Kaliteli vakitten ne anlıyorsunuz?

Çalışan bir anne olabilirsiniz, ya da tüm gün evde, evin düzenini sağlamakla mükellef bir anne de olabilirsiniz. Her ikisi de son derece yorucudur. Bütün bu yorgunluğun arasında çocuk ya da çocuklarınıza ne kadar vakit ayırdığınız çok önemli. Vakit ayırmaktan kastım, tüm günü yan yana ya da aynı evin içinde geçirmek değil elbete. Tüm gün ayrı olsanız bile, başka hiçbir şeyle ilgilenmeden, sadece çocuğunuzla ne kadar süre ilgileniyorsunuz?

İşte bizim kaliteli zaman dediğimiz şey tam da budur. Telefonunuzu başka bir odada bırakın gerekirse ve en az 30 dakika sadece çocuğunuzla ilgilenin. Size soru sormasına izin verin. Ona sorular sorun. Boyama yapın, evcilik oynayın, ya da örümcek adam olmasına izin verin. Onun yarattığı oyunun bir parçası olun. Hatta siz de kendi çocukluğunuzu yaşayın doyasıya. Basit bir oyunla, var olan stresinizden nasıl çabuk kurtulduğunuza siz de şaşıracaksınız. Bir de çocuğunuzu düşünün. Annesi ya da babası, başka hiçbir şeyle ilgilenmeden sadece kendisiyle ilgileniyor. Bundan büyük güven olamaz herhalde.


İkiz çocuklara ayrı vakit ayırın





İkiz olmaları, sürekli birlikte hareket etmeleri anlamına gelmiyor sevgili okur. Onlar birer birey ve anne – babalarıyla ayrı ayrı vakit gçirmeye hakları var. Aradaki bağları kuvvetlendirmek ve güven duygusunu güçlendirmek için, ara sıra çocuklarınızı paylaşıp, ayrı etkinliklere başbaşa gitmelisiniz.

Geçenlerde Mavi ve Derin hasta oldukları için günlerce okula gidemeyip eve hapsolmuşlardı. Derin’in durumu, Mavi’ninkinden çok daha iyiydi. Okula gitmedikleri 5. Gün artık hastalık durumlarının hafiflediğini göz önüne alarak, günü ikiye böldük kızlarla. Derin’le birlikte sabah sporu yapmaya Jatomi Maçka’nın havuzuna gittik. Birlikte yüzdük, suda oyunlar oynadık. 1 saat su kuşu olduk sizin anlayacağınız. Başbaşa geçirdiğimiz 2 saat bize çok iyi geldi. Havuzdan sonra onu okuluna bıraktım ve Mavi kuzumu aldım evden. Birlikte Bebek’e gittik, yemek yedik, parkta sallandık, dondurma yedik ve 2 saat başbaşa şahane vakit geçirdik. Akşam Derin okuldan geldiğinde konuşacak ne çok şeyleri olmuştu ikizlerin. Her ikisi de gün sonunda çok mutluydular. İşte kaliteli vakit diye ben buna derim.

Çocukların hayali gerçek oldu

Doğtaş tarafından 2009 yılından beri çocukların hayalgücünü geliştirmek, resme olan ilgilerini artırmak amacıyla düzenlenen“Hayalindeki Odayı Çiz” isimli resim yarışması yedi çocuğun daha hayalindeki odayı gerçeğe dönüştürdü. Türkiye’nin yedi bölgesinden binlerce resmin katıldığı yarışmada resimler, ünlü ressam- yönetmen Mehmet Güreli başkanlığında, gazeteci-yazar Nora Romi, çocuk hikâye yazarı- oyuncu Görkem Yeltan ve Doğtaş Pazarlama Direktörü Derya Ercan tarafından değerlendirildi. Ödül töreninde yedi bölgeden yedi çocuğa Doğtaş’tan dilediği yeni nesil yatak odası hediye edildi.





Yarışmanın Akdeniz Bölge Birincisi Antalya’dan Maxim Chelnokov, Doğu Anadolu Bölge Birincisi Muş’tan Hatice Sezgin, Ege Bölge Birincisi İzmir’den Onat Cevhertaş,Güneydoğu Anadolu Bölge Birincisi Diyarbakır’dan Ela Özdilekli, Karadeniz Bölge Birincisi Samsun’dan Aysima Yazıcı,İç Anadolu Bölge Birincisi Eskişehir’den Eray Ersezer veMarmara Bölge Birincisi Sakarya’dan Ali Kemal Hocalar oldu. Ayrıca farklı bölgelerden sergilenmek üzere seçilen 30 resmin sahibi de sürpriz hediyeler kazandı.