‘Yeni nesil’ siyaset tartışması: Siyaset adamlığı mı aile babalığı mı?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Erzurum’daki tatilinin ardından eleştirileri Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi’nin köşesinden yanıtlarken “Ailem benim kutsalım” dedi. 3 günlük tatilini “Önceden planlanmıştı” diyerek savundu. Altını çizdiği bir nokta da ‘yeni nesil siyaset’ anlayışıydı. “Ailesine, çocuklarına, değer veren bir siyasi kimliğim” diyerek yeni bir tartışmanın kapısını araladı. Nedir bu ‘yeni nesil siyaset?’ Siyasetçiler yorumladı. // Fulya Soybaş - Hürriyet AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İmamoğlu’nun ailesiyle gittiği tatili sert bir dille eleştirenlerden. “Herkes kendine yakışanı yapar” diyen AK Parti sözcüsü “Burada bir afet durumu var, aziz milletimiz tek yürek. Bakanlarımız orada. Enkaz çalışmaları bitmesine rağmen köy köy gezerek çalışmalarını yürütmekte. Elazığ’a gitmek böyle olur” diyor. AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, bir siyasetçinin imkân buldukça ailesi, dostlarıyla zaman geçirmesinin, tatil yapmasının doğal olduğunu söylüyor. Ancak bir şartla: “Tüm milletimizi sarsan deprem sonrası aile ile tatile gitmek sorumlu bir idareci işi değil. Bu tablo vicdanları sızlatmıştır. İmamoğlu’nun “Yeni siyaset anlayışıyla hareket ediyorum” ifadesi yediği haltı gizleyemez. Bu tarz; “yeni” değil, “eski siyasetin” toplumdan kopuk, buyurgan, üstenci siyasetinin fotoğrafı.” MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, İmamoğlu’nun ‘tatil’ açıklamasını yeterli bulmadığını, ‘yeni nesil siyaset’ söylemini ise ‘çiğ’ bulduğunu söylüyor. Çiğden kastını soruyorum: “İstanbul’u sel bastığında Bodrum’daydı. İstanbul’da deprem oldu ‘Ben davet edilmedim’ diyerek toplantılara katılmadı. Elazığ’da deprem oldu, Erzurum’da kayak yaptı. Bu çiğlik değil de nedir?” Eski CHP’li milletvekili Barış Yarkadaş, İmamoğlu’na sert tepki gösterenlerden. “Siyasetçi rol model olmak zorundadır. ‘Yeni nesil siyaset’ toplumun yargılarını göz ardı etmek mi?” diye soruyor. Yarkadaş, “tatile giderek yeni nesil siyaset anlayışını eskitmiştir” diyor. İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Cihan Paçacı, İmamoğlu’nun önemli bir rol model olduğunu söyleyip “Bunun avantajları olduğu kadar dezavantajları da vardır” diyor. İmamoğlu’nun sıradan bir vatandaş gibi tatile gitmesini doğru bulmuyor. “Vatandaşın acısını paylaşmak, yas tutmak lazımdı” diyen Paçacı bunun ne ‘yeni’ ne ‘eski’ siyasetle alakası olduğu görüşünde. İmamoğlu’na tavsiyesi “bu sorumlulukla daha hassas ve dikkatli davranması.” Eski CHP milletvekili Erdal Aksünger ise daha ortada. “İmamoğlu’na bir belediye başkanlığından daha fazla misyon yüklendi, dikkatli olması gerekirdi” derken bir yandan da siyasetle geçen hayatında ailesini ‘nasıl çok ihmal ettiğinden’ dem vuruyor. Bu noktada davranışını ‘dürüst ve isabetli’ buluyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, İmamoğlu’nun gerekli yardımları götürmek suretiyle görevini yaptığını düşünüyor. İmamoğlu’nun ailesine karşı da sorumlulukları olduğunu hatırlatan Öztrak, “Burada bakılacak şudur; Ekrem İmamoğlu görevini aksatmış mıdır aksatmamış mıdır? Buradan farklı bir hikâye çıkmaz” diyor. Eski AK Parti milletvekili Mehmet Metiner’e göre dünyada böyle bir ‘yeni nesil siyaset’ anlayışı yok. İmamoğlu’nun özür dilemek yerine ‘yeni nesil siyaset’ diye bir kavram uydurduğunu söylerken; “Toplumun hassasiyetlerini yok saymak, kendini dev aynasında görmektir, bu bir siyasetçiyi bitirir” diyor. CHP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil ‘tatil’ üzerinden suni bir gündem yaratma çabası olduğu görüşünde: “Toplanan 65 milyar deprem vergisinin nerede olduğunu sorduk ama aldığımız tek geri dönüş Ekrem Bey’in tatili. Bunları konuşmak gerekirken bilinçli bir karalama kampanyası var” diyor. İmamoğlu’nun ‘Yeni siyaset’ anlayışına ise sıcak. “Sonuçta kamu parası değil kendi parasıyla yaptığı samimi bir tatil.” İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, telefonu “Keşke beni daha güzel bir konu için arasaydınız” diye açıyor. “Tatili konuşmak yerine İstanbul depremini tartışalım” diyor. Öfkesi tüm siyasetçilere. “Olası İstanbul depreminde 16 bin bina yıkılacak, 25 bin bina hasar alacak deniyor. Peki biz ne konuşuyoruz? Böyle bir siyaset anlayışı olmaz.” CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba o anları “İmamoğlu, depremden yarım saat sonra benimle iletişime geçti” diye anlatıyor : “İlk uçakla Elazığ’a geldi. Bölgeye beraber gittik. Tüm imkânları seferber ettik. Yardımların hepsi dağıtılana kadar kalmak niyetindeydi. Ama ben ‘Kalma burada, git’ deyip yolladım. Eleştiriler İstanbul seçimlerini hazmedemeyenlerin işi.” Ağbaba, “Samimi ve insani bir durum. Bir baba olarak ailesine zaman ayırdı” diyerek İmamoğlu’nun yanında duruyor. MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım da sert. “Siyasetçinin hayatı kamuya mal olur” diyor: “Siyasetçi 41 kişinin öldüğü bir depremin ardından ‘Benim özel hayatım’ diyebiliyorsa bu çiğliktir. İmamoğlu, kendisine yakışanı yapmıştır.”