Halka arzlar borsaya ilgiyi canlı tutuyor

Böylece hem halka arz edilen şirket sayısı hem de halka arz büyüklüğü rekor seviyede gerçekleşti. 2024 yılında da halka arzlarda rekorların devam etmesi bekleniyor. Şu ana kadar 2 şirket borsada işlem görmeye başlarken, bir şirketin talep toplama süreci sonuçlandı, 2 şirketin de arzına onay çıktı.

YATIRIMCI SAYISI ARTTI

Türkiye’nin önde gelen aracı kurumlarından biri olan İntegral Yatırım’ın Genel Müdürü Kıvanç Memişoğlu, halka arzlarla birlikte BIST’e olan ilginin arttığını belirterek, “Günlük işlemlerde 200-250 milyar TL seviyelerine geldik. Yatırımcı sayısı 8 milyona ulaştı. Yatırımcıların birçoğu halka arza girmek amacıyla eş, dosta ve çocuklara açılan hesaplardan oluşsa da en azından yarısının bu piyasada kalacağını umuyoruz ve bunun için biz de çabalıyoruz” diye konuştu.

YENİ KRİTERLER GETİRİLDİ

Sermaye Piyasası Kurulu’nun halka arz kriterlerini değiştirdiğini hatırlatan Memişoğlu, şunları söyledi: “Güncel rakam yılbaşından itibaren aktif toplamlarının 1.5 milyar TL olması yönünde. Net satış hasılatının da 750 milyon TL olması gerekiyor. Halka arz için bekleyen birçok firma var, çoğu bu kriterlere uyamayacağı için otomatik olarak elenecek. Ancak yeni taleplerin oluşacağını düşünüyoruz. Adet bazında geçen seneye yakın bir sayı bekliyoruz ama geçen yılın çok daha üzerinde bir hacim göreceğimize inanıyorum.”

ARTIK ŞİRKETLER TALEP EDİYOR

İntegral Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Osman İlker Savuran ise 2024 yılında halka arzların devam etmesini beklediklerini belirterek, şöyle konuştu: “Faiz oranları çok yüksek, kredi erişiminde sıkıntı devam ediyor. Şirketlerin çoğu halka arza yönelmiş durumda ve en önemlisi bu konuda algılar açıldı. Eskiden şirketleri ikna etmeye çalışırken şimdi şirketler bize geliyor. Bu yüzden çift taraflı bir etki var.”

KALDIRAÇLI İŞLEMLERDE DÜZENLEME ÇAĞRISI

Son düzenlemelerle kaldıraç oranlarının düşürüldüğünü anımsatan Memişoğlu, kaldıraç oranlarının Avrupa Birliği standartlarına getirilmesine dikkat çekti. Memişoğlu, “Burada önemli olan kaldıraç seviyesinden daha çok vatandaşlarımızın lisanssız ve denetlenmeyen kurumlarla iş yapmasını engellemek olmalı. Eğer yurt dışı merkezli kurumların önüne geçilebilirse hem vatandaşlarımızın kişisel verileri korunur hem de vergi gelirleri korunur” dedi.