Mesut Yar Bir asker babası olarak...
HABERİ PAYLAŞ

Bir asker babası olarak...

Oğlumu bugün itibarıyla asker ocağına teslim ettik. Artık ona “Mehmet” ya da “Mehmetçik” diye hitap edeceğim. Biraz buruk ama onur dolu bir ayrılık oldu... Bundan böyle asker dizilerini nasıl izleyeceğim hakkımda hiçbir fikrim yok. Çünkü gerek “Söz” (Star TV), gerek “Savaşçı’da (FOX) öyle sahneler var ki insan diyecek bir şey bulamıyor...

Ama bir asker babası olmak hakikaten farklı bir duygu. Belki kendi senaryomu kendim yazacağım. Bu memleketin bütün gençlerinin vatani görevlerini yaptıktan sonra evlerine sağsalim döneceği mutlu sonlar olacak her bölümde. Asker yolu gözleyenleri Allah kavuştursun, âmin!

Haberin Devamı

ÇOK TATLI BİR BAŞLANGIÇ

“Çocuktan Al Haberi” bir hayli reyting toplayarak Show TV’nin hafta sonu ekranında lokomotif işlerinden biri olmuştu. Açıkçası eğlenceliydi... Ekranda eğer kırmızı çizgiyi aşmazsa çocuk işleri hakikaten ilgi topluyor.

Bir asker babası olarak...

Belki de bu yüzden önümüzdeki cumartesi başlayacak olan “Çok Tatlı” isimli programdan umutluyum... Kanal D prime time dilimine koyduğu programa en az benim kadar güveniyor olmalı ki Buse Varol (sunucu olarak) ilk işinde dizi ya da filmlerin karşısına dikilecek... Ama ekibi çok kuvvetli. Hatta öyle tatlılar ki (Allah hepsini ailelerine bağışlasın) insanın yeni kuşaklarla ilgili umudunu arttırıyorlar. “Çocuktan Al Haberi”, “Güldüy Güldüy Show” (Show TV), “Çok Tatlı” derken gelecek kuşak ekranları teslim aldı diyebiliriz. Bu notum burada da dursun!

BU YAZIN YÜKSELEN KANALLARI HANGİLERİ?

Sokağın sesi benim için önemlidir. Yükselen eğilimleri de belirler. Kulak misafiri olduğum birkaç konuşma içinde TLC’de falanca program ya da DMax’taki maçlar üzerinden bir hayli laf döndüğünü duydum... Bu yaz sanırım en çok bu ve benzeri tematik kanallara yaradı.

Bir asker babası olarak...

Küçük, hap şeklinde programlar hızlıca izleyici topladı. Çoğunluğu da insan odaklı ve lafı dolaştırmadan anlatıyor... Mesela bir programa “Bir Tonluk Aile” (TLC) kadar keskin bir isim daha bulunabilir mi? Bulan, düşünen, pratiğe koyan kazanıyor işte...

DOLUNAYA BAKMAYIN!

Kanlı ay tutulması önceki gece gerçekleşti. Tutulmadan önce “Gel Konuşalım” (TV8) ekibi tutulma etkilerini art arda sıraladı. Vallahi bir an kendimi kıyamet bülteni izliyormuşum gibi hissettim. Neyse ki Seda Akgül ve Hakan Ural meselelerin ironisini yapabilme yetkinliğine sahip.

Haberin Devamı

Bir asker babası olarak...

Güldürdüler (olursa) ağlanacak halimize.. Bu arada Seda’dan bir aforizma: “Aynaya ve dolunaya çok bakmayın ve öyle uzaklara dalıp gitmeyin. Ruh bedenden yükselir, daha da geri dönmez maazallah”. Çok yaşa sen Seda! (Bir son dakika notu: Seda tüm bu lafları ederken yanında Esra Eron vardı. Ben konuk zannetmiştim. Değilmiş. Seda, TV8’deki yerini önceki gün Esra Eron’a teslim edip, Kanal D’ye transfer oldu!)

AMAN BİZİ AĞLATMAYIN DA!

“Kocaman Ailem” (atv) dizisi bir aile komedisi olarak başladı. Ancak ilerleyen bölümlerde bir aile dramına dönüştü... Hulusi’nin gerçek babası olduğunu öğrenen Elif, gerçek annesinin Jale olmadığı gerçeğiyle de yüz yüze geldi. Ardından gerçek annesini merak eden ve aramaya başlayan kızımız, babasının şirket ortağı olan ve pek hazzetmediği Güzide’nin gerçek annesi olduğunu öğrendi.

Haberin Devamı

Bir asker babası olarak...

Gözyaşı, ölüm, entrika, ihanet ve acılarla dolu hikaye ile gülerken ağlar hale geldik! Ha, “Meleklerin Aşkı” (Show TV) dizisinde de esas oğlan Yağmur, esas kız Melek ile kendisini bebek yaşta terk eden gerçek ailesini; özellikle de annesini bulmaya karar verdi... Maazallah bu genç kardeşimizin de sonunun “Kocamın Ailesi” (Dr. Tarık ailesini arıyordu) ya da “Kocaman Ailem” hattına girmesinden ve “Ne güzel gülüyorduk, neden ağlattılar ki?” diye sormaktan korkuyorum!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder