Bekir Saçar

21 Temmuz 2024, Pazar 07:00

Alaçatı'nın en yenisi: Sereia

Andım Korkut ile Cem Yıldırım’ın İstanbul Etiler’de açtığı Pixi, geçen kışın en popüler mekanı olmuştu. Ortaklar yazlık mekanları Sereia’yı geçen ay Çeşme Alaçatı’da açtı ve kısa sürede o da semtin gözdesi oldu. Zarafetini mimarisinden ve Akdeniz’e özgü lezzetlerden alan işletme, yolu Alaçatı’ya düşenlerin mutlaka gidip görmesi gereken çok farklı bir restoran bar.

BEN BU DJ’E ŞAPKA ÇIKARTIRIM

Bahçe içindeki restoran oldukça geniş ve ferah. Minimal detayların hakimiyetindeki restoranın içinde tüm çatıyı kapsayan kuru ağaç dallarıyla tasarlanan dev ikonik bir ağaç var. Ünlü DJ’ler mekanın ortasındaki görkemli dikdörtgen barda müzik yapıyor. Masada oturmayı sevmeyenler barda harika müzikler dinleyip çok keyifli bir gece geçirebilir. Benim gittiğim gece DJ Mert Çınardalı çalıyordu. O kadar güzel müzikler çaldı ki yanına gidip tebrik ettim. Çınar, yakın gelecekte Türkiye’nin en iyi DJ’lerinden biri olursa hiç şaşırmam. Mimari detaylarıyla büyüleyen Sereia’nın tasarımını da dünyaca ünlü ve ödüllü Belenko Design Studio yapmış.

ÖZGÜN AKDENİZ MUTFAĞI

Sereia’nın menüsünü Yunanistan’ın dünyaca ünlü şefi Athinagoras Kostakos hazırlamış. Masama gelen Türk Şef Muhammed Uğur, detaylarıyla menüyü şiir gibi anlattı. Özgün Akdeniz mutfağıyla öne çıkan Sereia’nın sofistike menüsünde Pixi İstanbul’un sevilen yemeklerinin yanı sıra ağırlıklı olarak deniz ürünleri öne çıkıyor. Garsonumuz Ömrüm Yılmaz’ın kibarlığına, gülen yüzüne ve beyefendiliğine hayran kaldım. Keşke her iddialı restoranlarda böyle işini seven becerikli garsonlar olsa. Başlangıçlardan Smoke tarama, Tuna ceviche, salatalardan Trüflü bulgur salatası, ara sıcaklardan köz patlıcan, karides youivesti, ana yemeklerden çipura, tatlılardan da yarı pişmiş coocie’yi tattım, hepsi birbirinden lezzetliydi. Mekanın özel kokteyllerinden Artemis, Queen’s Dream ve Demeter’i mutlaka tadılmalı. Yaz boyu Mykonos’un ünlü DJ’leri mekana konuk olup sanatlarını icra edecekler. Afiyet olsun, iyi tatiller.

14 Temmuz 2024, Pazar 07:00

Aşk Gemisi'nde lezzet şöleni

Şu an Türkiye’nin en güzel tatil beldelerinden biri olan Marmaris’teyim. Gündüzleri o plaj senin bu otel benim gezip tozuyorum. Akşam olunca da bölgedeki en leziz yemekleri yapan harika restoranları keşfediyorum. Önceki gece bir dostumun tavsiyesi üzerine İçmeler Cumhuriyet Caddesi’ndeki ‘The Love Boat’ adlı restorana gittim. Mekanın sahibi ve işletmecisi Rabia Devamlı. İstanbul Erenköylü olan Rabia’nın ailesinin burada bir oteli olduğu için çocukluğundan beri yaz aylarında Marmaris’e gelirmiş. Otellerinde çalışarak mesleğin inceliklerini öğrenip sonra da ‘Aşk Gemisi’ adını verdiği restoranını açmış.

KADIN ELİ DEĞDİĞİ BELLİ OLUYOR

Rabia Hanım mekanını gemi konseptinde yapmak istemiş. Bembeyaz mekana girince gerçekten de kendinizi bir gemide gibi hissediyorsunuz. Dekorasyon en ince detaylarına kadar düşünülmüş. Bir arkadaşı ona 80’lerde TRT 1’de yayınlanan ünlü dizi ‘The Love Boat’ yani ‘Aşk Gemisi’ adını önermiş o da çok sevip kabul etmiş. Hemen yanında da ‘Sport Inn’ adında harika bir bar açmış. Restoranın menüsünde yok yok. A la carte dünya mutfağının tüm lezzetlerini tadabileceğiniz restoranda tabii ki Ege’nin en leziz mezeleri, taptaze deniz ürünleri, yerel malzemelerle üretilmiş zeytin yağlıları da unutulmamış. Buraya kadın eli değdiğini hemen anlıyorsunuz.

LEZZETLERDEN LEZZET BEĞEN

Patroniçe, masaları tek tek dolaşıp, misafirlerine damak tadını soruyor, sonra da tavsiyelerini sıralıyor. Ona kesinlikle güvenin. Rabia Hanım’ın tavsiyesi üzerine Bruschetta, Spring roll, Freid calamari, Buffalo Wings, Garlic shhrimps in butter, Tagliatelle frutti di mare, Seafood noodle, Beef fajita, Sweet Chilli’yi ve tatlılardan Volcano’yu tattım. Ardından da yanındaki kardeş işletme Sport Inn Bar’a geçip harika kokteylleri tadıp, kaliteli müzik eşliğinde eğlendim. Yolunuz buralara düşerse mutlaka uğrayın. Afiyet olsun, iyi tatiller.

07 Temmuz 2024, Pazar 07:00

Fine dining plaj 'La Querida'

Mükemmel bir denize sahip ve her detayın düşünüldüğü beach club’larda tatilin tadını çıkarmayı seviyorsanız sizi Marmaris, İçmeler’deki Efsun ve Serkan Yazıcı kardeşlerin açtığı La Querida’ya götüreceğim. İyi yemek, iyi müzik ve güzel anların yaşandığı bir ortam fikrinden yola çıkılarak tasarlanan mekanın dekorasyonunu Doğan Çakıt, namı diğer Dodo yapmış. Dodo, mekanı Portofino, Capri, Sicilya ve Taormina’dan esinlenip tüm sanat eserlerini, heykelleri, objeleri ve antikaları da bu şehirlerden toplamış.

SOFİSTİKE DETAYLARA BAYILACAKSINIZ

Dekorasyonunda kırmızı, beyaz ve mavi renklerin hakim olduğu işletmenin her noktası sofistike detaylarla bezeli. Çam ormanıyla çevrili beach club’ın turkuaz ve dingin denizi gerçekten büyüleyici. Fine dining beach club, restoran ve bar olarak hizmet veren işletme, misafirlerin memnuniyeti için her şeyi en ince detayına kadar düşünümüş. Güneş fazla geldiyse atın kendinizi klimalı lounge bölüme. Leziz yemekler yiyip, nefis kokteylleri yudumlayarak serin ortamda keyifli bir gün geçirin.

DAMAK ÇATLATAN LEZZETLER

La Querida’da akşam yemeği gün batımında başlıyor. Muhteşem manzarası ve eşsiz dekorasyonuyla akşam rüyalar alemine dönen mekanın menüsünde yok, yok. Başlangıçlardan; şarküteri tabağı, mercan ceviche harika, tarladan ve denizden gelen mezeler nefis. Hardal soslu karides, buratta ve domatesli balıkçı salataları leziz. Makarna seviyorsanız linguine alfredo, papardelle armonie de mare’yi öneririm. Sıcak başlangıçlardan da acılı karides tempura, permesanlı denizci kalamarı, tereyağda karides, ahtapot ızgara, karides güveç, ızgara kalamar, şiş ahtapot kokereç mutlaka tadılmalı. Paylaşmayı seviyorsanız paella, okyanus tabağı, deniz mahsullü papardelle tam size göre. Lokum kıvamında kırmızı et seviyorsanız ribeye steak, New York steak ve kuzu pirzolanın tadına doyamayacaksınız. “Ben balıkçıyım” diyorsanız kalkan, dülger, kırlangıç, iskorpit, mercan, barbun, çipura, levrek, lagos, istakoz ve jumbo karidesler sizi bekliyor. Midenizde yer kaldıysa finali de dondurmalı irmik helvası ve san sebastian cheesecake ile yapabilirsiniz. İyi tatiller.

30 Haziran 2024, Pazar 07:00

Tarihi Yarımada'nın '“Roof Mezzepotamia’sı

Son günlerde konuştuğum iş, cemiyet ve şov dünyasının ünlülerinin bana sorduğu ilk soru “Roof Mezzepotamia’ya gittin mi?” Bu soruyla bu kadar sık karşılaşınca ben de soluğu Mezzepotamia’da aldım. AYS Otelcilik’in yatırımcıları Fırat Yıldıran ve Barış Çolak’ın açtığı işletme Sirkeci’deki Tarihi Büyük Postane’nin tam arkasında tarihi binanın teras katında. Özel reçete kokteylleri, şık sunumları, ayrıcalıklı hissettiren mükemmel servisi, Tarihi Yarımada, Boğaz ve Haliç manzarasıyla gerçekten büyüleyici bir mekan. Beş duyuya hitap eden bütünsel bir restoran olan, Türkiye’nin yedi bölgesinden en özel tatları kendine has yorumuyla sunan işletmenin tüm operasyonundan, uluslararası bir çok yarışmadan ödüller alan şampiyon barmen Ferruh Gürdol sorumlu.

YENİDEN YORUMLANAN TÜRK LEZZETLERİ

Türk mutfağının unutulmaz lezzetlerini yeniden yorumlayan mekan, misafirlerine unutulmaz bir damak şöleni yaşatmak için açılmış. Mutfağında kariyer yolculuğuna genç yaşta başlayan Bulut Gökmen Gök ve başarılı ekibi var.

Şef Bulut’un Mezopotamya’dan ilham alarak hazırladığı menüsünde; Osmanlı’dan günümüze kadar uzanan Türk mutfağının eksiksiz tüm izleri ve Türkiye’nin yedi bölgesinin geleneksel lezzetleri var.

LEZZET VE MÜZİĞİN BULUŞMA NOKTASI

Etnik elektronik müziklerle, dünyanın en iyi DJ’lerinin kulaklara müzik ziyafeti çektiği mekanın kendini has hazırladığı mezelerinden; Güney Doğu’ya has sasiço, Hatay’dan kızarmış mütebbel, Antakya tuzlu yoğurdu ve Denizli’nin kale biberiyle hazırlanan atomu gerçekten çok leziz. Sütte marine edilen kuzu uykuluk ve ağır ateşte pişmiş dana yanak ise ana yemeklerde ön plana çıkanlar arasında. Özel tariflerle hazırlanan ve yalnızca işletmenin imza kokteylleri, Mezepotamya’da yaşamış kral, tanrı ve önemli kişilerin isimlerini taşıyor. İstanbul’u çok farklı bir açıdan seyrederken kokteyllerden; Ninkasi (Sümer Bira Tanrısı), Hammurabi (Altıncı Babil İmparatoru), Purattu (Fırat Nehri’nin eski adı), Inanna (Aşk ve Doğurganlık Tanrıçası), Barmenin İmzası-Okaliptik Margarita, Mezzepotamyalı ve Basirethan’ı mutlaka tadılmalı.

23 Haziran 2024, Pazar 07:00

'Brava By Stefano Ciotti'

Türk Rivierası Bodrum, Kurban Bayramı’nda yine tıka basa doldu. Sosyete, cemiyet hayatı ve şov dünyasının ünlülerinin nerdeyse hepsi buradaydı. Gündüz ünlü plajlarda dans edip eğlenen ünlü simaların geceleri nereye gidip yemek yediklerini, nerelerde eğlendiklerini merak edip araştırım. Araştırmamın sonunda, The Bodrum Edition’ın açık hava restoranı Brava By Stefano Ciotti ön plana çıktı. Ünlülerin neden bu restorana gittiğini çok merak edip ben de soluğu orada aldım.

7 MICHELIN YILDIZLI ŞEF

Meğer bu yaz restoran mutfağının başına dünyaca ünlü Michelin Yıldızlı Şef Stefano Ciotti geçmiş. 2010 yılında aldığı ilk kişisel Michelin Yıldız›nı sayısız prestijli ödülle taçlandıran İtalyan şef, eşiyle birlikte 2015 yılında açtığı Pesaro Sahilinde yer alan Nostrano By Stefano Ciotti isimli restoranıyla bugüne dek tam 7 Michelin Yıldızı almış. Bunu öğrendikten sonra Türk elitlerinin niye akın akın buraya geldiğini anladım. Ciotti İtalyan & Türk Mutfaklar›ndan esinlenerek son derece seçkin bir menü hazırlamış. Lezzet listesi çok zengin olduğu için seçim yaparken zorlanıyorsunuz. Bu durumda imdadınıza ünlü şef yetişip sizi dinleyip, damak tadınıza en uygun yemekleri size öneriyor.

TÜRK YEMEKLERİ Mİ YOKSA İTALYAN MI?

İtalyan şefin yemekleri gerçekten damak çatlatan türden. Sunumları ise tam anlamıyla gerçek bir sanat eseri. Yemekler masaya servis edildikten sonra şef, masaları tek tek dolaşıp misafirlerin memnuniyet derecesini ölçüyor, fikirlerini soruyor. Meraklısıyla da beğendikleri yemeklerin reçetelerinin sırlarını paylaşıyor. Şefin öne çıkan bazı yemekleri şöyle; Lobster Cavatelli, Beef Parmigiana, Fagotelli Cacio E Peppe, el yapımı makarna, risotto, melanzane, carpaccio, bruschetta. Tatlı seviyorsanız şefin imza petit fourları, buzlu limoncello, ferahlatıcı gelatolar veya Brava By Stefano Ciotti’nin imza tatlısı The Brava Tiramisu’yu öneririm. Afiyet olsun.

 

16 Haziran 2024, Pazar 07:00

Güneşi gibi fiyatı da yakan plajlar

Bayram tatili bugün başladı ve dokuz gün devam edecek. Güney sahilleri hınca hınç doldu. Bodrum, Çeşme ve Alaçatı’nın lüks plajlarında eğlenmenin ayrıcalığını yaşamak isteyenler için bölgenin lüks plajlarının cüzdan zayıflatan, el yakan, dolar ve euro üzerinden fiyatlandırılan ücretlerini listeledim. Ayrıca ücreti ödemeniz sizin içeri girebileceğiniz anlamına gelmiyor. Araya hatırı sayılır birini sokmanız gerekebileceğini unutmayın. Bu plajlara rezervasyon yaptırmadan sakın gitmeyin, aksi halde kapıda kalabilirsiniz.

BODRUM BEACH ÜCRETLERİ

Torba’daki Frankie misafirlerinden giriş ücreti almıyor. Çünkü plaja sadece müdavimleri girebiliyor. Xuma Village girişi 1.000, içeride de minimum 2000 lira harcamak gerekiyor. Momo Beach’e giriş 750 lira, minimum harcama tutarı da 1.250 lira. İçeride 3500 lira harcamayı göze alanları Lucca Beach’e alalım. Yolunuz Maça Kızı’na düşerse içeride en az 6500 lira harcamaya hazır olun. Girişine 2100 lira ödeyip, içeride de 3150 lira harcayabilenler Scorpios Beach’i tercih edebilirler. The Edition Otel girişi sadece 4550 lira. Buddha Beach’in gitmek isteyenler giriş için 2625 liranın yanı sıra içeride de en az 5250 lira harcamalı. Flamma Beac’te sadece 3500 lira harcamak yeterli. Mett Hotel’in giriş ücreti 2500, Mandarin Oriental girişi de 4550 lira. Kuum Hotel’in girişi 4875, Moon Beach’de giriş ücreti 800 lira.

ÇEŞME & ALAÇATI PLAJ FİYATLARI

Çeşme’nin en popüleri The Beach of Momo’ya giriş için 1000, içeride de 2000 lira harcama limiti isteniyor. Altınkum’daki Fly Inn ve Playa Tropical’e giriş 600 lira. Mekan içerideki harcamayı size bırakıyor. Yüzü Beach giriş ücreti 800 lira, White Beach’in giriş ücreti 1.500 lira. Zaya Beach’e giriş 1000 lira ama içeride de ortalama 3500 lira harcamanız gerek. Elias Beach, Kali Beach ve Boheme Beach giriş için sadece 1000 lira istiyor. Aya Yorgi Koyu’nun gözdesi Sole Mare’ye giriş ise 950 lira. Hesabınızı yapın, öyle gidin. İyi tatiller.

09 Haziran 2024, Pazar 07:00

Gündoğan’da yeni bir lezzet durağı

Kurban Bayramı öncesi güney sahillerinde neler olup bitiyor diye merak edip soluğu Bodrum’da aldım. Yeni açılan ve açılacak olan restoranları, beach club’ları gezip görüp teftiş ettim. Bu yaz yolu Bodrum’a düşecek olanlara denizin ve gün batımının en güzel manzaralarını sunan Gündoğan’da gittiğim bir adresi önereceğim. Türkbükü ve Yalıkavak’ın bangır bangır kulakları sağır eden müziğinden uzakta huzurlu, sakin ama bir o kadar da keyifli bir tatil yapmak istiyorsanız sizi Mila Sea Restaurant’a alalım.

MİLA SEA RESTAURANT BAR & BEACH

Adeta cennetten bir köşeyi anımsatan mekanı, Gault & Millau ödüllü Şef Selen Mağzalcıoğlu açmış. Şef, her gün sabahın erken saatlerinde denize açılıp olta ve zıpkın ile avladığı balıkları özel tarifleriyle lezzetli yemeklere dönüştürüyor. Ege’nin en taze otları ve baharatlarıyla harmanlanarak yarattığı deniz mahsulü nefis mezeler hem sunumu hem de lezzetiyle müthiş. Mila, “Tatilde Bodrum trafiğini çekemem” diyenleri de düşünüp konforlu teknesiyle misafirlerini istediği noktadan alıp yine istediği noktaya ücretsiz bırakıyor. Gün boyu mekanın muhteşem plajının iskelesinde güneşin, denizin tadını çıkarın, gün batımında canlı müzik ve DJ performanslarıyla eğlenin, geceye Selen şefin leziz yemekleriyle damaklarınıza ziyafet çekerek devam edin. Mekanın zengin kokteyl menüsünde yok yok. İster vazgeçemediğiniz klasik kokteyllerle, ister çok özel tariflerle hazırlanan yeni tatlarla serinleyip tatilinize keyifle devam edin.

TADILMASI GEREKEN İMZA LEZZETLER

Mila Sea’nin başlangıçları arasında, deniz börülcesi, çeşitli zeytinyağlılar, kalamar dolması, ahtapot salatası var. Tereyağında, deniz kabuğu formunda, ince hamurla hazırlanmış karides tempura öne çıkıyor. Deniz tarağı, somon ve levrek saşimi de müthiş. Karpuzlu çıtır ördek ve karides dürümü, kesinlikle tadılmalı. Zencefilli levrek buğulaması ise gerçekten damakları şenlendiren türden. Dilerim ülkece keyifli ve harika bir yaz geçiririz.

02 Haziran 2024, Pazar 07:00

Göcek'in en yenisi 'Pier21'

Dünya ve Türk elitlerinin en gözde tatil destinasyonlarından Göcek, doğal güzellikleri, pırıl pırıl turkuaz ve lacivert deniziyle adeta cennetten bir köşe. Milyonlarca dolarlık ultra lüks teknelerin demir attığı Göcek Marina’nın bana göre tek eksiği elit misafirlerinin damak tadına uygun bir restoranın olmamasıydı. İş insanı Metin Şen, çok sık gittiği Göcek Marina’daki bu eksiği fazlasıyla hissedince “Madem ki bu cennet beldede dünya zenginlerinin damak tadına hitap edecek fine dining bir restoran yok, bu eksiği gidermek de bana düşüyor” deyip geçen hafta Pier21 adında İtalyan ve Fransız mutfağının en leziz tatlarını sunan bir restoran açtı.

HEM OTEL HEM LEZZET DURAĞI

Metin Şen’in sıkı dostu Gökay Deniz ve Murat Özgel ile el ele verip marinada açtığı Pier21, aynı zamanda ultra lüks, deniz manzaralı 4 suit odasıyla hizmet veren bir butik otel. Şen ve ortakları işletmenin mutfağını ünlü şef Mehmet Aslan’a teslim etmiş. Menü danışmanlığını Ali Ronay’ın yaptığı restoran ve otelin dekorasyonunu da bugüne dek onlarca ünlü markanın dekorasyonuna imza atan Mimar Abdullah Burnaz yapmış. Sade, şık ve zarif dokunuşlarla yaratılan Pier21 tam anlamıyla Göcek’e yakışan bir mekan olmuş. Ortaklar, 100 yılı aşkın süredir Fransa’nın en sevilen markalarından biri olan L’entrecote de, Paris’in Türkiye haklarını alıp zengin ve leziz yemeklerini restoranlarının menüsüne eklemişler.

BUNLARI MUTLAKA TATMALISINIZ

Ben, L’entrecote de Paris baguette, L’entrecote de Paris, Göcek salad, Mung salad ve yerel domateslerle hazırlanan Tomato salad’ı, Burrata, Salmon tartare ve Guach & Chips’i; pizzalardan Al ajillo, Focaccio, Grilled salmon, Catch of the day, Lamb karski ve tatlılardan Lemon brulee ve Berry cobbler’i tadıp deneyimledim. Gerçekten hepsi çok lezizdi. Eğer yolunuz Göcek’e düşerse Pier21 aklınızda bulunsun. İyi tatiller.