Zor zamanların kahramanları arama kurtarma köpekleri hakkında ilginç bilgiler

Onları hırpalasak, görmezden gelsek, hatta aç bıraksak da en zor zamanımızda yardımımıza koşuyorlar. Onlar en sadık dostumuz; köpekler! İzmir'deki yıkıcı depremin ardından enkaz altında kalan insanları kurtarmak için arama kurtarma köpekleri saatlerce çalıştı. Onlar sayesinde birçok hayat kurtuldu. Şimdi sizlere arama kurtarma köpeklerinin özelliklerinden bahsedeceğiz. Bu köpekleri özel yapan şey ne? Yetenekleri mi yoksa eğitimleri mi? Gelin birlikte öğrenelim. İzmir'de yaşanan yıkıcı depremin altından enkaz altında kalanları kurtarmak için arama kurtarma köpekleri görevine başladı. Depremin üzerinden günler geçmesine rağmen AFAD ekipleri ve sadık yardımcıları arama kurtarma köpekleri enkaz altında kalan vatandaşları ve diğer canlıları kurtarmaya devam ediyorlar. Peki arama kurtarma köpeklerinin özellikleri neler? İnsanları nasıl bulabiliyorlar? Arama kurtarma köpeklerinin önemi, 1999 yılında meydana gelen Gölcük depremiyle çok daha iyi anlaşılmıştı. Gölcük depreminin ardından çeşitli sivil toplum ve kamu kuruluşlarında arama kurtarma köpeklerinin eğitimine hız verildi. Uzmanlara göre arama kurtarma köpekleri, enkaz altındaki canlı kişilerin çıkarılmasında zaman zaman teknolojik aletlerden daha iyi çalışıyor ve doğru tespitlerde bulunuyor. Kaybolan insanları eşyalarındaki kokular sayesinde bulabilirler.Yerin 4 metre derinliğine kadar insan kokusu alabilirler.Ödül yöntemiyle eğitildikleri için verilen görevi başarıyla tamamlamaya çalışırlar.İnsanlar koku reseptörleri 4 milyon kadarken, köpeklerde bu sayı 220 milyon kadardır.Üzerinden 4 gün geçse bile 160 kilometre uzağa kadar iz sürebilirler. Yavruyken yapılan testler sonucu arama kurtarma köpeği olarak seçilip eğitiliyorlar. Bu süreçte itaat eğitimi alıyor ve otur-kalk gibi basit komutları öğreniyorlar.Doğal tehlikeleri bildirme yeteneklerine sahipler.İki yıllık yoğun bir eğitime tabii tutuluyorlar.Tiz sesleri çok daha iyi duyabilirler.