Giriş
“Benim falıma da baksana!”
“Bu ara bizi neler bekliyor anlatsana!”
“Koç burcuna bu yıl ne olacak?”
Astroloji ile ilgileniyorum dediğim zaman sıklıkla bu cümleleri duyuyorum.
Ancak size bir haberim var, Astroloji böyle bir şey değil. Bu yüzden yüksek doz heyecanla anlatmaya başlamak istiyorum bir yerden ama önce kendimi tanıtayım, kimim ben?
Kendimi bildim bileli hep bir şeyler yazardım, önce hikâye, sonra şarkı, bazen de içimden gelenleri yazdım. Eğitimi tamamladım, yine kalemi bırakamadım. Kampanyalar, reklam filmleri derken kelimeler oldu hep yakın arkadaşlarım.
Hani bazen hayatta bir arayış içine giriyoruz.
Olan biteni anlamlandırmak istiyoruz ve bunun için soruların peşine düşüyoruz.
İşte ben de bir Simyacı gibi bu arayışın içine düştüm.
Astroloji ile aradığım cevapları gökyüzünde buldum.
Evrenin mükemmel düzeninin farkında olmadığımı anladım.
Olayın tamamen farkındalık olduğunu kavradım.
Yazının başında da söylediğim gibi o işler bildiğiniz gibi değil.
Öncelikle şu konuya açıklık getirelim, Astroloji fal değildir.
Astroloji bir sembolizm dilidir.
Astroloji bir öğretidir.
Hissiyatlara değil, matematiksel hesaplamalara ve sembolleri yorumlamaya dayalıdır.
Öz farkındalık için çıktığım bu yolda yanıtların peşinde olan tek kişi olmadığımı bildiğim için sosyal medyada ve danışmanlıklarda tüm bildiklerimi aktarmaya çalışıyorum. Şimdi bu yüzeysel yorumları bir kenara bırakıp anlattıklarımı kalemimden döküldükçe sizlere de yazacağım.
Mesela, 1999 yılında dünya sinemasının 4 efsane filmi neden aynı gün vizyona girmişti?
Oğlak burcunda tutulma varken kendimizi yaşlandırdığımız bir uygulamanın trend olması tesadüf müydü?
O insanlar neden hayatınıza girdi?
Hepsinin gökyüzünde eş zamanlı bir yansıması var. Buna ister kelebek etkisi diyelim, isterseniz de Kuantum fiziği… Astroloji gökyüzü cisimlerinin hareketlerine bağlı olarak bizlerde yarattığı etkileri yorumlamaktır.
İşte tüm bunları derinlemesine konuşmak dileğiyle şimdilik çok iyi bakın kendinize.
