Giriş
* Öğün stratejisi: 3 ana öğün, artı acıkmamanız için sağlıklı atıştırmalıklar. Yatmadan önce 3 saat bir şey yemek yok. Tatlılara gelince; iki günde bir yemeye çalışın.
* Yemeniz ve yememeniz gereken yiyecekler: Yiyebilirsiniz: tam tahıllı karbonhidratlar; lif; sağlıklı tekli doymamış ve çoklu doymamış yağlar içeren kuruyemişler; yağsız et (öncelikli olarak; kümes hayvanları ) ve balık gibi protein kaynakları. Yememelisiniz: ilave şekerler, basit karbonhidratlar, yüksek fruktozlu mısır şurubu gibi ürünlerde bulunan fruktoz, trans yağlar, tam tahıllı olmayan un, zenginleştirilmiş veya ağartılmış un.
*Ani açlık krizi için yiyecekler: elma, badem, ceviz, edamame (soya fasulyesi), şekersiz sakız, su, doğranmış sebzeler, az yağlı yoğurt ve çiftlik peyniri. Yer değiştirebilecek yiyecekler: Her türlü tarif veya öğünde kendi damak tadınıza uyacak şekilde her türlü sebze veya meyveyi birbiriyle değiştirebilirsiniz.
* Takviyeler: Her gün, bir multivitamin alın (kapsülü ikiye bölerek günde iki kere almanız daha iyi olacaktır). Besinler ve multivitamin yoluyla toplam 1200 miligram kalsiyum, 600 IU (uluslararası birim) D Vitamini, 400 miligram magnezyum, ve 300 miligram Pantotenik asit (vitamin B5) almanız gerekir. Ayrıca her gün, Omega-3 yağ asitleri için 2 gramlık saf balık yağı ve yarım çay kaşığı tarçın tüketin. Haftada 10 yemek kaşığı pişmiş domates veya pişmiş domates sosu tüketmeye çalışın.
* Danışılacak kişiler: Nitelikli beslenme uzmanları ve eğitmenlerden tavsiye almaktan çekinmeyin. Ancak en önemli takım üyelerinden biri de sizi cesaretlendirebilecek (aynı zamanda pes etmekten caydırıcı biri de olmalı ki ona 4 dilim pasta yediğinizi söyleyemeyin) bir destekçi partner olacaktır. Hatalarla başa çıkmanın yolları: Yanlış yapmanız çok doğal. Önemli olan yanlışları yakalayıp, farkına varıp, kontrol etmek ve kendinize doğru yolu bulma fırsatı tanımaktır.
Ana öğünlerden sonra neden tatlı yememeliyiz?
Ana yemeklerden sonra tatlı yemek insülini yükselterek göbeğinizde fazladan kalori birikmesine neden olur.
Sıcaklık, iştah ve metabolizmayı nasıl etkiler?
Metabolizmayla ilgili teorilerden biri de soğuk havanın iştahı artırdığı (kış aylarında daha çok yediğinizi ve spordan sonra, vücut hala sıcakken, açlık hissetmediğinizi hiç fark ettiniz mi?) Aksine, düşük vücut ısısına sahip kişiler daha düşük metabolizma hızına sahiptirler ve kilo almaya daha müsaittirler.
Aynı besinleri tüketmek neden herkese aynı hissettirmez?
Hepimiz mide bozulması, ishal gibi bağırsak sorunlarını iyi biliriz ama bağırsaklarımızla ilgili yaşadıklarımız aynı zamanda normalde yediklerimizle bağdaştırmadığımız şekilde bizi etkiler. Çok bitkin veya enerjisiz hissetmemizin nedeni yanlış gıda seçimi yapmamızla ilgili bağırsaklarımızın bizimle iletişime geçmeye çalışıyor olması olabilir. Eğer bütün ailenizin ince bağırsaklarını çıkaracak ve bir yere koyup bakacak olsaydınız klasik, birbirine geçmiş, mide bağırsak yolu etrafında dolanmış olan bağırsakların hepsinin birbirine benzediğini görürdünüz. Temel fizyoloji bakımından hepimiz aynı beyin yapılarına sahip olduğumuz gibi aynı zamanda hepimizin bağırsakları aynıdır. Ancak hepimizin beyni aynı bölümlere sahip olmasına rağmen aynı şekilde çalışmadığı gibi bağırsaklarımız da aynı şekilde çalışmaz. Bağırsaklarımız da; gülümsememiz, kahkahalarımız, politik görüşlerimiz, saplantılarımız gibi birbirinden farklıdır. Bir yiyecek bir kişinin enerjik hissetmesine neden olurken başka bir kişinin uyuşuk hissetmesine neden olabilir.
En yaygın besin alerjisi hangisidir?
İnsanların ortalama yüzde 2.5’u süt alerjisinden mustarip ve bu da süt alerjilerini en çok rastlanan besin alerjisi yapıyor. Süt ürünleri alerjisi genellikle atlatılırken yer fıstığı alerjisi geçmez (ve en çok öldürme potansiyeli olan alerjidir). Alerjilere daha çok erken yaşlarda rastlandığını söyleyebiliriz.
Potasyum nedir? Faydaları nelerdir?
Potasyum, hücresel fonksiyon için gerekli olan elektrik yüklü bir molekül; bir elektrolittir. Özellikle, sinir veya kasların kasılmasına yardımcı olmak için elektrik yükünü taşımada, tansiyonu düzenlemede, kalp ve böbreklerin düzgün çalışmasında önemli rol oynar. Araştırmalar, potasyum alımının artırılmasıyla damar yaşlanmasının azaltılabileceğini gösteriyor. Ayrıca, günde 3 muz tüketmek gerçek yaşınızdan 6 yaş daha genç görünmenize yardımcı olabilir. Günlük önerilen doz 3000 miligramdır (dengeli beslenerek bu miktarın yarısını alabilirsiniz). Bir muz yaklaşık 450 miligram, avokado ise 1000 miligram potasyum içerir.
Tıraş olma sıklığınız testosteron eksikliği göstergesi olabilir
Düzenli tıraş olmak, fiziksel olduğu kadar kültürel bir adet olsa da, erkeklerin tıraş olma alışkanlıklarını; özellikle de tıraştan sonra sakalların tekrar ne zaman uzamaya başladığını gözlemlemesi gerekir. Çünkü bu düşük testosteronun göstergelerinden biridir. Bir erkek önceden her gün tıraş olurken artık daha az sıklıkla olduğunu fark ediyorsa bu; testosteron sakal uzamasının harekete geçmesine yardımcı olmuyor demektir. Bu da testosteron eksikliği veya düşük testosteron belirtisidir. Her gün tıraş olma ihtiyacının olmaması işinize gelebilir ancak sağlık açısından düşünecek olursak her 24 saatte bir tıraş olmanız daha iyi bir göstergedir.
Solunum problemleri panik atağa neden olur mu?
İnsanlar birçok nedenden dolayı panikleyebilir: Karda araba kullanmak, otobüste cüzdan unutmak gibi... Panik atağın en büyük belirtilerinden biri, nefes alma zorluğudur ve bu durum korkunun alevlenip nefes alamamaya ve bunun da daha büyük korkuya neden olduğu bir döngüyü tetikler. Bazı hastalar o kadar ciddi vakalar yaşar ki, az sonra öleceklerine inanırlar. Bu kişilerin sakin olmayı denemesi ve kontrollerini geri kazanmaları gerekir. Sakin olun, ağzınızı küçülterek derin bir nefes alın ve omuzlarınızı indirin.
Kadınlar libidolarının artması için neler yapabilir?
Tahrik olma, kayganlık sorunları veya daha fazlasını yaşayan kadınlar, tıbbi veya hormonal tedavi yöntemleri için uzman bir doktordan yardım alabilir ama kendi yöntemlerini denemekten de kaçınmamalıdır: İşte bazı seçenekler:
1. Alışılmışın dışına çıkın. Arzulamak, yeni durumlar, yeni uyarıcılar, yeni olan her şeyi yükselişe geçirir. Örneğin bu, ilişkiden önce duş almak veya kanepeyi, televizyon izlemekten başka şeyler için de kullanmak; ya da ikinizin de bir ruj alıp birbirinizin üzerine seksi mesajlar yazarak ön sevişmenize katkıda bulunmak olabilir. Rutinlerden vazgeçip arzuları körüklediğiniz sürece istediğinizi yapabilirsiniz.
2. Yağ kullanın. Hepimiz hiçbir şeyin çok iyi bir seks kadar zevk vermediğini biliyoruz. En iyi sonucu elde etmek için kayganlaştırıcı yağ veya silikon bazlı kayganlaştırıcıları tercih edin. Tek sorun şu ki, lateks maddesini etkiliyor bu yüzden eğer prezervatif kullanıyorsanız su bazlı kayganlaştırıcıları kullanın.
3. Dürüst olun. İlk olarak; kendinize karşı. Kendinize, ilişkiyle ilgili kaygı ve hislerinizi sorun. Sonra partnerinizle konuşun. Kolay bir konuşma olmasa da, partneriniz zevkinizi ve isteğinizi artırmak için, ister ön sevişmeyi uzatmak, ister daha fazla romantizm katmak ya da daha çok günlük diyalog kurmak olsun, ne yapması gerektiğini bilmeli.
Yaşlandıkça nefes darlığına yol açan durumlar nelerdir?
Yaşlandıkça en sık şikayet edilen durumlardan biri nefes darlığıdır. Büyük çoğunluğu da akciğerin esnekliğindeki değişikliklerden (böylece havayı içeri sokmak daha çok efor gerektirir) ve ciğerlerinizdeki nefes almayı zorlaştıran fizyolojik nedenlerden dolayı oluşur. Bunlar da pasif içicilik ve kirlilik gibi nefes alırken en kolay şekilde soluduğumuz havadaki toksinlerden kaynaklanır. Akciğerlerin yaşlanma oranı, kalbin yaşlanmasından çok daha fazladır. Yani, bazı nefes darlıkları kalple ilgili problemlerle alakalı olsa da bu her zaman için geçerli değildir ve nefes alma problemleri akciğerlerden kaynaklanabilir.
(20.11.2011 tarihli Pazar Postası'ndan alınmıştır.)
Dr. Öz Show Digitürk Home TV’de hafta içi her gün 13:00 ve 19:00’da.
