Pop Bizde - Kaan Ölker

08 Haziran 2024, Cumartesi 07:00

Müzik zevkimize kim karar veriyor?

Müzisyenlerin artık birkaç haftada bir yeni şarkı çıkarmak zorunda kaldığı yeni düzende olan yine sanatçıya oluyor. Dijital müzik platformlarının algoritmalarıyla yönettiği müzik piyasasını masaya yatırdım…

Eski günlerde sevdiğimiz şarkıcı bir albüm çıkarırdı onu aylarca hatta bazen yıllarca dinlerdik. Ancak iyice tükettikten sonra “Haydi bakalım, yeni albüm ne zaman?” diye darlamaya başlardık. O yeni albüm de minimum 2 yıl aradan önce çıkmazdı. Hatta ikinci albümü için 3 yıl bekleyen Levent Yüksel o kadar bıkmıştı ki bu baskıdan, yayınladığında adını ‘Levent Yüksel’in 2. Kaseti’ koymuştu! Nostalji yapmak istemiyorum ama o iki üç yıl beklediğimiz şarkılar hem çok iyi olurdu hem de değerini bilirdik. Şimdi günümüze dönelim. Sevdiğimiz bir şarkıcı ayda bir bazen 3 haftada bir yeni şarkı çıkarıyor! Dinleyici açısından sorun yok. Biz sürekli yeni şarkılar duyuyoruz ve seçme şansımız artıyor. Elinde malzemesi olan, sürekli üreten müzisyenler için de sorun olduğunu sanmıyorum. Bu konudaki bayrağı bence Selin (Geçit) taşıyor. Bir Türkçe bir İngilizce şarkı yayınlıyor ve genelde single’lar arasında sadece haftalar oluyor. Selin’in hakkını vermek lazım, şarkıları arasında da hiç boş yok. Bu sık şarkı çıkarma iddiasında birçok şeyde olduğu gibi bayrağı taşıyanlardan biri de İrem Derici. Hiç boş durmuyor. Kaşla göz arasında stüdyoya girip üzerimize şahane şarkılar salıyor. Benim ilgi alanıma giren, hızlı ama kaliteli üretim yapan diğer isim de Hande Yener. Daha listelerden biri düşmeden diğer hitini ateşliyor. Hele bir de eski şarkıları viral olunca bir bakmışsınız en çok dinlenen şarkılar listesine beş şarkısı birden girivermiş.

AH ŞU ALGORİTMA!

Bu hızlı üretim aslında büyük bir maliyet. Öncelikle iyi isimlerden şarkı almanın bedeli artık çok yüksek. Kendiniz yazıyorsanız da bu kez işin içine stüdyo, aranje, klip masrafları giriyor. Yani asla ucuza gelmiyor. Peki bu isimler neden bu tempoya ve mali külfete katlanıyor? Sebebi dijital müzik platformları! Artık müzisyenler, bu algoritmik platformların doyumsuz iştahını tatmin etmek için düzenli olarak yeni içerik akışı sağlamak zorunda. Platformlar onları sanatçı olarak değil içerik üretici olarak görüyor artık. Sürekli yeni içerik paylaşmazlarsa da algoritmadan çıkarıyor. Yani kullanıcıları onları görmüyor! Sırf bu nedenle Frank Ocean ve Adele gibi bazı dünyaca ünlü isimler yeni şarkı yayınlamayı bıraktı. Hızlı üretimin kaliteyi düşürdüğüne inanan ve müziği sanat olarak gören müzisyenler şu an beklemede. Dijital pazardaki bu acımasızlık gençlerin işine de yaramıyor değil bir yandan. Bu ritme ayak uyduran isimler platformlar tarafından öne çıkarılıyor ve işte bu nedenle adını hiç duymadığınız isimler listelerin zirvesine tırmanabiliyor. Bu meselenin iyi yanı müzisyenlerin daha çok üretmesi, çeşitlilik adına yeni şeyler denemeleri, tarzların birbirine karışması ve keyifli yeni türlerin ortaya çıkması. Kötü yanı ise bazı kaliteli müzisyenlerin bu tempoyu yıpratıcı bulup üretmekten uzaklaşması. Dijital müzik platformlarının sektöre verdiği şekil kimilerinin yararına olurken kimilerini de küstürdü. Müzisyenlerin üzerinde yaratılan baskının olumsuz sonuçları olduğu kadar yaratıcılığı ve yeniliği teşvik eden tarafları bulunduğunu da inkâr edemeyiz. Ama kişisel fikrim, beğenilerimize dijital yapay zekanın değil kendimizin karar vermesi gerektiği. O nedenle bu algoritmaların dinleyici beğenilerini ön plana alacak şekilde baştan tasarlanması gerektiğini düşünüyorum.

 

ŞELALE STRATEJİSİ