Sana ne?

Çok sevdiğim bir laf var:
“Kendi ahlaki değerlerine bakarak başkalarının ahlakını yargılamak en büyük ahlaksızlıktır.”

*[[HAFTAYA]]

Memleketin havasına her geçen gün daha da ağırlaşan bir dedikodu, fitne ve fesat iklimi hakim oluyor.

*

Özel hayat filan hak getire...
Telefonlar dinleniyor, en özel konuşmalar ifşa ediliyor.
Öyle ki hiçbir suçla alakası olmayan özel konuşmalar savcılık iddianamelerine delil (!) olarak giriyor.

*

Yatak odalarına gizli kameralar yerleştiriliyor.
Gizli kameralarla kurulan tezgahlarda siyasetçiler idam ediliyor.

*

Hiçbirimizi zerre kadar alakadar etmeyen, daha doğrusu etmemesi gereken mevzular sosyal medya denen, çağdaş toplumlarda iletişim ve bilgi paylaşımı için kullanılan fakat bizde kontrolsüz bir iftira ve dedikodu yayma mecrasına dönüşen aygıt tarafından yayılıyor.

*

Bu süregelen ve kanıksanmış kepazelikte son perde geçenlerde yaşandı...

*

Bu ülkenin vicdan sahibi savcılarını göreve davet ediyorum:
Güvenlik maksadıyla kurulan kameralar insanların güvenliğini tehdit ediyor!
Basketbol antrenörü Ergin Ataman ve yaşam koçu Şeyda Çoşkun’un Yeşilköy Polat Otel’in güvenlik kameraları ile çekilmiş görüntüleri servis edildi.

*

Ahlaksız ‘ahlakçıların’ soruları var:
Niye otele gittiler?
Seviştiler mi?
Ergin Ataman karısını aldatıyor mu?
Seyda Coşkun evli bir erkekle mi birlikte?

*

Benim de bir sorum var!

*

Nasrettin Hoca’nın meşhur hikayesini bilirsiniz...
-Hocam, adamın birini sokakta bir hanımla konuşurken görmüşler.
-Bana ne?
-Ama hocam, adamı senin hanımla konuşurken görmüşler.
-Sana ne?!

*

Sana ne kardeşim, sana ne?

*

Ayrıca bir insanın ahlakına gizli kamera görüntüleri ya da ses kaydı ile karar veriyorsak eğer önce bir kendine sor bakalım:
‘Ben ne kadar ahlaklıyım?’ diye!