Ekonomi Riskler var ama fırsatlara odaklanalım

Riskler var ama fırsatlara odaklanalım

Paylaş
Riskler var ama fırsatlara odaklanalım

Pandemiden sonraki son 4 yılda çok ciddi ekonomik kırılmalara ve sınamalara şahit olduk. Tarihi yüksek enflasyonlar, faiz artışları, ticaret savaşları, Rusya-Ukrayna savaşı, İsrail- Filistin savaşıyla artan Ortadoğu gerilimi, önemli ticaret yollarından Kızıldeniz’deki saldırılar... Global arenada bu kadar olumsuzluklar yaşanıyorken 2023’ün başında 11 ilimizi asrın felaketi vurdu. Depremlerin yarattığı ekonomik tahribat da büyüktü. Özetle 2023 hem dünya hem de Türkiye açısından kolay geçmedi. Global ekonomiye yönelik tahminler, 2024’ün de çok kolay bir yıl olmayacağını ortaya koyuyor.

İHTİYATLI VE MÜCADELECİ

Haberin Devamı

İş dünyası 2024’teki risklerin farkında. Ekonomide ilk 6 ayda hızlı bir canlanma beklemeyen iş insanları, yılın ikinci yarısından itibaren faizlerde beklenen indirimin gerçekleşmesi halinde ekonomik aktivitelerin canlanacağını öngörüyor. 2024’te global ekonomide özellikle en büyük ihracat pazarımız Avrupa’da daralmanın etkili olmaya devam edeceğini tahmin eden patronlar, temkinli bir strateji oluşturarak kriz ortamlarının yarattığı fırsatlara da odaklanmış durumda. Özetle tıpkı pandemi döneminde olduğu gibi enseyi karartmayan iş dünyası, bu kritik dönemi avantaja çevirmek için mücadele edeceklerinin mesajını veriyor.

İKİNCİ YÜZYILDA EMİN ADIMLARLA

Atatürk’ün çizdiği yolda sanayiden, savunmaya, turizmden, enerjiye, teknolojiye ve tarıma kadar son 100 yılda atılan tüm adımlar Türkiye’yi hayallerin ötesine taşıdı. Rakamlarla konuşursak; cumhuriyetin ilk yıllarında 13 milyon nüfuslu Türkiye, 85 milyonu aşarken kişi başına düşen milli gelir 1923’te 45 dolarken bugün 10 bin doların üzerine çıktı. 100 yıl önce 19 milyar liralık milli gelir varken bugün 15 trilyon liranın üzerinde rakamları konuşuyoruz. İhracatta her ay aylık bazda cumhuriyet rekorları kırılırken yıllık bazda 255 milyar doları aşarak yine tarihi zirveleri test ediyor. Savaşlar, darbeler, pandemi, terör... Ülkemizin 100 yıldır atlattığı badireleri ve sınamaları dikkate aldığımızda bu yakalanan başarının tesadüfi olmadığını görebiliriz.

Haberin Devamı

KRİZSAVAR ÇEVİK YAPI

Burada özellikle sanayileşme yolculuğunda yokluktan, sınırlı imkânlardan topyekün fedakarlığa uzanan büyük azmin başarı hikayesi var. Ekonomideki bu 100 yıllık başarı, ikinci yüzyılda artarak devam edecektir. Global talebe hızlı yanıt veren çevik yapısı, üretim potansiyeli ve insan gücüyle Türkiye, tarihi fırsat kapılarını aralayabilecek kapasitede ve güçte. “Türkiye’nin Yıldızları” ekinde yer alan değerlendirmeler de bu konudaki haklılığımızı destekliyor ve yeni yüzyılın başlangıcına ışık tutuyor.

YABANCI YATIRIMCI ROTA BELİRLİYOR

İş dünyası küresel olarak zor geçecek olan 2024 yılında Türkiye’nin yine pozitif ayrışacağını düşünüyor. Yabancı yatırımcının yerel seçimden önce de Türkiye’ye ilgi duymasını bekleyen iş insanları, seçimden sonra yabancı ilgisinin daha çok artacağını hem portföy yatırımlarının hem de doğrudan yatırımların hareketleneceğini söylüyor. Ekim ayında 1.2 milyar dolarlık uluslararası doğrudan yatırım gelmişti. Yılın ilk 10 ayında ise Türkiye’ye giren doğrudan uluslararası yatırım 7.8 milyar dolar olmuştu.

Haberin Devamı

SINIRDA KARBON VERGİSİNE KARŞI HIZLI HAREKET ETMELİYİZ

Ekonomi dünyasının gündemini yeşil dönüşüm ile net karbon sıfır hedefi gibi konular da meşgul ediyor. Paris İklim Anlaşması’yla önemli bir adım atan Türkiye, önüne 2053’e kadar karbon nötr bir ülke olma hedefi koydu. Yine Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması 1 Ekim 2023’te yürürlüğe girdi. 2026’dan itibaren karbon vergisi ödeme zorunluluğu ile karşı karşıya kalacağız. Yani yeşil dönüşüm sürecini ıskalama şansımız yok