer ünlü yazarlar, bunları haber veriyorlar. Arkeolojik kaynaklar bütün bu haberleri doğruluyor. Hierapolis, kutsal şehir demek, buradaki Cehennem Kapısı dünyada çok ünlü bir yerdi. Bunun için antik yazarlar, ’Hierapolis’te Cehennem girişi var, gazlar var, boğalar orada kurban ediliyor, küçük kuşlar ölüyorlar’ diye yazdılar" dedi.

Hristiyanlığın kabulü ile Bizans döneminde Cehennem Kapısı’nın girişine duvar yapıldığını, kapatmak için buraya mermer bloklar atıldığını kaydeden D’Andria, "Ondan sonra burası bitti. Hierapolis’e yeni bir kutsal alan yaptılar, doğu tepede St. Philippe Kilisesini" diye konuştu.

"ARTIK YILDA SADECE BİR AY DEĞİL, 12 AY ÇALIŞILACAK"

Denizli Valisi Abdülkadir Demir de Hierapolis Antik Kenti’nin 2 bin 500 yıl önceden beri bilinen çok önemli merkezlerden biri olduğunu, antik dönemde de insanların şifa bulmak için Hierapolis’e geldiklerini ifade etti.

Pamukkale’ye rengini veren bu sularda insanların tedavi olduğunu vurgulayan Demir, "Şu anda 7 noktada restorasyon çalışmaları yapılıyor. Artık yılda sadece bir ay değil, 12 ay çalışılacak şekilde programlandı" dedi.

Bu çalışmaların en önemlilerinden birinin Plutonium denilen, antik çağda çok tanrılı dönemde en kutsal alanlardan biri olarak kabul edilen Cehennem Kapısı’nda yapıldığına dikkati çeken Demir, şöyle devam etti:

"Burada dinsel törenler yapılıyordu ve alttaki sudan çıkan karbondioksit gazıyla boğalar burada adeta kurban ediliyordu. Bunun hemen yanında da çok özel izleyiciler, kentin ileri gelenleri gelerek dini tören anlamında burada tören yapılıyordu. Bu bilgileri ve bunun altında da su olduğunu biliyorduk. İtalyan kazı başkanının daha önce duyurduğu Cehennem Kapısı’nın girişinden şu an iki metre aşağıya inildi. Buradan suyun çıkacağını tahmin ediyorduk ama bu kadar güçlü çıkacağını onlar da tahmin etmiyordu. Şu anda Pamukkale’ye rengini veren suyun ana kaynağının burada olduğu anlaşıldı."

Buradaki toprakların ve diğer artık maddelerin bir an önce kaldırılarak burasının havuz haline getirileceğini açıklayan Demir, çalışmaların bu yıl içinde tamamlanması gerektiğini ifade etti.

Demir sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burası ziyaret anlamında da çok önemli bir alan. Buranın en büyük şanslarından biri, özellikle Hristiyanlığa, tek tanrılı döneme geçince burası özellikle batıl sayılarak buradaki taşlarla, mermer bloklarla kapatılmış. Dolayısıyla üstteki taşları kaldırdığımızda alttan çok sağlam bir yapı çıkıyor. Biz işçilerimizle, bütün imkanlarımızla, araçlarımızla bu yıl içerisinde burayı tamamen temizlemek istiyoruz. Daha sonra da burada yeni bir havuz oluşturularak Pamukkale’ye yeni bir kaynak oluşturulmasını sağlamış olacağız. Burası tamamlandığında Pamukkale’de ayrıca ziyaret edilecek bir alan olacak. Herkesin giremeyeceği, belli ücretler ödenerek girilebilecek bir alana daha kavuşmuş oluyoruz. İnanıyorum ki ortaya çıkartılan bu yeni eserlerle, yapılan diğer çalışmalarla daha fazla ziyaretçi gelecektir"

AA

2

Haberin Devamı