Giriş
“İstanbul böyledir: ‘Yaşanmaz burada ’der, çeker gidersin; üç gün geçmeden özlersin” demiş değerli edebiyatçı Mustafa Kutlu. Her birimiz defalarca bu ve benzer isyanlarda bulunuyoruz. Yoğun iş temposu, stres, kalabalık ve üzerine trafik de eklenince İstanbul dayanılmaz hale geliveriyor. Ama bu sizi korkutmasın. Hafta sonu yapacağınız ufak kaçamaklarla nefes almak mümkün. İşte size kaçış tüyolarından bazıları.
Kar özlemiyle yanıp tutuşanlara
Kartalkaya ve Uludağ bu yıl kış turizminde başı çekiyor. Her yıl binlerce kişiyi misafir eden bu iki merkez bu yılın da vazgeçilmezleri arasında. Bölgede konaklama imkânı sunan çok sayıda otel ve pansiyon mevcut. ‘Enerjim hiç bitmez’ diyenler için gündüz çeşitli kayak sporları yapma fırsatını, gece de doyasıya eğlenceyi bir arada sunuyor. Gidilmeye değer derim!
Kendini doğanın koynuna bırakmak isteyenlere
‘Şehir hayatı bana fazla, ben sakinlikten yanayım’ diyenler. Sesinizi duyar, isyan bayraklarını görür gibiyim. Tam sizlik bir fikrim var. Hafta sonunu insansız hava sahasında doğanın koynunda karşılamak olası depresyonlara karşı birebir olabilir. El değmemiş bitki örtüsü ve büyüleyici gölleriyle tam bir rehabilitasyon merkezi Bolu-Abant. Alternatif konaklama seçenekleri de cabası. 'Sadelikten yanayım gösteriş bana göre değil' diyenlere bungalov evler, 'Doğa koşullarıyla başa çıkmak benim işim. Çadırımı kurarım, keyfime bakarım' diyen kamp düşkünlerine kamp alanları, 'Konforumdan vazgeçemem' diyenlere otel seçenekleriyle Abant tam anlamıyla yüksek motivasyon vaat ediyor.
Dikkat romantizm içerir!
Güzelliği tescillenmiş bir adres: Kapadokya. Times Gazetesi’nde yayımlanan “Dünya’nın Yeni 25 Harikası” listesine beşinci sıradan giren Kapadokya, 1985’ten beri UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’nde. Bembeyaz örtüye bürünmüş peri bacaları, kendine özgü karakteristik yapısıyla duygu dolu bir hafta sonu geçirmeyi dileyenler için hiç de fena fikir değil. Seyirlik manzaralara tanık olmak ve bol bol fotoğraf çekmek isteyenler için de Kapadokya’da balonlar dört mevsim hizmet veriyor.
Baş başa yöreyi keşfetmeye hazırlananlar için tur şirketleri alternatif seçenekler sunuyor. Kısa zaman diliminde görülesi mekânlar için akıllıca bir çözüm yolu gibi görünüyor. Taş yapısı ve kendine özgü mimarisiyle ünlü butik otellerde şöminenin karşısında oturup Kapadokya’ya özgü yöresel şarapları tadabilirsiniz.
Mutluluğu uzaklarda arayanlara…
‘Kalabalıklar içinde yalnızlık bizimkisi’ diyerek dert yananlar ve kendisiyle baş başa kalmaya hasret kalanlar için yalnızlığın en güzel hali: Doğu Ekspresi. Son yıllarda eksprese artan yoğun bir ilgi var. Bu nedenle hafta sonunu uzaklarda geçirmek için şimdiden bilet avına başlamanızı tavsiye ederim. Ankara’dan başlayıp Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan, Erzurum rotasından 24 saat süren bir yolculukla Kars’a uzanan nostaljik bir yolculuk. Başını cama yaslayıp eşsiz manzaralara dalıp gitmek mi? Kahveniz ve kitaplarınızla ağır ağır ilerleyen trende kendi gezegeninizi yaratmak mı? Orasına karar vermek size kalmış.
Her ne koşulda olursanız olun. Hayattan keyif almanın bir yolu mutlaka vardır. Koşulunuz ne olursa olsun yolunuz her daim keyif ve mutluluğa çıksın diyorum.
Mutlu hafta sonları diliyorum.
