Murat Gülderen

08 Kasım 2025, Cumartesi 07:00

Trafikte hayat kurtaran mobil çözümler

Dijitalleşme ile birlikte artık araç kullanmak bir zeka oyunu haline geldi. Direksiyon başında sadece refleksler değil, teknolojiyi ne kadar akıllıca kullandığınız da önem taşıyor. Artık yolda ilerlerken karşınıza çıkan her sorun için bir mobil çözüm var. Aracın performansını anlık olarak izleyen uygulamalardan kaza anında otomatik olarak yakınlarınıza haber veren sistemlere, internet olmasa bile yönünüzü bulan navigasyonlardan telsiz gibi anında iletişim kurmayı sağlayan uygulamalara kadar her şey cebinizde. Bu dijital yardımcılar sadece sürüşü kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda trafikte zamanı, güvenliği ve iletişimi daha verimli hale getiriyor. İşte her sürücünün telefonunda bulunması gereken o akıllı uygulamalar.

COPİLOT GPS NAVİGASYONU

Detaylı ve kesintisiz çevrimdışı haritalar sunan bu uygulama, internet bağlantısının olmadığı yerlerde özellikle dağlık ve köy gibi alanlarda adeta hayat kurtarıyor. Bunun için navigasyon verilerinin tamamını cihaza önceden indirmek gerekiyor. Uygulama, kamyonlar ve karavanlar için de özelleştirilmiş rota hesaplaması yapabiliyor.

iOKAY

Bu uygulama, kişisel güvenlik, ev güvenliği ve araç kazaları gibi acil durumlar için geliştirildi. Kullanıcının belli bir süre hareketsiz kalması, düşmesi, dövülmesi veya gasp edilmesi gibi olağan dışı durumlarda devreye girerek, önceden belirlenen kişilere konumla birlikte otomatik bildirim gönderiyor.

05 Kasım 2025, Çarşamba 07:00

Egeli kadınlardan Kosta Rika'ya çıkarma

Türkiye’nin Kosta Rika Büyükelçiliği işbirliğinde gerçekleşen ziyarette, EGİKAD heyeti ilk olarak Kosta Rika Dış Ticaret Bakan Yardımcısı Indiana Trejos ile Plaza Tempo’daki yerleşkede bir araya geldi. EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Şahika Aşkıner, “Türkiye ve özellikle Ege Bölgesi açısından, tekstil ve konfeksiyon, tarım ve gıda gibi güçlü sektörlerde işbirliği projeleri geliştirilebileceğini ifade ettik” dedi.

DEVLET DESTEĞİYLE ÇİFTLİK KURDU

Düzce’de evinin süt ihtiyacını karşılamak için aldığı inekle hayvancılığa adım atan ve devlet desteğiyle hayvan sayısını 5 yılda 80’in üzerine çıkararak çiftlik sahibi olan 33 yaşındaki girişimci Esra Küçük, hayvan ürünlerinin satışını yapacağı işletme açmayı hedefliyor. Esra Küçük, “Yine destek için Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’na (TKDK) başvuru yaptım. Burada baktığım hayvanlarımın et, süt ve peynir gibi ürünlerini müşterilerimle buluşturmak istiyorum” diye konuştu.

İSTANBUL'DAN DİYARBAKIR'A UZANAN BEREKET HİKAYESİ

İstanbul’daki yaşamını geride bırakıp Diyarbakır’daki ata yadigarı 12 dönümlük bağa sahip çıkan girişimci Müzeyyen Aslan, bölgede organik tarım yapan ilk kadın çiftçi oldu. Aslan, organik üzümden pekmeze uzanan ‘Nasri Grapes’ markasıyla hem geleneksel lezzeti hem de kadınların gücünü tüm Türkiye’ye taşımayı hedefliyor.

03 Kasım 2025, Pazartesi 07:00

2026’ya damga vuracak 8 pazarlama trendi

2026 ile birlikte otonom yapay zeka da güncel hayatımıza girmeye başlayacak. Yani yapay zeka sadece bir destek aracı olmaktan çıkarak sizin adınıza stratejik karar alma ve uygulama yeteneğine bürünecek. Bir fiziksel asistan gibi, ne yapılması gerektiğini, en doğru zamanlamayı ve belirlenen hedefe en verimli şekilde nasıl ulaşılacağını bağımsız olarak düşünecek. Bu dönüşümden en büyük fayda sağlayacak alanların başında ise pazarlama dünyası gelecek. Peki neler değişecek? İşte iş dünyasında rekabeti yeniden şekillendirecek 8 pazarlama trendi...

OTONOM İÇERİK

Artık markalar, bir kampanya için tek bir reklam değil, aynı anda binlerce kişiye özel reklam versiyonu üretebilecek. Yapay zeka bu içerikleri hedef kitlenin ilgi alanına, yaşına ve geçmiş alışveriş davranışına göre anlık olarak optimize edecek.

TIKLAMA DÖNEMI BİTİYOR

Bir ürünü, gördüğünüz platformdan satın alabileceksiniz. Örneğin satın alacağınız görselin üzerinde ‘Hemen Satın Al’ butonu belirecek, buna tıkladığınızda, uygulama sizin kayıtlı adresinizi ve kayıtlı kart bilginizi hemen görecek. Yani siteye gitme, sepete ekleme, form doldurma gibi bütün adımlar yavaş yavaş tarihe karışacak...

HİPER REKLAMLAR

Yapay zeka bu süreçte, bireyin sadece geçmiş alışveriş ve arama verilerini değil, aynı zamanda anlık konumunu, güncel ruh halini ve mevcut hava durumunu analiz ederek kişiye özel reklam içerikleri oluşturacak. Bu sayede reklam, rastgele bir mesaj olmaktan çıkıp, ihtiyacınızı tam olarak karşılayan kişisel bir öneri haline gelecek.

TOPLULUK ODAKLI TİCARET

31 Ekim 2025, Cuma 07:00

7 adımda internet faturanızı düşürün

Dijitalleşmenin hız kazandığı son yıllarda, internet kotaları ciddi bir ekonomik yük haline geldi. Sosyal medya platformlarının kısa video formatlarına yönelmesiyle birlikte veri tüketimi adeta katlandı. Artık kullanıcılar yalnızca fotoğraf paylaşmıyor, yüksek çözünürlüklü videolar, canlı yayınlar ve interaktif hikayeler arasında saatler geçiriyor. Özellikle Instagram Reels, TikTok ve YouTube Shorts gibi platformlar, birkaç dakikalık içeriklerle dahi ciddi veri harcamasına yol açıyor. Bu durum da, kullanıcıların aylık internet paketlerini haftalar içinde tüketmesine neden oluyor.

KOTA CANAVARLARI

Örneğin, standart bir sosyal medya platformunda (TikTok/Instagram) yaklaşık bir saat gezinmek, seçilen video kalitesine bağlı olarak 600 MB ile 1.5 GB arasında veri harcayabilir. YouTube’da standart 1080p (Full HD) çözünürlükte video izlemek ise saatte ortalama 1.5 GB ile 3 GB arası, hatta 4K video izlemek saatte 7 GB’ın üzerinde veri tüketimine neden olabilir. Bu durum, tasarruf tedbirlerini acil bir gereklilik haline getiriyor. Peki, kota canavarı uygulamaların önüne geçmek ve faturanızı yarıya indirmek için ne yapmak gerekiyor? İşte size teknik detaylarla desteklenmiş kapsamlı tasarruf rehberi:

TASARRUF MODLARI

1.Yüksek çözünürlüğü sınırlandırın: Video izleme platformları (YouTube, Netflix, Disney+ vb.) ve sosyal medya uygulamaları (Instagram, TikTok) genellikle ağ hızınıza göre en yüksek kaliteyi otomatik olarak seçer. Uygulama ayarlarında ‘otomatik’ video kalitesi yerine, 480p (Standart) veya en fazla 720p (HD) çözünürlüğü seçin. 1080p’den 480p’ye geçiş yapmak, aynı içeriği izlerken kota kullanımınızı yaklaşık yüzde 60-70 oranında azaltabilir. Dijital platformda ise ayarlarından ‘Hücresel Veri Kullanımı’ başlığı altındaki ayarı ‘Yüksek’ yerine ‘Ortalama’ veya ‘Veri Tasarrufu’ olarak belirleyin.

2.Arka plan uygulama yenilemeyi kısıtlayın: WhatsApp, Facebook, Instagram, Telegram, TikTok gibi uygulamalar siz onları kullanmasanız dahi (arka planda) bildirimleri almak, içerikleri önceden yüklemek ve konum bilgisi göndermek için sürekli veri çeker. Ayarlardan ‘Arka Plan Verilerini Kısıtla/Kapalı’ seçeneğini aktif ederseniz sorun kalmaz.

3.Otomatik oynatmayı kapatın: TikTok, Instagram Reels, Twitter (X) ve Facebook’taki videoların otomatik olarak başlaması, siz fark etmeden veriyi tüketmeye başlar. Tüm sosyal medya uygulamalarının Ayarlar bölümünden ‘Otomatik Oynatma’ özelliğini kapatın. Müzik/ Podcast uygulamalarının da ‘İndirme Ayarları’ndan ‘Otomatik İndirme’ veya ‘Akıllı İndirme’ özelliklerini devre dışı bırakarak sadece Wi- Fi’deyken indirme yapmasını sağlayın.

4.Güncellemeleri Wi-Fi’den yapın:

27 Ekim 2025, Pazartesi 07:00

Dijital vasiyetname yapmayı unutmayın

Vefat eden pek çok kişinin kripto hesapları, sosyal medya ve e-posta şifreleri bilinçsizlik yüzünden mirasçılara geçemiyor. Hukukçular, bu durumun aileleri dolandırıcılık riskine açık hale getirdiğini ve mirasçıları bürokrasi labirentine soktuğunu belirterek acil önlem çağrısı yapıyor.

Teknolojinin hayatın her alanına nüfuz etmesiyle birlikte mülkiyet kavramı da köklü bir dönüşüm yaşadı. Artık miras, sadece gayrimenkullerden, banka hesaplarından veya fiziki mallardan oluşmuyor, aynı zamanda kripto cüzdanlar, sosyal medya arşivleri ve bulut depolamada saklanan dijital varlıkları da kapsıyor. Bu bakımdan dijital vasiyetname hazırlanması hayati önem taşıyor. Çünkü sosyal medya hesapları, e-posta adresleri, bulut depolama alanları, kripto cüzdanları ve dijital abonelikler ölüm sonrası büyük mağduriyetlere yol açabiliyor.

HESAPLARA ERİŞİLMİYOR

Milyonlarca kişi, ölümünden sonra dijital varlıklarının kimde kalacağını, nasıl kullanılacağını ya da silinip silinmeyeceğini belirtmiyor. Sonuçta aile üyeleri hesaplara erişemiyor, fotoğraf ve anılar kaybolabiliyor, kripto paralar geri alınamıyor, ayrıca dolandırıcılık riski de artıyor. Türkiye’de dijital vasiyetnameye ilişkin net bir yasal düzenleme bulunmaması ise, mirasçıların haklarını arama süreçlerini uzatan ve aşırı meşakkatli hale getiren bir krize sebep olabiliyor.

KAPANACAK SANIYORLAR

Bilişim hukuku uzmanı Avukat Alara Ceryan, dijital vasiyetnamenin artık klasik miras kavramının ayrılmaz bir parçası haline geldiğini belirterek, “Bugün milyonlarca kişinin sosyal medya hesabı, e-posta arşivi, dijital yatırım hesabı veya kripto cüzdanı var. Ancak ölüm sonrası bu hesaplara kimlerin erişeceği, nasıl kullanılacağı veya silinip silinmeyeceği genellikle belirsiz. Hatta çoğu kişi, dijital hesaplarının ölümden sonra otomatik olarak kapanacağını sanıyor” dedia

AÇIK TALİMAT EKLENMELİ

Platformların farklı politikalar uyguladığını, MASAK mevzuatında kimi gri alanların olduğu, dolandırıcılık suçunun çok çeşitli bilişim araçlarıyla işlenebildiği ve erişim taleplerinin bazen uzun ve karmaşık süreçlere dönüşebildiğini belirten Ceryan, şöyle devam etti: “Bu nedenle bireyler, dijital varlıklarını tespit edip güvenli biçimde kayda almalı, vasiyetnamelerine açık talimatlar eklemeli. Birçok aile, vefat eden kişinin sosyal medya hesaplarına erişemediği için dolandırıcılık veya kimlik suiistimali riskiyle karşılaşıyor. Hatta bazı kripto cüzdanlarda milyonlarca liralık varlıklar, erişim anahtarları kaybolduğu için tamamen yok oluyor.”

25 Ekim 2025, Cumartesi 07:00

Bilgisayarlarınızı uçuracak 6 taktik

Yapay zeka (AI) destekli yazılımların hızla yaygınlaşması, sık sık gelen güncellemeler, yüksek çözünürlüklü medya standartlarının yükselmesi ve yeni işletim sistemlerinin artan kaynak talebi gibi teknolojik gelişmeler, mevcut bilgisayar donanımlarının kapasitesini çok çabuk tüketmeye başladı. Öyle ki, “daha dün almıştım” dediğiniz cihazların performansı bile birkaç ay içinde yetersiz kalabiliyor.

Bu hızlı eskime döngüsü karşısında, birçok kullanıcı cihazını nasıl optimize edeceğini bilmediği için doğrudan yeni bir bilgisayar almayı tercih ediyor. Oysa yapacağınız birkaç küçük yazılımsal temizlik ve uygun maliyetli donanım takviyesi, bu döngüyü tersine çevirmenizi sağlayabilir. Bu haftaki teknoloji köşemizde, yüksek maliyetli bir yatırım yapmadan, kullandığınız bilgisayarları etkili bir hıza yaklaştırmanın ve ömrünü uzatmanın pratik yollarını adım adım anlattık.

SSD’Yİ YENİLEYİN

Temel seviye SSD’ler zamanla yavaşlayabilir. En sürdürülebilir hız artışı için, NVMe M.2 standardındaki, daha yüksek okuma/yazma hızlarına sahip (örneğin 3000 MB/s ve üzeri) bir SSD’ye geçiş yapılması önemli. Eğer cihazınızda halihazırda SATA tabanlı eski bir SSD varsa, NVMe SSD’ye geçiş yapmak, sistem açılışını, oyun yükleme sürelerini ve büyük dosya transfer hızını yeni bir cihaz almışsınız gibi hissettirecek düzeyde artıracaktır. SSD yenilemesi 4-5 bin TL civarı bir maliyet gerektirir.

RAM’İ ARTIRIN

Hızlı çalışma için RAM’i artırmak da kritik önemdedir. Çünkü yetersiz bellek, sistemin sürekli olarak yavaş olan depolama biriminden (SSD/HDD) veri çekmeye çalışmasına neden olur ve bu da performansı ciddi şekilde düşürür. Güncel minimum RAM standardı çoğu kullanıcı için rahat bir deneyim adına 8 GB olmalıdır. Ancak profesyonel işlemler (oyun, grafik tasarım, video düzenleme ve çoklu görev) için 16 GB artık yeni standart olarak kabul edilmekte, hatta 32 GB’a yükseltme bile hız artışında gözle görülür bir etki yaratmaktadır. RAM’de 3-5 bin TL arasında yenilenebilir.

22 Ekim 2025, Çarşamba 07:00

Görme engellilere nota okuma cihazı

Genç girişimci Burak Ayaz, görme engelliler için braille tabanlı ‘nota okuma cihazı’, geliştirdi. Teknofest’te ödül alan bu girişim, notaları bilgisayarsız bir şekilde doğrudan parmak uçlarına aktarıyor. Buluş, sanatta eşitlik vizyonunu gerçeğe dönüştürme yolunda atılmış çığır açıcı bir adım olarak görülüyor.

Müzik Prodüktörü, Ses Mühendisi ve girişimci Burak Ayaz, görme engelli bireylerin notaları bağımsız ve kusursuz bir şekilde öğrenmesini sağlamak için özel bir ‘nota okuma cihazı’ geliştirdi. Ayaz, bu proje ile Teknofest ISIF ‘25’te Bronz Madalya kazandı. Cihaz, Braille alfabesi tabanlı titreşim teknolojisiyle çalışıyor. Müzik notaları, parmak uçlarına titreşim olarak aktarılıyor ve bu sayede görme engelli bireyler bilgisayar veya ek bir cihaza ihtiyaç duymadan müzik dilini öğrenebiliyor.

SANATTA EŞİTLİK

Cihaz, MusicXML uyumluluğu sayesinde nota yazım programlarıyla da entegre çalışabiliyor. Python tabanlı yazılım, müzik notalarını sade bir koda dönüştürüp mikrodenetleyici aracılığıyla titreşim motorlarına iletiyor. Bu yenilik, görme engelli bireylerin müzik eğitimine erişimini kolaylaştırırken, sanatta eşit fırsatlar yaratıyor. Posta’ya konuşan Burak Ayaz, profesyonel müzik kariyerindeki deneyimini teknolojiyle birleştirerek sanatta erişilebilirlik vizyonu geliştirdiklerine dikkat çekiyor.

TİCARİLEŞME SÜRECİ

Projenin sadece müzik alanında değil, günlük yazı okuma ve görsel betimleme gibi farklı alanlarda da kullanılabilecek potansiyele sahip olduğuna vurgu yapan Ayaz, şunları söyledi: “Buluş yapma konusu, görme engelli müzisyen Prof. Dr. Koray Sazlı’nın bir talebi üzerine oluştu. Önce okulda bir proje olarak başladı ve ardından patenti alındı. Türk Patent üzerinde kayıtlı olan buluş, lisanslama ve ticarileştirme süreçlerine uygun şekilde tasarlandı. Hedefim, hem ulusal hem de uluslararası ölçekte görme engelli bireylerin yaşamına değer katmak. Bu başarı, Türkiye’de sanat ve teknolojiyi bir araya getiren projelerin uluslararası alanda da ses getirebileceğinin güçlü bir göstergesi oldu.”

TAŞINABİLİR SİSTEM

Müzikal notasyonun Braille diline çevrilebilmesinin aslında bilinen bir yöntem olduğunu ifade eden Ayaz, “Ancak bu sistemi ekonomik, taşınabilir ve modern bir donanım arayüzüne aktaran bir cihaz bugüne kadar geliştirilmemişti. Proje, yapısı ve çalışma mantığı ile aslında görme engellilere tüm okunabilir verileri iletebilecek bir hale getirebilir. Braille oluşum temellerine dayanan ‘Sessiz iletişim’ konusunda çığır açacak bir iletişim cihazı olarak kullanılabilir” diye konuştu.

20 Ekim 2025, Pazartesi 07:00

Ayıplı ürüne karşı tazminat rehberi

Her gün yüzlerce kişi ayıplı mal aldıkları için büyük mağduriyetler yaşıyorlar. Tüketiciler, haklarını tam olarak bilmedikleri için iade ve değişim haklarını kullanamıyor, satıcıların “biz ilgilenmiyoruz, servise başvurun” gibi oyalama taktikleri yüzünden haftalarca ürünlerinin peşinden koşmak zorunda kalıyor. Halbuki bunlara hiç gerek yok. Ufak taktiklerle sorununuz kısa sürede çözülebiliyor. İşte size rehber.

Bozuk çıkan telefon, defolu mobilya, erken arıza yapan beyaz eşya... Kısacası beklediğimiz gibi olmayan her ürün ayıplı mal kapsamına girebilir. Bu gibi sorunlar alışveriş sonrasında bir tüketici olarak haklarınızı da beraberinde getirir. Ancak pek çok kişi, satın aldığı bir ürün ya da hizmette sorun (ayıp) çıktığında ne yapacağını, hangi haklara sahip olduğunu tam olarak bilemiyor. Bu nedenle her gün yüzlerce kişi büyük mağduriyetler yaşıyor. Avukat ve Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkanı Bülent Deniz ile basit taktiklerle bu tür sorunların nasıl kolaylıkla üstesinden gelinebileceğini konuştuk.

AYIPLI MAL NEDİR?

Tüketici kanununa göre ayıplı mal, tüketiciye teslim edildiği zaman, tüketicinin ondan beklediği faydayı sağlamayan, ambalajında, etiketinde, tanıtım ve kullanma kılavuzunda veya ilanlarında belirtilen özelliklere uymayan veya sözleşmede belirlenen nitelikleri taşımayan her türlü üründür. Ürünün parçalarının eksik çıkması ve montajının iyi yapılmaması da ayıp mal kapsamına girer.

ZAMANAŞIMI SÜRESİ NE KADAR?

Bir üründe ayıp tespit ettiğiniz an, satın alma tarihinden itibaren 6 ay içinde satıcıya başvurma zorunluluğunuz var. Bu süre içinde ayıbı bildirmezseniz, ne yazık ki yasal haklarınızı kullanma şansınız azalır. Eğer ayıp 6 aydan sonra ama 2 yıllık yasal zamanaşımı süresi içinde ortaya çıkarsa, ispat yükü tüketiciye geçer. Bu bildirimi yaptıktan sonra, tüketici olarak tercih hakkınız doğar. Satıcı bu tercihe uymak zorundadır.

HANGİ HAKLARA SAHİPSİNİZ?

Ürünü iade edip ödediğiniz bedelin tamamını talep edebilirsiniz.