Egzersiz - Diyet Çaydan vazgeçmeden daha az kafein tüketme yolları... Bu çaylar cilde de iyi geliyor!

Çaydan vazgeçmeden daha az kafein tüketme yolları... Bu çaylar cilde de iyi geliyor!

Paylaş
Çaydan vazgeçmeden daha az kafein tüketme yolları... Bu çaylar cilde de iyi geliyor!

Daha iyi uyumak veya daha az kafein tüketmek için kendinizi çok sevdiğiniz çaydan vazgeçmek zorunda hissediyorsanız, size doğal olarak kafein içermeyen çayların listesini yaptık. Siyah çay doğası gereği içinde kafein barındıran bir çay türü. Daha sağlıklı bir beslenme için tükettiğimiz bitki çaylarının bazılarında da ne yazık ki doğal olarak kafein bulunuyor. Çaydan kafeini uzaklaştırmak için bazı özel yöntemler olsa da bu yöntemleri uygulamak o kadar kolay değil. Üstelik bu yöntemlerin kimisi bazı ülkelerde yasak. O halde istikamet, içinde doğal olarak kafein içermeyen bitki çayları!

Selen Serdaroğlu / Posta.com.tr | "Çayı çok seviyorum ancak daha az kafein tüketmek istiyorum" diyorsanız, sizler için hem lezzetli hem sağlıklı hem de kafeinsiz çay türlerini derledik. Ancak burada bir ufak parantez açmak isteriz. Kafeinsiz çaylar ile dekafeine olarak geçen çaylar birbirinden farklı. Kafeinsiz çaylar doğal olarak kafein içermiyor. Dekafeine olarak geçen çaylar ise kafeinsiz olarak anılmasına rağmen içinde halen fincan başına ortalama 2 mg kadar kafein içerirler. Eğer siz tamamen kafeinsiz çay içmek istiyorsanız, listemize göz atın.

Haberin Devamı

Araştırmalara göre kafein sadece uyku kaçırmıyor. Uyarıcı özelliği olduğu gibi vücut saatini de değiştiriyor. Yapılan deneylerde akşam verilen belli dozdaki kafein, vücut saatini 40 dakika yavaşlatıyor. Yani yatağa gitmeden önce içilen kahve ve kafein içerikli çaylar, uyku hormonunun üretimini geciktiriyor.

Algıyı, duyguları, konsantrasyonu ve hafızayı zayıflatan uykusuzluk, doğru karar alamama, dikkatsizlik, depresyon gibi ciddi sonuçlar doğuruyor ancak bizler kimi zaman sadece tadını sevdiğimiz için kimi zaman ise daha uzun süre uyanık kalmak için daha çok kafein tüketiyoruz ve kendimizi uykusuz bırakıyoruz. Kimimiz "kahve olmadan ayılamıyor". Üstelik beyni uyanık tutmanın tek yolu çay ve kahve değil ancak bugün kahve petrolden sonra en fazla ticareti yapılan ikinci ürün durumuna gelmiş durumda. Çayın da ondan geri kalır yanı yok.

Haberin Devamı

Haziran 2021 TÜİK verilerine göre dünyada sudan sonra en fazla tüketilen ikinci içecek çay.

Dünya Çay Komitesi'nin 2021 yılında hazırladığı rapora göre, önceki yıllarda kişi başı en çok çay tüketen ülkeler sıralamasında ilk sırada yer alan Türkiye’de 2020 yılında tüketim daha da arttı. Pandemi döneminde Türkiye’de kişi başı tüketim miktarı 3,5 kilogramdan 4 kilograma çıkarken, 2020'de üretilen 275 bin ton kuru çayın tamamı da tükenmiş.

100 KİŞİDEN 96'SI ÇAY İÇİYOR


Türkiye'de de çay sudan sonra en çok tüketilen içecek olma özelliği taşıyor. Nüfusun yüzde 96'sı her gün çay içiyor. Ancak bitki çayları çay tüketiminde çok aşağılarda kalıyor.

Çayları kafeinsiz hale getirmenin bazı yolları var. Metilen klorür ile kafeinsiz çay yapımı bu yöntemlerden biri. Ayrıca etil asetat ve karbondioksit ile de çay kafeinsizleştirilebiliyor. Su işleme ile çayı kafeinsizleştirme de bir başka kafeinsiz çay yöntemi. Ancak bu yöntemler çay firmalarının kullandığı yöntemlerdir. Bazı ülkelerde örneğin metilen klorür ile kafeinsiz hale getirilen çayların ithal edilmesi bile yasaktır. Dolayısıyla evde kendi imkanlarımızla kafein içeren bir çayı kafeinsiz hale getirme fikrini bir kenara bırakmamız ve doğal olarak kafeinsiz olan çaylara yönelmemiz gerekiyor.

Haberin Devamı

KAFEİN NEDEN UYKUSUZ BIRAKIYOR?

Science Translation Medicine adlı dergide yayımlanan araştırmaya göre, yatağa gitmeden üç saat önce içilen double espresso (koyu İtalyan kahvesi), uyku hormonu melatonin üretimini yaklaşık 40 dakika geciktiriyor ve uykuya dalmayı da zorlaştırıyor.

ÇAYIN KAFEİN ORANI DA OLDUKÇA YÜKSEK

Beslenme ve Diyet Uzmanı Zülal Yalçın, kafeinin vücutta depolanmadığını, alındıktan 3-4 saat sonra vücuttan atıldığını belirtiyor. Çay ve kahve bitkilerinin çeşitliliği de içerdikleri kafein miktarlarını etkiliyor. Çay, kahveye oranla daha az kafein içerse de tamamen masum değil. Bir bardak yeşil çayda 20 mg, siyah çayda 40 mg, bir fincan türk kahvesi yaklaşık 50-60mg, bir kupa filtre kahve 85-90mg kafein bulunduruyor.

Ancak çayın antioksidan gücü kahveden çok daha yüksek. Zülal Yalçın yine de "Günlük çay ve kahve tüketiminin yaklaşık 3-4 fincan kahve ya da 5-6 büyük bardak çay şeklinde tüketilmesi yeterli ve faydalı olacaktır." diyor. 

Haberin Devamı

Peki bizi uykusuz bırakmayacak ancak soğuk kış günlerinde içimizi ısıtmamıza yardımcı olacak çaylar hangileri?

1. ROOIBOS ÇAYI


Kafeinsiz çaylarımızın başında Rooibos chai olarak geçen Rooibos Çayı geliyor. Popüleritesi her geçen gün hem Türkiye'de hem de dünyada artan, Türkiye'de kızıl çay veya kırmızı çay adı ile bilinen Rooibos Çayı, kökleri Güney Afrika'ya dayanan ve kafeinsiz içeriğe sahip çay türlerinden biri. Başlı başına farklı bir çay türü olmasına rağmen Rooibos çayı insana biraz ıhlamur ve karanfil tadını anımsatıyor.

Rooibos çayı tek başına zayıflatma özelliği olan çaylardan biri değil ancak ödem atmaya yardımcı ve yağ yakımını da hızlandırıyor. Bu nedenle kilo vermeye yardımcı çaylardan biri olduğunu söyleyebiliriz. Şişkinlik, hazımsızlık gibi şikayetleriniz varsa, Rooibos çayı tüketmeyi deneyebilirsiniz.

Ayrıca özellikle uyku kaliteniz düşükse ve rahat bir uyku uyumak konusunda sorun yaşıyorsanız, doktorunuzun da önerisiyle rooibos çayı tüketebilir ve uyku düzeninizi geri kazanabilirsiniz.

Haberin Devamı

CİLDE FAYDALARI: Yeni hücre oluşumuna destek olur. Geleneksel olarak astım, alerji ve egzama gibi cilt hastalıklarında kullanılan çayın içeriğindeki antioksidanlar temiz cilt isteyenler için olumlu etkilere sahip. Yapılan araştırmalar rooibos çayının hem içilmesinin hem de topikal uygulanmasının akne, sivilce, güneş yanığı ve pürüzlü cilt sorunlarını hafifletebileceğini gösteriyor.

Uyarı: Rooibos çayı günde en fazla 1 fincan tüketilmeli. Bu nedenle bu çayı akşam yemeğinden 1 saat sonra, uykuya 3 saat kalaya saklayabilirsiniz.

2. PAPATYA ÇAYI


İçeriği gereği rahatlatıcı etkiye sahip papatya çayı da, kafein içermeyen çaylardan biri. Sakinleştirici özelliği ile uykuyu düzene sokmaya yardımcı papatya çayı, ayrıca mide bağırsak sorunlarına; gaz, hazımsızlık, şişliklik gibi şikayetlere de iyi geliyor. Âdet döneminde krampları rahatlatan papatya çayı, ayrıca farenjit, bademcik iltihabı, larenjit, ağız ve boğaz mukozası iltihaplarında gargara olarak kullanılabliiyor.

CİLDE FAYDALARI: Göz çevrenizdeki koyu halkalardan korunmak ve cildin kendi kendini iyileştirmesine yardımcı olmak için gevşemek ve rahat bir uyku çekmek gerekir. Papatya çayı da size ihtiyacınız olan bu gevşemeyi sağlar.

3. NANE ÇAYI

İçinde kafein olmamasına rağmen, mentol etkisi sayesinde zihni boşaltmaya yarayan nane çayı, stresi de azaltmaya yardımcı oluyor. Bu nedenle nane çayı güne başlamak için kafeinsiz çay seçeneklerinden en iyisi diyebiliriz. Kendinizi daha enerjik hissetmenizi sağlayacak nane çayı için dilerseniz taze dilerseniz kuru nane kullanabilirsiniz. Nane çayı demlemek için naneleri kaynamış suya ilave edn ve 5 dakika demlenmesini bekleyin. Ardından içine bir dilim dlimon atın ve çayınızı tatlandırın. Afiyet olsun!

CİLDE FAYDALARI: Nane çayı mentol içerdiğinden yağlı cilde sahip kişilerin yağ salgısını azaltmaya; serinletici özelliği sayesinde cildin tahriş olan yerlerini ve alerjileri gidermeye yardımcı olabilir.