Şoray Uzun

06 Kasım 2025, Perşembe 07:00

Barış'tık

Maçın kolay olacağını düşünenlerin fena halde yanılacağı belliydi. Sıfır puanlı Ajax tüm planını önce sağlam savunma sonra kontratak üzerine kurmuş. Top olardayken üçlü, Galatasaray’da olduğunda ise beşli savunmaya geçtiler ve bunu çok seri yaptılar. Bu kalabalık arasında pozisyon bulmak çok zordu. Buna karşın ilk 15’te çok rahat 2-0’ı bulabilirdik. İlkinde Osimhen pergel bacaklarıyla topu üç kişinin arasında çok şık önüne aldı ve vurdu ama tam kalecinin üstüne. Yine de Osimhen gitti ve kaleci Pasveer’i tebrik etti. Sonra aynı Pasveer Osimhen’in köşeye giden kafasını harika kurtardı. Bu seviyede iki net pozisyon bulmak ‘daha ne olsun ?’ hikayesiydi ama atamadık.

Ajax’ın net bir pozisyonunu hatırlamıyorum. Tüm sıkıntıları kendi hatalarımızdan yaşadık. İlk yarı onlar hata yapmadılar. Gol için ya rakip hatası, ya bireysel yetenek ya da duran toplar lazım. İlkay’ı düşününce Sara’nın light oyununu izlemek sıkıcı oldu. Okan Buruk da öyle düşünmüş ki, ezber bozup ikinci yarıya Sara’nın yerine Barış’la çıktı. Barış’ı forvet arkasında görünce aklına Mertens gelenin bir tek ben olmadığıma inanıyorum. Rakibin hata yapmasını beklerken Sane beklemedi. Enfes ortasına kafayı vuran Osimhen Avrupa’da Burak Yılmaz’la arayı açtı. Bu adam gerçekten başka bir şey.

Barış’ın ortasında VAR’dan gelen penaltıda Osimhen farkı ikiye çıktı. Uğurcan yüreğimizi bir ağzımıza getirdi ama boşa çıktığı topta golü yemedik. Kalan sürede rahat olması, topu kontrol etmesi gereken bizdik. Üstüne Barış’ın çabasıyla gelen penaltı pastanın kreması oldu ve Osimhen hat-trick yaptı. Barış’ın oyuna girdikten sonraki çabası, enerjisi ve katkısı üst düzeydeydi. İki hareketi, iki penaltı kazandırdı. Taraftar adına Barış’la rahatlıkla barıştıklarını söyleyebiliriz. Deplasmanda Ajax’ı 3-0 yenmek büyük iş. Yolun açık olsun Cim Bom.

02 Kasım 2025, Pazar 07:00

Kimse memnun değil

Peşin peşin söyleyeyim, maçın en iyisi hakem Cihan Aydın’dı.. Ülkemizde alışmadığımız şekilde, tüm kararları oyunu oynatmaya yönelik ve akıcıydı. Pozisyonlara hakimiyeti, oyuncularla iletişimi çok iyi seviyedeydi. Şu an için ligimizin en yetenekli hakemlerinden biri. VAR hakemi Alper Çetin de çok doğru ve gerçekten çok hızlı kararları ile oyunun akmasına yardımcı oldu. İlk iki takımın mücadelesinde kaybeden olmak ciddi sorunlar çıkaracağı için iki rakip çok temkinli, çok dikkatli oynadı. Sanchez’in yokluğunda Lemina stoper mevkiinde oynadığı için Torreira ortada yalnız kaldı. İlkay da olmayınca, Galatasaray adına topu ileriye taşıyacak adam sıkıntısını gördük. Bu işi yapması beklenen Sara beklentinin altında kaldı. Barış da ileride topu olumlu kullanamayınca Sami Yen’de ilk yarı gol sesi çıkmadı.

İkinci yarı pozisyon bulan Trabzonspor oldu. Zubkov direğe takıldı. Orta saha üstünlüğü yorulana kadar Trabzon’daydı. Son 20 dakika aksayan Yunus, Sara ve Barış çıkarken Icardi gol umudu olarak sahadaydı. Olay, son dakikalarda atanın alacağı bir maça döndü. Pozisyonlar da buldu Galatasaray ama rakip defans çok kalabalıktı. Galatasaray’ın geliştirdiği ataklar bir şekilde organize olmayınca maç başladığı gibi bitti. Şimdi, kazanamıyorsan kaybetmemen iyidir. Şampiyonluk yolunda bir puan bir puandır. Yine de bence dün akşamın kazananı Trabzonspor oldu. En önemli rakibiyle farkın açılmasını önledi. Üstelik deplasmanda. İki takım da sonuçtan memnun değil. Ne derler? Önümüzdeki maçlara bakacağız.

27 Ekim 2025, Pazartesi 07:00

Karttan önce karttan sonra

Ligin en az gol yiyen takımı (Göztepe) ile ligin en çok gol atan takımı Galatasaray’ın kapışmasının zor geçeceği çok belliydi. Nitekim daha 6. dakikada Göztepe öne geçti. Eskilerin deyimiyle ‘kurt hoca’ Stoilov dersini iyi çalışmış. Torreira’nın yokluğunda, özellikle kontratakların tehlikeli olacağını biliyordu. Sara da, Lemina da, Torreira’ya göre nispeten yavaş. Barış taraftarla barışmayı kafaya koymuş. Beraberlik golünün asistini yaptı ama Osimhen’in maç boyu çabası ondan daha fazlaydı. İlk yarı sonunda Barış’ın yerini Icardi’ye bırakması enteresan oldu.

Galatasaray’ın hırsı Göz Göz’ün direncini kırmakta zorlandı. Bokele’nin atılması ilk yarının dengesini bozmadı ama Bokele’nin bu 2. sarısı bana biraz ağır geldi. Uzun zaman sonra Osimhen ve Icardi’yi birlikte izledik. Göztepe iki kişilik koştuğu için eksik olduklarını hissettirmediler. Kalecileri Lis de gününde olunca Galatasaray adına beklenen goller biraz gecikti. Önce Sara ‘formayı bırakmam’ dercesine vurdu, sonra Icardi, Osimhen’in Lis’ten dönen kafa topunu tamamlayıp ‘Osimhen’le biz birlikte iyiyiz’ dedi. İki farktan sonra maçın şekli belli oldu.

Skoru bulduktan sonra Sane sağ kanatta ufaktan şova başladı. Getirdiği topları taraftar her maç bekliyor. Maçı rakibin gördüğü kırmızı kart ve sonrası şeklinde değerlendirmek mümkün. Galatasaray 11’e 11 de kazanabilirdi ama bu kadar kolay olmazdı diye düşünüyorum. Deplasman tribününü tamamen dolduran Göztepe taraftarını da kutluyorum.

26 Ekim 2025, Pazar 07:00

Taraftarlarla güzel

Her şeyden önce Eyüp’ten Claro’ya çok büyük geçmiş olsun. Çok şanssız bir pozisyondu. İnşallah en kısa zamanda daha sağlıklı olarak geri döner. Claro’nun ayağını gören meslektaşlarının tepkileri ve gözyaşları yürek parçalayıcı oldu. Hepimiz üzüldük. Sağlık, her türlü sonucun üstünde. Maça hızlı başlayan Eyüpspor’un hızını Folcarelli’nin asistinde Augusto jilet gibi kesti. Üç haftadır fırsatçılık uzmanı kesildi Augusto. Golcülüğünün yanında orta alan mücadelesi de güzel. E daha ne olsun? Az daha 2. golünü de atıyordu ama Messi gibi getirdiği topta yaptığı o son vuruş hiç olmadı. Gelelim açık ara maçın adamı Onana’ya... Valla kim aldıysa, nasıl aldıysa, nasıl olduysa tebrik etmek lazım. Daha 3. dakikada takımını yenik duruma düşmekten kurtardı, sonra da rakibin beraberliğini engelledi. Hem de kaç defa ve ne zor pozisyonlarda. Uğurcan gibi bir efsanenin eksikliği ancak bu kadar giderilir. Taraftar Uğurcan’a çok kızdı ama hem Onana ile yeri boş kalmadı hem de dünya para kazandılar. 19’luk Oulai’yi daha ilk seyrettiğimde, kumaşını çok iyi bulduğumu ve bu çocuğun ‘olacağını’ yazmıştım. Oulai de beni ve hocasını yanıltmadan devam ediyor. Attığı slalom gol tam ‘saf yetenek’ işiydi. Bu maça kadar 167 gündür kendi evinde yenilmeyen bir Trabzonspor vardı. Şimdi bu süreç uzadı. Bence uzun bir süre de bu gün sayısı artacak. Hele taraftar dün akşamki gibi destek olursa. Takım böyle devam ederse o stada hiç yakışmayan o boşluklar da dolacaktır. Dolmak zorunda. Çünkü bu iş taraftarla güzel.

23 Ekim 2025, Perşembe 07:00

Sen Galatasaray’sın

Bodo Glimt çok enerjik, çok hareketli, çok tehlikeli. Tamam... Peki... Eyvallah... Sen de koskoca Galatasaray’sın be kardeşim! Dünya üzerinde aktif olan en iyi 5 santrfordan biri Osimhen de kadronda. Nitekim daha 3. dakikada Lemina’nın büyük gayretle yaptığı asistte gelişine vurup golünü attı. Ama doymadı. Golü hep kovaladı. Yunus’la beraber yaptıkları presle rakibe hata yaptırıp ikinciyi attı. İlk yarı Victor daha da atabilirdi, iki kafa şutu hafif kaldı, çaprazdan kaçırdı. Çaprazdan kaçırdığında Sane topu soldan bir tren gibi getirip gerçek Sane’den kesitler sundu. Bunlar ilk yarının olumlu tarafları.

Kötü taraflarına gelince; Bodo sahip olduğu topu pek kaptırmıyor. Topu onlardan almak gerçekten zor. İlk yarı futbol şansları yanlarında değildi. Bir topları direkten döndü, bir diğerinde karşı karşıya kaçırdılar. En ufak laubaliliğin cezasını kesecek gibi durdular. Topu onlardan alana kadar takım yoruluyor. İkinci yarı Abdülkerim’in Bodo golünü önlemesiyle başladı. Sonrasında Bodo topu pek bırakmadı. Ya siz top çevireceksiniz ya da presle o topu kazanacaksınız. Öyle de oldu ama Osimhen’in baskısıyla kazanılan topu Sane ve Yunus resmen harcadı. 60’ta Osimhen yine kaptı, bu kez Yunus golü harcamadı. 67’de Osimhen fişi tam çekecekti ama kendi kazandığı topta karşı karşıya kaçırdı.

Bodo’nun sinir bozucu bir direnci var. Zorladılar zorladılar 76’da golü buldular. Kalan bölümde dakikalar bitmek bilmedi. Osimhen çıkınca ilerideki baskımız da kenara gelmiş oldu. Öyle oldu böyle oldu önemli değil. Taraftar harikaydı, takım mücadele etti, Osimhen bastırdı ve Cim Bom kazandı. Rakip kim olursa olsun, ne yaparsa yapsın; sen de Galatasaray’sın! Tebrikler takım.

19 Ekim 2025, Pazar 07:00

Hoş geldin Sane

Okan Buruk, Şampiyonlar Ligi’ndeki Bodo Glimt maçını düşünerek Osimhen ve Lemina’yı yedek soyundurdu. Yerlerine de Icardi ve Sara vardı. İlk dakikadaki pozisyon hariç ilk yarı Icardi’nin adını pek duymadık. Sara ciddi ciddi toparlanmış gibi ama biraz daha güçlenmesi lazım. Otelden yeni evine geçmek Sane’ye yaramış. Yeni yuvasıyla beraber kafa olarak yeni takımına da taşınmış.

Önce Sara’ya verdiği topu Muhammet nefis çıkardı, sonra topu sol ayağıyla önüne alıp sağıyla dışarı dikti, devre biterken de golünü attı. Willkommen Leroy! Bizim hakemlerimiz bayılıyorlar oyunu durdurmaya, o düdüğü zırt pırt çalmaya, ucuz ucuz kartları saçmaya. Sonra Avrupa’da şaşırıyoruz. Galatasaray savunması ve Okan Buruk henüz ilk yarıda sarı kartları ceplerine doldurdu.

Uğurcan’ı geri paslar haricinde hiç görmedik. Rakibini böyle zor maçlar öncesi yakalamışken Nuri Şahin’in vizyonu bu olmamalı. Başakşehir’in hücuma niyeti yok gibi bir yarı izledik, halbuki o stadın ismi Fatih Terim. Nitekim 2. yarıya çok istekli başladı Başakşehir. İlk golleri santimlerle ofsayta takıldı ama golün geleceği belliydi.

Shomurodov Kemen’in ikramını geri çevirmedi. Maç sıkıntıya düşmüşken Sane bir daha sahneye çıktı. 74’te Galatasaray’ın neredeyse yarısı değişti. Girenler çok şey vadediyordu ama iki takımın yorgunluğundan olsa gerek, kalan kısımda futbol olarak pek bir şey izlemedik. Çarşamba akşamı çok daha dinamik, çok daha enerjik bir rakip olacak karşıda. Asla kolay olmayacak. Dün akşamki Sane’nin aynısını bekliyoruz. Tekrar hoş geldin Leroy.

15 Ekim 2025, Çarşamba 07:00

Türk’e zor deme

6-1’lik Bulgaristan zaferi sonrası sevgili Faik Gürses ustamız, bu maçı işaret etmiş ve ‘esas maç salı akşamı’ diye yazmıştı. Bu maç hem Gürcistan hem de bizim için bir final niteliğindeydi. Bireysel yeteneklerimizin dünya çapında olduğu bir takımız biz. Cumartesi akşamı ilk 11 tercihi ve oyun şablonu hususunda Montella’yı eleştirdiğim için sosyal medyadaki futbol uzmanları (!) tarafından linç yedim.

Dün akşam, Montella konusunda yanıldığımı itiraf etmeliyim. Hem oyun kurgusu hem de kadro tercihinde çok doğru kararlar verdiğini gördük. Hoca Dünya Kupası’na katılmayı kafasına koymuş. Takımın iştahını da görünce insan başka hayaller kurmak istiyor. Gurup ikinciliğini neredeyse garantiledik. Acımasız eleştiriler Kerem’i bozmamış, tam tersine ateşlemiş. İleride buluştuğu her topta Gürcistan’ın kabusu oldu. Kenan yine yıldız gibi parlıyor. Merih forvette, defansta olduğundan daha çok katkı verdi. Dün akşam Arda gününde değildi.

Gerçi daha ne olsun derseniz onda da haklısınız. Sonuç yanıltıcı olmasın, Gürcistan güçlü bir takım. 4-0’dan sonra biz biraz bırakınca hemen maça ortak olmaya çalıştılar. Avrupa ya da Dünya kupaları yolunda biz biraz böyleyiz. Tarihimiz boyunca kolaya talip olmadık. Hep zorluklarla mücadele ettik. Zaten Türk’e zor de, sonra seyret. Seneler sonra İzmit’te milli maç harika oldu. Seyirci de öyleydi. Bir de şu rakip milli marşı ıslıklama saçmalığını bir bıraksak.

05 Ekim 2025, Pazar 07:00

Başarılar Liverpool

Okan Buruk ve Sergen Yalçın hem Galatasaray hem de Beşiktaş’ta oynadı. Okan Buruk’un Beşiktaş ile bir Türkiye Kupası, Sergen Yalçın’ın Galatasaray ile iki lig şampiyonluğu var. Ki Sergen hoca Avrupa’da Galatasaray’a başarılar diledi. Bunlar teknik direktörler. Rahmetli Başkan Süleyman Seba, şampiyon oldukları için sevinen topçularını, aynı uçakta rakip takım da olduğu için uyarmış, ‘efendi efendi’ oturmalarını sağlamıştır. Hal böyle iken; Şampiyonlar Ligi maç öncesinde Galatasaray’ın rakibine ‘aramız bozuk olabilir, kanımız değil. Başarılar Liverpool!’ diyen Beşiktaş taraftarına ne diyelim? Galatasaray’da, Liverpool maçının havası bir şekilde kalmış. Sanki tüm efor orada sarf edilmiş. Düşünün ilk kornerini 21. dakikada attı. Sergen Yalçın topu rakibe, kontrataktan pozisyonları da kendine ayırmış. Bu tongaya düşersen o da evinde gereğini yapar. Nitekim 12’de Barış’ın takibi bıraktığı Orkun’un sağ çaprazdan seken şutunu tamamlayan Abraham Beşiktaş’ı öne geçirdi. 34’te, ‘Galatasaray, Beşiktaş maçını 11 kişi tamamlayamaz’ın 2. sezonunu izledik. Rafa’ya Davinson’un faulü Galatasaray’ı 10 kişi bıraktı. Nedir bu Sanchez’in iki sezondur Rafa’dan çektiği? İkinci yarı beklenen reaksiyon geçen yıl olduğu gibi Torreira’dan geldi. Ndidi’den kaptığı topta İlkay beraberliği buldu. Hem Liverpool yorgunluğu hem 10 kişi oynamak kolay değil. 74’te Kartal öne geçiyordu ama Rafa, kaçırmanın çok daha zor olduğu pozisyonda topu yukarı dikti. Biz burada birbirimizi yiyiyoruz.. Sana başarılar Liverpool. Maçın en kral hareketi, tribünlerin yakın tarihte kardeşini kaybeden Sergen Yalçın’a başsağlığı dilemesiydi.