Kasık fıtığı erkeklerde daha sık görülüyor
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Alptekin, şöyle devam etti;
“Kızlara kıyasla erkeklerde daha sık görülen kasık fıtığı, anne karnında gelişimi sırasında bebeğin karnı içinde bulunan testislerin bir kanaldan geçerek torbalara inmesine bağlı olarak oluşur. Gelişim basamaklarının sağlıklı bir sonucu olarak gelişen bu durumda testislerin geçtiği kanallar doğumdan hemen önce kapanır. Bazı vakalarda kanalların kapanmamasına bağlı olarak bebeğin alt karın duvarında açıklık oluşur. Bu açıklığa bağırsakların girmesiyle kasık fıtığı oluşur."
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Alptekin, yenidoğan erkek bebeklerde sık rastlanan bu durumun kızlarda da görülebileceğini ancak fıtıklaşan dokunun bağırsak değil yumurtalık olduğunu belirtti. Kasık fıtığının mümkün olan en kısa sürede tedavi edilmesi gerektiğini söyleyen Dr. Alptekin, "Tedavinin ertelenmesi durumunda sıkışan organın beslenmesi bozulabilir. Yaşam kaybına dahi yol açabilen kasık fıtıklarının tedavisinin ertelenmesi büyük risk teşkil eder. Bu yüzden bir an önce cerrahi girişime bulunulması gerekir." diye konuştu.
Bebek 1 yaşına gelmesine rağmen iyileşme görülmüyorsa tedavi, cerrahi yollarla yapılıyor
Dr. Alptekin, “Halk arasında su fıtığı olarak da bilinen hidrosel, testislerin bulunduğu skrotum dokusunun şişmesine yol açar. Testislerin etrafını saran zarlarda normalden fazla sıvı bulunmasından kaynaklanan bu durum, konjenital yani doğumsal olabileceği gibi çocukluk ve erişkinlik döneminde de görülebilir.” dedi. Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Alptekin, testisleri çevreleyen zarların, testisin hareket kabiliyetini artırdığını ve bu amaçla sağlıklı her kişinin testisi ile zar dokusu arasında yaklaşık 0,5 ila 1 ml. kadar sıvı bulunduğunu söyledi. Hidrosel varlığında sıvı hacminin 100 ila 200 ml. civarına çıktığını dile getiren Dr. Alptekin, anne karnında testislerin, torbalara inmesini sağlayan kanalların kapanmaması ve karın içi sıvının bir kısmının bu kanallardan geçerek testislere ulaştığını belirtti. Dr.Alptekin şöyle devam etti; “Ağrısız şişlik ile karakterize olan bu durum, çoğunlukla akşam saatlerinde belirginleşir. Büyük oranda tek taraflı olarak görülen hidrosel, genellikle ilk 4 aydan sonra kendiliğinden küçülür. Ancak bebeğin 1 yaşına gelmesine rağmen iyileşme görülmüyorsa tedavi, cerrahi yollarla yapılır.”