Candaş Tolga Işık Kabahat sende!
HABERİ PAYLAŞ
Haberin Devamı

Başbakan dünkü konuşmasında “Geçmişte demokrasiye engel olan herkes bunun hesabını verecek” dedi.
Şahane fikir...
Ne kadar darbeci varsa versin hesabını:
Askerler, darbeden medet uman siyasetçiler, iş adamları, gazeteciler, bürokratlar...
* * *
Ama bu kadarla kalmasın...
Biz de hesap verelim!
Hangi biz?
[[HAFTAYA]]
Adnan Menderes’i yüzde 50 oyla iktidara getirip, Menderes darağacına yürürken gıkını çıkartmayan biz...
Menderes’i Başbakan yapıp, asılmasının ardından her yıl darbeyi ‘bayram’ diye kutlayan biz...
12 Eylül anayasasına yüzde 90’la “evet” diyen biz...
28 Şubat’ta Sincan’daki geçit törenine alkış tutan biz...
Çevik Bir de dahil 28 Şubatçıları binlerce dolar maaşla holdinglerine danışman yapan biz...
27 Nisan muhtırasının bilgisayardan çıktısını alıp evinin duvarına asan biz...
* * *
Daha düne kadar yalakalık olsun diye Kenan Evren tablolarına servet ödeyip evinin duvarına asan, Semra Özal’ın dizinin dibinde oturmak için sıraya dizilen, Mehmet Ağar’ı görünce esas duruşa geçen...
Ama şimdi yüzlerine bile bakmayan biz!
* * *
“Yeryüzünde hiçbir şey korkuya dayanan saygı kadar iğrenç değildir” der Albert Camus...
Eğer daha demokrat bir Türkiye için kolları sıvadıysak...
Sadece darbecilerle değil, kendimizle de hesaplaşalım...
Haklının değil, güçlünün tarafı olmaktan ne zaman vazgeçeceğiz?
Bu ‘güce tapma’ hastalığından ne zaman kurtulacağız?
Ve ne zaman bitecek bu samimiyetsizlik?
* * *
Ne diyor Nazım?
“Kabahat senin demeye dilim varmıyor ama kabahatin çoğu senin canım kardeşim...”
Aynen öyle...
Kabahat ‘bizim’ canım kardeşim!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder