Kurultay notları...

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’nın 4. Olağan Kurultayı’na katılmak için dün TT Arena Stadyumu’na gittim. 52 bin kişilik statta tek bir boş koltuk yoktu... Tribünlerde oturanlara ek olarak bir o kadar insan da sahanın içinde vardı. Kalabalığa rağmen ne girişte ne de çıkışta bir sorun yaşadık. Tribünler son derece organizeydi... Spor salonlarında düzenlenen kongrelerdeki kaos ve arbedeyi düşününce 50 bin kişilik statta böylesine ‘düzenli’ bir organizasyonu başardığı için İl Başkanı Aziz Babuşçu’yu tebrik etmek gerek.

[[HAFTAYA]]

* * *

Katılımcılar arasında AK Parti’den birçok üst düzey isim vardı. İsmi anons edildiğinde tribünlerden en çok alkışı alan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu oldu. Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’a da ilgi çok fazlaydı...

* * *

Kurultay’ın ‘en şık erkeği’ beyaz ceketi ve cam göbeği mavisi gömleği ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’tı... ‘En şık kadın’ ise leopar desenli şalı ve şık kıyafeti ile İstanbul Milletvekili Nimet Çubukçu idi...

* * *

Tribünlerde enteresan pankartlar açıldı... Küçükçekmece teşkilatının açtığı “Arena böyle aslan görmedi” pankartını Kurultay’ı izlemeye gelen Galatasaraylı Abdurrahim Albayrak gördü mü acaba? Başbakan, Fatih Sultan Mehmet’in “Ya Bizans beni alır ya da ben Bizans’ı” sözünden alıntı yapınca açılan “Ya biz Şişli’yi alacağız ya Şişli bizi” çok yaratıcıydı.

* * *

Başbakan’ın partisi üzerindeki etkinliği müthiş... Eşi Emine Erdoğan’la stadı selamlarken partililerin gösterdiği ilgi ve sevgi görülmeye değerdi. Başbakan Erdoğan konuşmasının ilk kısmında İstanbul’a yer verdi. Kadir Topbaş dönemi gerçekten İstanbul için altın bir dönem olmuş. Tabii herkesin sorduğu soru şu: “Topbaş yeniden aday olur mu?” Henüz çok erken... Ama belli ki Topbaş yeniden aday gösterilmezse bu koltuğun en güçlü adayı Aziz Babuşçu olacak.

* * *

Kurultay’da gazetecileri çok güldüren bir de hadise yaşadık. Bir gazeteci arkadaşımla tuvalete gittik. Yerimize dönmek için protokol bölümüne geldiğimizde yakamızdaki protokol kartını gösterdik. Başbakan’ın korumalarından biri “Giremezsiniz” dedi. “Tuvalete gitmemiz gerekiyordu” dedik. “Tuvaletiniz biraz bekleyebilirdi... Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı burada” dedi. Sonra mı? Şansımıza Başbakan’ın yakın ekibinden bir isim olayı uzaktan takip ediyormuş... Hemen müdahale etti ve yeniden yerlerimize oturabildik. Gazeteci arkadaşlarla birbirimize “Allah’tan aramızda prostatı olan yok” diye şakalaşarak güldük.