Giriş
Dünyaca ünlü bir haber ajansının Türkiye muhabiri Meri, Avrupa’daki
merkezlerine Türkiye’den bir son dakika haberini geçiyor…
***
- Alo!
- Evet, Meri seni dinliyoruz.
Neler oluyor Türkiye’de?
- Yine bir kaza oldu Türkiye’de...
Bir tren kazası!
- Tren kazası mı? Detayları verir misin?
- Aslında tam olarak tren kazası değil, merkez. Tren kazası ama tren bir iş
makinesine çarpmış. Yani aslında trafik kazası ama tren yolunda oluyor.
-Meri, ne diyorsun sen? Kafan mı güzel? İş makinesinin tren yolunda ne işi var?
- Burası Türkiye merkez, olur burada böyle… Burada uçak dağa çarpar, pilot uyur, şoför sızar,
gemi iskeleye girer… Olur yani!
-Kazaya dönelim mi Meri?
- Neyine döneceksin merkez? İş makinesi aslında karayolundaymış.
Sonra tren yoluna girmiş. Öyle olunca karşıdan gelen tren iş makinesiyle çarpışmış.
- Ölü yaralı?
- Var merkez var. Ama bu Türkler çok tevekkül sahibi insanlar…”Kader, yoldan
geçerken başıma saksı da düşebilirdi” deyip geçiyorlar. Bu ülkede her an
her şey olabiliyor. Yarın bir uçak belediye otobüsüne çarpsa “Olacağı varmış” derler.
- Meri, Türk yetkililer ne diyor bu duruma?
- “Geçmiş olsun” diyorlar ne diyecekler!
- Peki, Meri bizi Türkiye’den seyredenlere önerebileceğin bir ulaşım aracı var mı?
- Türkler ‘tabanvay’ diyorlar merkez. En sağlamı o vallaha! Topuk.
***
Karayolunu hiç konuşmuyorum.
Pamukova’da tren kazası olunca yazdım.
Isparta’da uçak düştüğünde yine yazdım.
Sonra Amsterdam’da uçak düştü bir daha yazdım.
Öyle uzağa gitmeye gerek yok.
Bırak insanı…
İstanbul’dan Ankara’ya giden herhangi
bir ulaşım aracına camdan bir şişe su koy…
Kırılmadan giderse şükret!
***
Bizim neyimize uzaya uydu göndermek!
