Giriş
Vücudunuzu korumaya almanın temel yolu, sağlıklı beslenme planı oluşturmaktan geçiyor. Sağlıklı beslenme 7’den 70’e her birimiz için olmazsa olmaz olsa da COVID-19 enfeksiyonu sonrası daha fazla önem taşıyor. Uzman Diyetisyen Ceren Ergüden Soytürk, zayıf düşen direncinizi artırmak için önerilerde bulundu.
BU VİTAMİNLERE ÖNCELİK VERİN
- D, C, B, E vitaminleri, çinko minerali ve Omega-3 bağışıklık sistemini tekrar onarmak, güçlendirmek için çok önemli. İşte, bu vitamin ve mineralleri almanızı sağlayacak besinler:
- C vitamini: Portakal, mandalina, greyfurt, kivi, ananas gibi pek çok taze meyvede ve kırmızı-yeşil biberde yüksek miktarda bulunur.
- B grubu vitaminleri: Suda çözünen vitaminler grubundadır. Her bir vitaminin spesifik bir adı ve numarası bulunur. Bunlar B1, B2, B3, B5, B6, B7, B9, B12 vitaminleridir. Tam tahıllar (kahverengi pirinç, arpa, darı), kırmızı et, kümes hayvanları, balık, yumurta ve süt ürünleri, baklagiller, yağlı tohumlar (ceviz, badem, fındık gibi), koyu yeşil yapraklı sebzeler ve meyveler gibi geniş bir yelpazedeki besin gruplarında bulunur.
- E vitamini: Çok güçlü bir antioksidandır. Fındık, badem, ceviz gibi yağlı tohumlarda, zeytinyağı ve fındık yağı gibi yağlarda, kümes hayvanlarının etinde, koyu yeşil yapraklı sebzelerde ve somon, hamsi, uskumru gibi bazı balık türlerinde bulunur.
- Omega-3: En temel kaynağı balık olmasına rağmen, cevizde de yüksek miktarda Omega-3 bulunur.
- Çinko: Önemli bir bağışıklık düzenleyici mineralidir. Başlıca kaynakları hindi, kuzu eti ve kabak çekirdeği olarak gösterilebilir.
- D vitamini: En iyi kaynağı güneş ışığıdır. Diyetle alımı sınırlıdır. Buna rağmen somon, sardalya, uskumru gibi yağlı balıklarda bir miktar D vitamini bulunur.
KARACİĞERİ KORUMAK İÇİN ŞEKERİ AZALTIN
- COVID-19 sonrası basit karbonhidratları (sofra şekeri, beyaz un gibi) ve yağlı yiyecekleri, karaciğerde yaratabileceği olumsuz etkiler nedeniyle sınırlı tüketin.
- Vücutta oluşan zararlı maddeler ile savaştıkları için mevsimine uygun sebze-meyveleri diyetinizde mutlaka bulundurun.
- Bazı çalışmalarda solunum sıkıntısı çeken hastalarda hastalık sırasında kas kayıplarının olduğu gözlemlendi. Kas kayıplarının önüne geçmek için protein alımına özen gösterin. Doktor ve diyetisyeninizin herhangi bir kısıtlaması yoksa kırmızı et, tavuk ve balık tüketin. Hastalık süresince enfeksiyonun etkisiyle yüksek oranda proteine ihtiyaç duyulsa da enfeksiyonu atlattıktan sonra bireysel ihtiyaçlarınıza göre protein tüketin.
ORGANLARINIZI SU İÇEREK DESTEKLEYİN
- Hastalık döneminde yorgunluk, nefes darlığı ve öksürük gibi yan etkilerden dolayı sıvı alımı istenen düzeylerde olmayabilir. Enfeksiyonu atlattıktan sonra bile sıvı alımında zorluk yaşanabilir. Ancak hastalık sonrası akciğerleri, karaciğeri ve böbreklerinizi desteklemek için sıvı alımını ihmal etmeyin. Günde 2-2,5 litre su tüketmeniz yeterli.
- Vücut direncini bozması, akciğer ve karaciğerlere zarar vermesi gibi pek çok sebep nedeniyle sigara ve alkolden uzak durun.
İLAÇLARIN YAN ETKİSİNE KARŞI YOĞURT, KEFİR...
Hastalık döneminde kullanılması gereken ilaçlar bağırsak florasını bozabilir. Probiyotik takviyesi bağırsak sistemini ve düzenini olumlu etkiler. Doktorunuzla konuşarak takviye alabilirsiniz. Beslenmenizde doğal probiyotik kaynaklarına mutlaka yer açın. Yoğurt, kefir, turşu gibi probiyotik besinler bağırsaklardaki yararlı bakterilerin sayısını artırır. Bu arada probiyotiklerden en yüksek yararı elde etmek için lif oranı yüksek sebzeleri (pırasa, enginar, domates, soğan, sarımsak), kurubaklagiller ve tam tahılları tüketmeyi ihmal etmeyin.
AÇIK HAVADA YÜRÜYÜN
Bağışıklık sisteminizin güçlenmesi için hareket etmeyi ihmal etmeyin. Mümkün olduğunca açık havada yürüyüşler yapın, bisiklete binin. Açık havada yapılan egzersizler daha fazla gün ışığına maruz kalmanızı sağlar. Bu da hem ruh halinizi olumlu yönde etkiler hem de D vitamini depolamanıza yardımcı olur.
